Dört açılım
Asırlık bir sancı, gündeme alınıyor. Kürt uyuşmazlığı bugünün meselesi değil. Cumhuriyet döneminde Diyarbakır’da idam edilen Abdülkadir Efendi, son Osmanlı Meclis-i Meb’usanında âyan/senato azasıydı. Asılırken Kürt Teâli Cemiyeti başkanıdır. İdam, bir dramdır. Burada ise dram, iç içedir. Gözünün önünde önce oğlu asılır sonra kendisi.
Kürt-Ermeni çatışması.
Türk-Ermeni çatışması.
Türk-Kürt çatışması.
Türk-Arap çatışması.
Bu çatışmalarda kaybeden bu dört kavmin her biridir. Her biri vahim hatalar işledi. Biri diğerinden daha az ziyanda değil. Düvel-i muazzama, aynı toprağın insanlarını birbirine boğazlatmıştır. Bunun da iki sebebi vardır Hilafet ve petrol.
Daha 10 yıl öncesine kadar ancak Güneydoğulu diye yazabiliyorduk. Çünkü 25 yıl öncesinde Kürt, yasayla yok sayılmıştı. Vatani hizmetteki er, evindeki anasına, evindeki lisanla telefon açamıyordu.
Kürt de Ermeni de Arap da Türk de çok kötü şekilde kullanılmıştır.
Kazanan sömürgeci milletlerdir.
Yüzyıl sonra açılım adıyla kucaklaşma arayışları söz konusu. Şüphesiz ki kolay olmayacak. Ama soykırım kılıcı da hep başımızın üstünde sallanmamalı. Yeni 60 binleri toprağa gömmemeliyiz. Sadece 60 bin kaybımız olmadı. Dış borcumuzu sıfırlayacak serveti Güney Doğu’nun dağlarına gömdük.
Arap açılımı belki en zoruydu.
Fakat ilginçtir Suriye’den başlayarak bu açılım gayet rahat cereyan etmekte. Suriye ile vizelerin kalkması tarihi doğruların avdetidir. Buradan şunu teklif ediyoruz. İsteyen Suriyeli ve her Filistinliye Türk vatandaşlığı verilsin. Türk soylulara çifte vatandaşlık yolu açık olduğu gibi Osmanlı asıllılara da bu kapı açılmalı. Osmanlıyı atlayarak tarihle köprü kurulamaz.
Sancılı geçecek olan Kürt ve Ermeni açılımıdır.
Ermenilerle ihtilafı halletmenin en pürüzlü noktası. Azerbaycan’daki şaşkın Ermeni işgali. Bu işgal, Dağlık Karabağ elbette masaya yatırılacaktır. Masanın deve dişi konuları soykırım iddiası ile bu işgaldir. Türk tarafı -ki bunu derken Azerbaycan’ı da kast ediyoruz- probleme çok iyi hazırlanarak Bakü’yle kara yolu ile irtibatımızı muhakkak kurmalıdır.
Kürt ise özbeöz TC vatandaşıdır. Vatandaşıyla kavgalı olan, dünya ile barış içinde yaşayamaz. Kürt ihtilafında tek vatan, tek bayrak, tek resmî dil, tek ordu dışında her şey teferruattır. TRT Kürtçe yayına başladı da ne oldu? Kürtçe dersaneler hangi yıkıcılığı yaptı?
Dört açılım da doğrudur.
Tarihidir.
Geç kalmıştır.
Dört kavim de kazançlı çıkacaktır.
Bunlara eş zamanlı yapılacak bir diğer açılım ise İnanç Açılımı’dır.
İnanç Açılımı, mağdur dindar kitleye çok görülen haklarının iade edilmesidir.
Bunu da Balkan Açılımı takip etmelidir
Büyük Türkiye de böylece doğar.
Turgut Özal’ın Dört Eğilimi ile dünyaya açıldık.
Tayyip Erdoğan’ın Dört Açılımı ile zirveye koşacağız.
Yolun açık olsun Türkiye...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.