Danıştay cinayetindeki son gelişmeler, millete nasıl komplo kurulduğunu,ETÖ nün nasıl bir ihanet örgütü olduğunu bütün çıplaklığı ile ortaya koyuyor.
Cinayetten önce kamera kayıtlarının OYAK güvenlik şirketi tarafından silindiği kesin olarak anlaşıldı. OYAK bazılarının yeşil sermaye dediği, muhafazakarlara ait bir şirket değil. Onun için kimse kamera kayıtlarının –dindarları-korumak için silindiğini söyleyemez. OYAK tartışmasız Türkiye’nin en laik, en devrimci, en askerci kuruluşu…
Böyle bir kuruluş kamera kayıtlarını niye siler?
Kimse bu vahim gelişmeden sonra susarak meseleyi geçiştiremez.
Danıştay cinayeti, kaos planının devreye sokulması , iktidarın baskı altına alınması için bir milat oldu. Bazı yazarlar cinayeti Türkiye’nin 11 Eylül’ü olarak nitelediler. Cadı avı başlatmak için yoğun bir kampanya başlatıldı.
Şimdi her şeyin büyük senaryonun bir parçası olduğu anlaşılıyor.12 Eylül’de sağ-sol, Alevi-Sunni kışkırtıcılığı yapanlar, daha az maliyetli, daha rafine eylemlere yönelmişler.Yüz cinayetle bir kuş vurmak yerine, bir cinayetle yüz kuşu avlayacak eylemler.
Danıştay cinayeti de öyle bir eylem.Ülkenin dengelerini bozacak, elinde milyonların sahip olmadığı gücü bulunduranları harekete geçirecek bir eylem.Bunu tek bir eylemcinin kendi iradesiyle yapması mümkün değil.Türkiye’nin en iyi korunan mahkemesine elinizi kolunuzu sallayarak gireceksiniz.Tek bir kamera sizi tespit etmeyecek. Görünmeyen bir el işinizi kolaylaştırmak için sezdirmeden her türlü müdahaleyi yapacak.İşin içindeki bütün gizli eller Laikçi-Ulusalcı çevrelerin eli olacak, ama eylem dindarlara fatura edilip,eylemin üzerinden iktidar alaşağı edilmeye çalışılacak.
Var mı böyle bir şey?
Eylemden sonra yapılanlar, aslında eylemi yaptıranları ele verecek kadar açıktı.Eylemi kim kullandı, kim istismar ettiyse yaptıran da oydu.Ama cinayetin arka planının ortaya çıkması için ETÖ’nün deşifre olmasını beklemek gerekti.Olayın karanlık noktaları aydınlandıkça –örgütten- ümidini kesmediği için şimdilik susmayı tercih edenler, zamanla konuşacaktır..Bugün susarak kendini kurtarmaya çalışanlar, yarın şartlar değişince konuşarak kendilerini kurtarmaya çalışacaktır.Nihayetinde ETÖ kutsal bir örgüt değil.Militanlarına manevi bir tatmin duygusu veya esarete sabretmelerini kolaylaştıracak bir dünya vaat etmiyor.Bir yerde tekerlek patlayacak,her şey ortaya saçılacaktır.
Oynanan oyunun çok büyük olduğuna şüphe yok.İçeri alınanların belki on katı insan hala aynı senaryonun başarısı için çalışıyor.Yargı’daki,Medya’daki Ergenekon dağıtılmadıkça örgüt başarma ümidini koruyacağı için çözülmeyecektir.Danıştay cinayeti AK partiyi kapatmak için, Yargı’ya verilmiş bir pastı.Cinayeti işleyenler yakalandı ama pası alıp gole çevirmekle mükellef olanlar hala yerlerindeler.Anayasa taslağına direnenlere yeni partilerin, grupların katılması ETÖ’ nün yedeklerini de cepheye sürdüğünü gösteriyor.ETÖ’nün sağ-sol- orta kanatları ETÖ nün tasfiye olmamış uzantılarını kurtarmak için çırpınıyor..Herkes görev yerini terk ederek Yargı reformunu engellemeye çalışıyor.Böylece görünüşteki farklılığın gerçekte hiç olmadığı, karşı saflarda olanların aslında aynı merkezden yönetildiği ortaya çıktı.Amaç Yargı’daki yapıyı kurtarıp, buradan kaos stratejisine devam etmek.
Ama büyü bozuldu.Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.Danıştay cinayeti bir bumerang gibi dindarları vurmak isteyenleri dönüp vurdu. Unutmayalım ki herkesin bir hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı vardır.