Eski korucular kırpılırsa ne yapılır?
Mardin'in Mazıdağı İlçesi, Bilge Köyü'ndeki katliam üzerine, bu köşede çıkan dünkü yazı, "Günün sorusu: Bize ne oldu?" başlığını taşıyordu.
Bu gibi vahşet tablolarıyla uzun süredir karşılaşmadığımız için milletçe şaşkınlığa düşüp korkuya kapıldık.
Gazeteler sayfalarının çoğunu bu habere ayırdı.
Televizyonlar saatlerce katliam hakkında yayın yaptı.
***
Esasen o soru her dönem için geçerli.
Beş bin yıl öncesine ait kil tabletlerde bile "Gençlik bozuldu azizim" türünden tespitlerin, "Ne olacak halimiz?" türünden şikâyet yüklü soruların yer alması, aynı problemlerin her dönemde var olduğunun delili.
***
İşin tuhaf tarafı, birkaç gün sonra bu konuyu unutacak oluşumuz.
Tıpkı bir hafta önce, iki hafta önce yaşadığımız büyük çaplı olayların, bugünlerde üstünde durma ihtiyacı hissetmediğimiz gibi.
Sürekli yenileriyle boğuşmak zorundayız.
***
Yılmaz Erdoğan'ın "Sen Hiç Ateş Böceği Gördün mü?" oyununu hatırlasın görenler.
Oyunun final sahnesinde, televizyondaki haber sunucusu, acı bir haberden, yarım saniye içinde, başka bir habere, farklı bir ruh haliyle, nasıl geçiş yapıyor ve boyumuzu aşan acıların bile, gündelik hayat içinde, nasıl sıradanlaştığını vurguluyordu...
***
Koruculuk sistemi tartışılacak şimdi.
Sebep açık:
Mardin'deki olayda iki ailenin de korucu olması...
Katliamda kullanılan silahların devletin verdiği korucu silahları çıkması...
Ve bazı korucuların kimi zaman görev tanımlarının dışına çıkan eylemlerde rol alması...
Elbette tartışılmasında fayda vardır.
Fakat bugünkü şartlarda devletin de vatandaşın da o sistemden vazgeçmesi epey zor görünüyor.
***
Sosyal, siyasî ve ekonomik gerekçeler, koruculuğun devam etmesine işaret edecektir yine.
Bugüne kadar hiçbir hükümet korucu sisteminden vazgeçmeyi göze alamadı.
Terörün yapı değiştirmek üzere olduğu...
Terör örgütünün bölücülükten cayma sinyalleri verdiği...
Ve silah bırakma üzerine kafa yorduğu şu dönem, aslında koruculuk sisteminin her yönüyle ele alınması için en uygun zaman.
***
Koruculara ödenen paranın, bölgede oluşturduğu ekonomik gücü, başka bir yöntemle, başka bir formülle devam ettirilmesi talep edilecektir.
Aksi halde, meydana gelecek boşluk, "eski korucular" problemini doğurur.
Yani eski korucuları kırpıp kırpıp bir şey yapmak gerekir.
Ama ne?
Yıldız olamayacaklarına göre, makul bir formül bulunmalı.
Bu konu, "profesyonel askerlik" klasörüne eklenecek bir dosyaya dönüştürülebilir belki.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.