Çeçen asaleti oyunlarında da var...
Bugün Alevi mes’elemiz hakkında yazacaktım. Cuma namazında, Selâmi Çeşme Camiinde dinlediğim mükemmel vaaz, bana anlatılmaz bir huzur verdi. Niyetim o vaazı, o vâizi yazmaktı. Fakat o cuma gününün akşamında, Türk-Çeçen Dostluk Gecesine dâvetliydim. Cevahir Otel’in Kongre Salonunda yapılan toplantının muhteşem gösterileri içinde kendimi âdeta kaybetmeye başlayınca cuma vaazını yazmayı önümüzdeki haftaya bıraktım...
Türk Cumhuriyetlerine, hem Marksist rejimin yıkılmasından önce hem de o rejimin yıkılmasından sonra, on defa gidip geldim. O gezilerden sonra, yeni Cumhuriyetler üzerine, tam yüz bir TV programı hazırlayarak sundum. Sanıyordum ki Türk Dünyası üzerine, en çok TV programı hazırlayan kişi benim. Sonradan gördüm ki bu konuda, Seyfullah Türksoy, beni çoktan gerilerde bırakmış.
Cuma akşamı, Cevahir Otel’de düzenlenen Türk-Çeçen Dostluk Gecesi de, onun büyük gayretleriyle gerçekleşti. O dostluk gecesinde Çeçen halk oyunları oynandı; Çeçen türküleri söylendi. O arada bizim mehter takımımız da, bizim müzisyenlerimiz de geceyi renklendirdiler. Benim için önemli olan Çeçen oyunlarıydı. Çeçen oyunları da kelimenin gerçek anlamında muhteşem üstü muhteşemdi. Ben Çeçen oyunlarını ilk defa Çeçenistan’ın başkenti Grozni’de görmüştüm ve büyük bir hayranlıkla seyretmiştim.
Ama cuma akşamı, İstanbul’da gördüğüm Çeçen oyunları karşısında, gözyaşlarımı tutamadım. Bir insan oyun seyrederken ağlar mı? İlâhi dinleyenlerin, Türkü-şarkı söylenirken gözyaşlarını tutamayanların hassasiyetlerini tabii karşılayanlar, Çeçen oyunları karşısında benim sicim gibi gözyaşı dökmemi de anlayacaklardır. Bunun çeşitli sebepleri var: Önce, Çeçenler, bizim din kardeşlerimiz ve gönül yoldaşlarımız. Çeçenleri ben Çeçenistan’da da gördüm, gitmeden de. Çeçen asaletini ve çilesini biliyordum. Çeçenistan’ı gördükten sonra duygularım daha çok pekişti.
Çeçenistan’ın nüfusu bir milyon iki yüz bin civarında. Toprakları, Konya vilayetimizin büyüklüğünde. Ama Çeçen toprakları Rusya’nın kanlı emperyalizmi altında. Bir milyon nüfuslu Çeçenistan, zaman zaman yüz elli milyon nüfuslu Rusya’ya kök söktürüyor. Son Çeçen-Rus savaşında, Çeçenler dört yüz bin kişi kaybettiler. Çeçenistan’da âdeta taş üstünde taş kalmadı. Fakat bugünkü Çeçenistan, akıllı, bilgili, cesaretli ve mü’min Cumhurbaşkanları Ramazan Kadiroğlu’nun gayretleriyle yeniden canlı, güzel, temiz ve yiğit bir yüzle karşımıza çıkıyor. Çeçen oyunları, Çeçen asaletinin mükemmel örnekleri. İnanıyorum ki hiç kimse Çeçen oyunlarının güzelliğini, ihtişamını anlatamaz. Ah keşke o oyunları siz de görseydiniz. Seyfullah Türksoy’u tebrik ederim...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.