Fenerbahçe Teknik Direktörü Artur Zico, Tempo dergisine bir röpörtaj vermiş.. Zico, sorulan tüm soruları içtenlikle ve samimiyetle cevaplıyor.. Mesela; bir soruya verdiği cevap ilgimi çekti..
Japonya’da teknik direktörlük yaptığı yıllarda Japonların kendisi için kullandığı “Futbol Tanrısı” ifadesiyle ilgili olarak bakın Zico neler diyor; “Brezilya’da Tanrı ve din olgusu çok yüksek mertebededir.. Tanrı en önemli varlıktır.. Biz, Brezilya’da hiçbir insanı Tanrı’ya benzetmeyiz!.. Buna hakkımız olamaz!.. Bizi yaratanla kendimizi nasıl mukayese ederiz?.. Japonya’ya gitmiş en kariyerli futbolcu olduğum ve Japon futbolunun gelişimi için çok çalıştığım için, bana böyle bir mertebeyi uygun gördüler.. Bu durumu onların bana yaptığı bir kompliman ve jest olarak görüyorum.. Ancak bu konuda son derece mütevazı olarak, kendimi ‘Futbol Tanrısı’ olarak görmediğimi ve bunu asla kabul etmediğimi söylemeliyim..”
Değerli dostlarım, görüyormusunuz, Zico’yu?.. Aynı zamanda bazı çevrelere ders de veriyor.. Allah’ın adını öyle ulu orta yerde ağızlarına sakız gibi alanlara okkalı bir şamar olmuş bu sözler.. Sağolasın Zico..
Adam Brezilyalı.. Adam Katolik Hristiyan.. Ancak Müslümanın söylemesi gerektiği şeyleri dillendiriyor.. Zico’yu tebrik etmekten başka çaremiz yok.. Evet, maalesef mâteessüf, cinnet toplumu olduk.. Her işe asabi takılıyoruz.. Bizlere bu dünya hayatını bahşeden Halik-ü Zülcelâl’e günün kaç dakikasını ayırıyoruz?.. Onun emirlerine ne kadar uyuyoruz?.
Ne yazık ki dostlar, olması gerekenlerin hiçbirine ulaşamıyoruz.. Allah’a(cc) haşa 40 yıllık arkadaşıymış gibi hitap edenleri görüyorum, biliyorum.. Boşverin Japonya’yı bizdeki şuursuzlara bakın..
Allah, hidayet eylesin!.. Ve de Allah, kimsenin, ama hiç kimsenin istikametini şaşırtmasın..
¥
KULüPLER BİRLİĞİ BAŞKANINI SEçTİ..
Yeni başkan Aziz Yıldırım..
özhan Canaydın’ın sağlık sebeplerinden ötürü Galatasaray Kulübü’ne veda etmesi önümüzdeki günlerde yapılacak olan Galatasaray başkanlık seçimini de çıkmaza soktu..
Tabii, özhan Bey, Galatasaray başkanlığını bıraktı bırakmasına da bir diğer sürpriz, kulüpler birliğinden ayrılması oldu.. Ve Kulüpler Birliği Vakfı Başkanlığı’na, oy birliğiyle Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım seçildi. Vakfın Ankara-Balgat’taki merkezinde yapılan toplantıya, 18 kulüpten 16’sı katılıdı.. Galatasaray ve Bursaspor katılmayıp vekâlet verdiler.. Vekâletlerle birlikte bütün kulüplerin oyunu alan Aziz Yıldırım, Kulüpler Birliği Vakfı’nın 4. başkanı oldu.
Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav en yaşlı üye sıfatıyla divan başkanlığına seçildi.. Başkanvekilliği görevine ise, Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Otyakmaz getirtildi.. Başkan yardımcılıkları ise, İstanbul Büyükşehir Belediyespor Kulübü Başkanı Göksel Gümüşdağ ile Kayserispor Kulübü Başkanı Recep Mamur..
Aziz Yıldırım, vakti zamanında Kulüpler Birliği’yle çok uğraştı.. Zaman zaman bu vakfı yok saydı.. İstifaya davet etti vs..
Ancak, yok saydığı vakfa gün geldi başkan oldu..
‘Ben yoksam tufan, ben varsam süt liman’ mı acaba?..
Hayatın cilvesi bu olsa gerek..
-
VE FENER’İN RAKİBİ CHELSEA OLDU
Şampiyonlar Ligi çeyrek final eşleşmelerinde, Fenerbahçe, 4 İngiliz’den birini çekti. Rakip Chelsea.. Lakabı; Maviler.. Kuruluşu; Fenerbahçe’den iki yaş eski... Yani; 1905..
Rus dolar milyarderi Abramovich'in takımı olan Chelsea'nin teknik patronluğunu, İsrailli Avram Grant yapıyor. Grant’a İngiliz basınının taktığı isim de oldukça enteresan!.. “Yürüyen ölü adam” diyorlar İsrailli Avram’a!.. Ve İsrailli ölü adam, geçmişte 2 Kupa Galipleri Kupası ve 1 Süper Kupa kazanan ama tarihinde hiç Şampiyonlar Ligi’nde birinci olamamış Chelsea'yi bakalım mutlu sona eriştirebilecek mi?..
Chelsea takımında kaliteli isim dolu... Carvalho, Drogba, A.Cole, Makalele, Lampard, Terry, Ballack bu isimlerden bazıları...
Ve de en önemlisi Bilal Abdüsselam Anelka.. 2 sezon önce Fenerbahçe formasını giyen Fransız futbol ustası.. Kısmete bakın; Fener’den buruk ayrıldı ama kader Anelka’nın yolunu bir kere daha İstanbul’a düşürüyor..
Evet, Fenerbahçe’nin işi kimilerine göre zor, ancak unutulmamalı ki, Sevilla da zor ekipti.. Ve Fenerbahçe karşısında cin çarpmışa döndü.. Chelsea'nin de sonu niye Sevilla gibi olmasın?..