23 Nisan'ı özelleştirelim!
90. yılını 'kutladık' 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın. Her yıl olduğu gibi bu yılda stadyumlara, spor salonlarına doldurulan çocuklara bayram zehir edildi.
Zehir edildi çünkü bayramın nasıl olması gerektiğini biz dayatıyoruz onlara. Oysa adı üstünde çocuk. Çocuk koşar, çocuk oynar, çocuk eğlenir ama biz onlara sıcağın altında zorla şiirler okutuyoruz, marşlar söyletiyoruz, giysiler giydiriyoruz.
Dünyanın başka hiçbir yerinde böyle rezil bir uygulama yok. Rezil uygulama diyorum çünkü öyle traji-komik olaylar oluyor ki, insan bu ne biçim bir bayram diyesi geliyor, lanet ediyor. Kutlamalar sırasında Hatay'da İl Milli Eğitim Müdürü bayılmış, Tunceli'de freni boşalmış polis panzeri bir kişinin ölümüne bir kişinin ağır yaralanmasına sebebiyet vermiş. Bu haberleri okuyunca insanın bayram kutlayası gelmiyor.
Devlet ille o soğuk yüzünü bayramda gösterecek ya, çocuklara akrobasi yaptırıyor, uçaklar uçuruyor havada. Madem çocuklara bayram, o zaman bırak çocuklar kutlasın istediği gibi bayramını. Madem bayram bugün, devletin tüm kurum ve kuruluşlarını kapattınız siz de istirahat edin, sizler de çocuklarınızla zaman geçirin.
Çocukların bayramına gitmeyin. Bırakın çocuklar aileleriyle parklara gitsin, oyun oynasın. İşten vakit bulan anne babalar çocuklarıyla birlikte olsun. Bugünü hem çocuklar hem de aileleri için özel kılalım, 23 Nisan'ı özelleştirelim. Özelleştirelim ki çocuklar haylazlık yapsın bugün, şımarsın, oynasın. Ama biz ne yapıyoruz? Stadyumlara dolduruyoruz onları, içinde diktatoryal bir jargon barındıran marşlar söyletiyoruz, şiirler okutuyoruz.
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı adı verilmiş bayrama. 90 yıldır ulusal egemenlikten ziyade ulusal kölelik gördük, çocukları da yarının ulusal köleleri olarak yetiştirdik. Bizden geçti bari çocukları rahat bırakın. Eğer resmi kutlama saçmalıklarına son verirsek, Hatay ve Tunceli'deki trajik olaylara da sebebiyet vermemiş oluruz. O yüzden 23 Nisan'ı özelleştirelim!