Kore ve İran füzeleri
Kuzey Kore, tam 7 füzesini Pasifik’e doğru fırlattı. Füzelerin menzili 500 kilometre imiş. Ankara-İstanbul mesafesi. Güney Kore’yi vurması âşikâr da, Japonya da menzil içinde mi bilmiyoruz. Şaka bertaraf, Kuzey Kore’deki adam, her sürprizi yapacak bir tip. Ölümü hâlinde Kuzey’in akabinde Güney’le birleşip konunun kapanacağına eminim. 23 milyon Kuzeyli, aç bî-ilâç o günü iple çekiyor. Amerika ateş püskürüyor. Rusya ve Çin îtidâl (ılımlılık) tavsiye etti. Kore’yi tam 40 yıl yöneten Japonya da protestoda bulundu.
İran şüphesiz Kuzey Kore’den pek çok önemli bir devlet. Önemi ölçüsünde de tehdit gücü var. Şihâb 3 füzelerinin menzili 750, başka bir söylentiye göre 1000 kilometreyi buldu. Başkan Obama, endişesini saklamadı, şunları söyledi:
“Büyük endişemiz İran’ın başta İsrail, yakınındaki devletleri tehdit edebileceğidir. En büyük endişemiz ise, İran’ın nükleer silâha sahip olması ile, bölgedeki devletlerin, bilhassa Türkiye ile Mısır ve Suudi Arabistan’ın, aynı silâhı elde etmeye kendilerini mecbur saymalarıdır. Bu durumda, zaten nazik bir bölge olan Orta Doğu’yu nasıl bir felâketin beklediğini düşünebiliriz.”
Kuzey Kore ve İran’ın nükleere soyunmaları, Moskova’da da dikkatle izleniyor. Çin sessiz derinden gidiyor. Japonya soğukkanlı görünüyor, muhtemelen Amerika’ya güveniyor. Yahut nasıl olsa Kuzey Kore’nin hakkından geleceğinin güveni içinde.
Başkan Obama, Moskova’da bulunuyor. Rusya’yı şimdi de başbakan sıfatıyla Putin’in yönettiğini, Dmitriy Medvedev’in yarı-başkanlığının gölgede kaldığını açıkça ifade etti. Putin’i üstelik soğuk savaş taktiğini sürdürmekle suçladı. Ancak Obama’nın Moskova ziyareti, anlaşmaya doğru çok önemli bir adım.
Bu nasıl bir dünya? derseniz, endişeye mahal yok. Eskiden daha iyi falan değildi. Demek ki böyle gelmiş, böyle gidecek...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.