Türk medyasının bitmeyen ayıbı
Bu gına getiren çıplaklık üçüncü dünyalığa mahsus bir gerilik olmalı. Bir kısım Türk gazeteleri çıplaklıkla malul. Bunu meslek olarak gazetecilik, zaman olarak çağdaşlık, dünya görüşü olarak da laiklik adına yapıyorlar. Diğer hiçbir ülkenin basın organında böyle bir çarpık anlayış da uygulama da yoktur. Bizde istisnaları dışında gazete çıplaktır. Bu gazetelerin ilavesi daha çıplaktır. Dergisi beter çıplaktır. Televizyonu beterden de beterdir. Aynı grubun interneti ise facia durumundadır.
“Dinci gazeteler tezgâhta sürünüyorlar.” Bu söz çok yakışıksızdır. Ne demek dinci? Aynı zamanda dine hakaret değil mi? Din eşya mı ki alınıp-satılsın? Hakarete maruz kalanlar da kalkıp yapılan müstehcenliğe göre bir sıfat kullansalar hiç hoş olmayan bir münakaşa başlar.
Gazetenin kendisi önemlidir. Hangi matbaada basıldığı, nasıl dağıtıldığı okuyucu için sıfır değerdedir. Japonya’da toplam Türk basın tirajının 3 katı basan gazeteler bile elden dağıtım yapıyorlar. Aslında elden dağıtım pahalı bir yoldur. Ortalama 200 gazete için bir eleman çalıştırmak gerekiyor. Hafife alanlar da ellerinden gelse elden dağıtım yapacak ama bu öyle sıradan bir organizasyon değildir. İkinci gerçeğe gelince. Kadın teşhirciliği, mahremiyet tanımamak ve pireyi deve yapma mübalağasıyla meslek icra edenler, bunlara tenezzül etmeden 3 ay çalışsınlar bakalım neler olur?..
Bir şöhretli grubun internet gazetesi, bir sene evvel artık çıplaklık yapamayacaklarını büyük harflerle taahhüt etti. Ama iki hafta dayanamadılar.
Neden?
Çünkü bazı Türk gazeteleri, okuyucularını uyuşturucuya alıştırır gibi çıplaklık müptelası yaptılar. İnternet gazetelerinin büyük çoğunluğu ise çıplaklıktan öte erotizm çukuruna düşmüş vaziyette. Ne Rusya’da böyle yayın var. Ne Avrupa’da ve ne de Amerika’da. Yurt dışına çıkanlar bilirler. Her Türk gazetesini bir yabancıya “Türk gazetesi” diye gösteremezsiniz. Yüzünüz kızarır.
Bu ayıp, bir 60 yıl daha devam etmemeli. Her alanda dünya ile entegre olmak düşünülürken neden medyada bir çarpık yol tutulmuş gidilmekte? Gazete yöneticileri en üst seviyede bir araya gelerek bir mutabakata varıp bu ayıptan kurtulmaları gerekir. Dünya medyası gibi Türk medyası da haber satmalı, fikir üretmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.