Okuyucu velinimet, Allah eksik etmesin

Okuyucu velinimet, Allah eksik etmesin

Bir yazarın en mutlu olduğu an okuyucularıyla hasbihal ettiği andır.. Bu anları zaman zaman, maillerle, fakslarla, telefonlarla yaşarsınız.. Bazen de okuyucuyla otobüste, vapurda, metroda, ya da çarşı-pazarda karşılaşırsınız..
Okuyucunuzla karşılaştığınız vakit, hele de okuyucu, yazdığınız yazılardan lezzet aldığını belirten cümleler kuruyorsa, işte o zaman mest olursunuz..
Bu tür karşılaşmalar benim başıma pek çok kere geliyor!.. Çok gezdiğimizden olsa gerek, aziz İstanbul’da olsun, Anadolu vilayetlerinde olsun, illâki birkaç okuyucum çıkar karşıma..
Bir ay kadar önce Eskişehir’de, geçen hafta Denizli’de bu hafta da İnegöl’de pek çok okuyucumla karşılaştım..
Bu defa da yeni bir MÜSİAD GİK’inde Türkiye’nin 30’u aşkın vilayetinden gelen MÜSİAD’lı dostlarımızla birlikte olduk, zaten pek çoğu da bizim okuyucumuz!..
Muhabbet esnasında okuyucular ciddi ciddi bizim hakkımızda kararlar bile verebiliyorlar.. Mesela; spor yazılarını bırakıp daha farklı alanlarda yazı yazmamazı isteyenlerin sayısı azımsanmayacak kadar çok!.. Gerek İnegöl’de, gerek İnegöl’ün mesire yeri Oylat’ta bu minval üzerinde görüş bildiren oldukça okuyucumla karşılaştım..
“Sizi, keskin olmayan üslûbunuzla, İstanbul çelebisi kokan ifadelerinizle ailece çok seviyoruz” diyor, Ankara’dan Oylat Kaplıca’larına ailesiyle hafta sonu tatiline gelen Yük. Mühendis İzzet Akkaya!..
Yine Bursa’dan Ecz. Halil İbrahim Güngör; “Sami Bey, son zamanlarda yazdığınız özlü sözlerden oluşan NASİHAT yazılarınızı kesip sakladım” diyor!.. “Bu tür yazıların devamını talep ediyorum” diye de ekliyor..
İstanbul’dan Oylat’a hafta sonu tatiline gelen inşaatçı Abdülvahap Kırmızı; “Sami Bey, bırakın artık spor yazıları yazmayı, siyasi yazılarla çıkın okuyucularınızın karşısına” diyor!..
Yine İstanbul’dan tatile gelen ekmek fırını işletmecisi Hasan Yeşiltepe; “Lalegül FM’deki programlarınızı kaçırmamaya özen gösteriyorum, birkaç hafta önce yazılarınızdan bir demet sunmuştunuz, o programın tekrarını bir kere daha vermişti Lalegül, çok beğendim, acaba bir kere daha yayınlanamaz mı?” diyor!.. Hasan Bey’in eşi Hülya Hanım ise, “Sabredenle Şükredenin Hikâyesi” başlıklı yazımıza hayran kaldığını ve defalarca okuduğunu söylüyor..
Tabii, böyle görüş bildiren okuyucularımızın varlığı bizi ziyadesiyle memnun ediyor.. Ancak spor yazılarımıza devam etmemizde ısrarcı olan okuyucularımız da var.. Bursa-Yenişehir’den Alpaslan Tarakçı, Bursa-Yıldırım’dan Salih Tekin, Gemlik’ten Halûk Bildiren gibi..
Yine Fenerbahçe’yi fazlaca kolladığımızı ifade ediyor İstanbul-Bayrampaşa’dan Galatasaray sempatizanı Ali Sipahioğlu, ancak “Yine de seni seviyoruz Sami abi” diyor..
Nostaljik spor yazılarını kitaplaştırmamızı istiyor, Bursa Uludağ Üniversitesi öğrencilerinden Kaya Tuzcu!..
İnegöl’den Hakkı Yetim ise, “Sami Bey, birkaç yıldır Vakit okuyorum, bir kere bile İnegölspor hakkında yazını okumadım” deyip sitemini yapıyor..
Unutmadan şunu da aktarayım; İnegöl ve Oylat’ta kiminle konuştuysam, “Ziraat Türkiye Kupası” maçlarının “şifresiz” verilmesinden fevkalade mutlular!.. Hepsinin de ortak arzusu; şifrenin Süper Lig maçlarından da kaldırılması.. Tayyip Erdoğan’a selamlarını yolluyorlar.. Duacı oluruz sayın Başbakan’a, diyorlar..
Hasıl-ı kelâm; Okuyucu velinimet.. Hepsini seviyoruz.. Bizimle aynı kanaatleri taşımıyanlar bile var olsunlar..
Şunu bir kere daha anladım ki, kartvizitinde “gazeteci-yazar” yazan kişilerin halkla iç içe olması gerekiyor.. Gazeteci taifesi mümkün mertebe dolaşmalı, yerinde oturmaktan “minder yaması” olmamalı..
Ne demiş diyen; Gezen tilki uyuyan aslandan evlâdır..
Bir başka ifadeyle; çok gezen, çok okuyandan her zaman maça önde başlar..

NOT; 88.4 frekansından yayın yapan Lalegül FM’de hazırlayıp sunduğumuz “Sami Özey’le Hayatın İçinden” programının bugünkü misafiri, MÜSİAD 3. Dönem Genel Başkanı Dr. Ömer Bolat..
Ömer Bey’le 2009 yılının panoramasını yapacağız.. Siyasetten, ekonomiye, dış dünyadan, spora, kadar pek çok konuyu masaya yatıracağız.. Saat: 18.00.. www.lalegulfm.com



Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi