Diyarbakırspor başkanına itidal yakışır
Diyarbakırspor.. Türk futbolunun önemli kulüplerinden!.. Aynı zamanda da Anadolu’nun yıldız ekiplerinden!..
1968-1975 yılları arasında tam 8 sezon Türkiye 3. Ligi’nde mücadele eden bir takım Diyarbakırspor!..
1975-1976 sezonunda Türkiye 2. Ligi’ne yükselmiş, 1976-1977 sezonunda ise Türkiye 2. Ligi şampiyonu olarak, 1. Lig’e çıkmış.. Bir başka ifadeyle dünya çapında bir rekora imza atmış..
Evet değerli okuyucularım; Türkiye ve Dünya Futbol Tarihi’nde ara vermeden 3. Lig’den 2. Lig’e, 2. Lig’den de 1. Lig’e çıkan ilk futbol takımı Diyarbakırspor’dur. Dünya Futbol Tarihi’nde Diyarbakırspor’dan sonra bu başarıya İngiltere’den Nottingham Forest ve Almanya’dan SSV Ulm takımları ulaşabilmişler.. Sonra da inişli çıkışlı bir grafike imza atmış Diyarbakır!.. Düşmüş, kalkmış ve son olarak da geçen sezon tekrar 1. Lig’e yükselmiş..
Diyarbakırspor’un tarihçe-i hayatı böyle..
Şimdi gelelim şu anki pozisyonuna..
Önce şunu açık ve net belirtmeliyim ki, Diyarbakırspor’un bu sezon yeniden Süper Lig’de boy göstermesi bir İstanbullu olarak beni memnun etti..
Her Anadolu takımı gibi Diyarbakırspor’u da değişik bir “renk” olarak algılıyorum..
Birinci Lig’e İstanbul dışından ne kadar çok takım yükselirse rekabetin ve kardeşlik duygularının o derece artacağına inananlardanım..
Yalnız şu an bir problem olduğu da kesin!.. Siyasi konjonktürden kaynaklanan bazı olumsuzluklar, malesef ve mateessüf, hiç de haketmedikleri bir şekilde Diyarbakırspor’un başında patlıyor!.. Bunun son misali de Gaziantep’teki olaylı müsabaka..
Futbol oyununun doğasında mağlubiyet de var galibiyet de!.. Ama bir takımın kimyasını bozacak şekilde siyasi sloganlar atmak kimseye bir şey kazandırmaz!.. Özellikle bazı deplasman maçlarında yeşil-kırmızılı takımın muhatap olduğu “PKK dışarı” sloganını hakeden hiçbir Diyarbakırsporlu futbolcu ya da yönetici olmaz, diye düşünüyorum!..
Hele de futbolcu?..
Kimi Ankaralı, kimi İstanbullu, kimi Bursalı, Kayserili, Erzurumlu, ya da bilmem nereli.. Öz be öz Diyarbakırlı olsa ne yazar?.. Futbolun siyasileşmesi kadar çirkin bir şey düşünülebilir mi?..
Bu sebeptendir ki, Diyarbakırsporluların deplasman maçlarında yaşadıkları “slogan kirliliğini” tasvip etmiyorum!..
Ancak şunu da özellikle belirteyim; Diyarbakır seyircisi görünümlü bazı provokatörlere de yine Diyarbakırlıların dikkat etmeleri gerekir.. Koltuk kırmak, tribünleri ateşe vermek gibi eylemler sporla ne kadar bağdaşıyor?..
Gelelim son maça..
Diyarbakırspor Gaziantepspor önünde son dakikalarda yediği 2 golle maçı kaybetti.. 0labilir!.. Fenerbahçe de aynı şekilde Antep’te maç kaybetmişti.. Böyle yenilgiler olur, olacaktır da!.. Ve ardından da malûm olaylar ve bağırtı-çağırtı, gürültü..
Sonra, Diyarbakırspor Başkanı Çetin Sümer’in öfkeli beyanatı.. “Yönetim kurulumuzla sıcağı sıcağına toplantı yaptık ve ligden çekilme kararı aldık.. Hafta sonu Diyarbakır’da oynanacak Galatasaray maçına da çıkmayacağız”..
Derken, 24 saat geçmeden de Çetin Bey söylemini biraz yumuşattı ve “Diyarbakır’da sivil toplum kuruluşlarıyla, Vali ve Belediye Başkanlarıyla görüşeceğiz.. Bundan sonra olacaklar konusunda yükümlülük alırlarsa Galatasaray maçına çıkacağız” dedi..
Haydaaa!.. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!..
Ne demek, takımı ligden çekmek?..
Ne demek, “Soralım soruşturalım belki oynayabiliriz” demek!..
Takım 1. Lig’e kolay mı çıktı Çetin Bey?.. Eğer bir spor mücadelesi veriyorsan, bu heyecana tüm şehri ortak et..
Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu Bey’in, bu takımın Birinci Lig’e çıkmasındaki gayretini kim unutabilir?..
Sırası gelmişken şunu da söyleyeyim, Spor ve sporcu dostu Vali Bey’in, Diyarbakır şehri için bir şans olduğunu icraatlarından görüyorum.. Diyarbakır’a her gittiğimde de kendilerine dua edenlerin sayılarının artmış olduğunu da memnuniyetle takip ediyorum.. Böyle bir mülki idareciye sahip olan Diyarbakırlılar ve Diyarbakırsporlular rahat olsunlar!.. Bu tür hizmet ehli insanlar elbetteki Diyarbakır şehrinin futbol takımına da sahip çıkarlar..
Netice-i kelâm; Başkan Çetin Sümer’e de ufak bir tavsiyeyle yazımı bitireyim..
Çetin Bey medyanın gazına gelmemeli..
Fevri ve medyayı harekete geçiren çıkışlarla Diyarbakırspor’un gelişimini engellememeli..
Biz tabii ki, Çetin Bey’in de Diyarbakırspor sevdasıyla dolu olduğuna inanıyoruz..
Ancak, şu meşhur ata sözü unutulmamalıdır;
“Öfkeyle kalkan, zararla oturur”..