Gazze’ye yolculuk...
İngiltere'nin başkenti Londra'dan yola çıkıp, Fransa, İtalya, Yunanistan, Türkiye ve Suriye'de sağlanan katılımlarla büyüyen Gazze Konvoyu Ürdün'e ulaştı. Konvoy Ürdün'e ulaştı, ama korkulduğu gibi orada çakılıp kaldı, şimdilik. Gazze Konvoyu hareketinin öncelikli amacı barış için adalet.
Konvoyun önderliğini yapan İngiliz Parlamenter George Galloway, barış ve adaletin birbiriyle kardeş olduklarını ve birisi olmadan öbürünün olamayacağını söylüyor.
Geçtiğimiz yıl Aralık ayındaki İsrail saldırısının yıldönümüne denk getirilen bu konvoy; Gazze'de yaşayanlara insanlığın tümüyle ölmediğini ve aklı başında olanların da bulunduğunu göstermek ve maruz bırakıldıkları ambargonun etkilerini biraz olsun kırabilmek amacını taşıyor.
Konvoyda ambulanslar ve genel kullanım açısından işe yarayacak diğer araçlar ve biraz da tıbbi malzeme var.
Hedef konvoy halinde Gazze'ye varabilmek, oradaki insanların dertlerine kısmen ortak olabilmek ve getirilen malzemeyi onlara bıraktıktan sonra geri dönmek.
Ürdün'den, feribotlarla Mısır'a geçmek ve Refah Sınır Kapısı'ndan Gazze'ye girmek niyetinde olan konvoy Akabe'de, Mısırlı yetkililerin izin vermesini bekliyor...
Aslında mesele basit,
Mısır Müslüman bir ülke. Gazze'de, İsrail'in ağır baskıları ve uyguladığı ambargo sebebiyle sıkıntı çeken insanlar da Müslüman.
Bunun da ötesinde, Gazze'dekiler birer insan ve İngiltere'den yola çıkan konvoy, dini, dili ve ırkı farklı olan insanlardan oluşuyor.
Konvoydakiler, Gazze'de yaşananların insanlık için bir ayıp olduğuna, bunun durdurulması gerektiğine inandıkları için yollara düşmüşler ve eylemlerinin bu amaca katkı yapacağına inanıyorlar. Dahası, beraberlerinde getirdikleri araçların ve malzemenin, Gazze halkı için az da olsa işe yarayacağını düşünüyorlar...
Yolları üzerinde bulunan diğer ülkeler gibi, Mısır'ın da kendilerine yolları açacağını ve amaçlarını gerçekleştirmek için katkıda bulunmasa bile, hiç değilse mani olmayacağını ümit ediyorlardı.
Mısır inat ediyor ve konvoyun Mısır'a girmesine izin vermiyor...
Katılımcıları arasında Müslümanların yanında Hıristiyan ve Yahudiler de bulunan konvoyun Gazze'ye ulaşmasını İsrail'in istemiyor oluşunu anlayabiliriz.
Ancak Mısır yöneticilerinin, konvoyun hareketini zorlaştırma, hatta engellemeye yönelik davranaşlarını anlamak, işte bu mümkün değil...
80 milyonluk nüfusunun büyük bir bölümü Müslüman olan bu ülkede yaşayan insanların tamamının, İsrail'in Gazze'ye yönelik baskı ve zulümlerine karşı oldukları ve orada yaşayan kardeşlerinin acılarına ortak olmak istedikleri malum. Ama Mısır yönetimini elinde bulunduranların, çeşitli sebeplerle halkın arzularına ters hareket ettikleri; belki İsrail'in ve dolayısıyla ABD'nin memnun olması için Gazzelilere sıkıntı verecek şekilde davranabildikleri de biliniyor.
Akabe'de, Mısır'ın yolları açması için bekleyen konvoydakilerin kararlı oldukları ve her ne şekilde olursa olsun, yolların açılarak, konvoyun Gazze'ye girmesini sağlamak için çalışacakları anlaşılıyor. Şimdi İslam Alemi'nin, sadece İslam aleminin de değil, belki gerçekten hür bütün dünyanın kulağı Akabe'den gelecek haberlerde.
Mısır yönetimi, kendi halkına ve dünyanın hemen her tarafından kendisine yöneltilmiş dikkatlere rağmen Gazze konvoyuna geçit verme konusunda ne yapacak, hep beraber göreceğiz.
Eninde sonunda ne olacağı bir yana; Gazze Konvoyu, halkından ve onun inançlarından kopmuş yöneticilerin ne kadar aciz ve zavallı olabildiklerini bir kez daha anlamamıza vesile oldu. Mırıs yönetimi İsrail'in arzu ettiklerini mi, yoksa bütün Müslümanların ve bu arada gerçek dünyanın arzu ettiklerini mi yapacak, göreceğiz...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.