İP Koparsa

İP Koparsa

Türkiye tam bir cinnet hali yaşıyor. Siyasetçisi, bürokratı,sokağı, mahallesiyle tel, tel dökülüyoruz.Ateşi söndürmesi gerekenler, yangına benzinle gidiyor.Türkiye her gün biraz daha yönetilemez hale geliyor.

Bir tarafta son birkaç yılın sansasyonel eylemlerinin arkasında olduğu düşünülen bir suç örgütü, diğer tarafta neye hizmet ettiği şimdi daha iyi anlaşılan bir kapatma davası, ve bu iki konu etrafında kutuplaşan bir Türkiye tablosu..

Bu gidiş, iyi bir gidiş değil.

Galip, mağlup hesabı yaparak bir yere varacağını sananlar fena halde yanılıyorlar.Bu kriz böyle devam ederse herkes kaybedecek. Türkiye’nin kaybettiği bir krizde hiç kimse kazanamaz.Maalesef,Türkiye herkesin kaybedeceği o vahim noktaya doğru hızla sürükleniyor.

Buna kim dur diyecek?

Hükümet mi, yargı mı,asker mi, üniversite mi, kim?

Buna biz dur diyeceğiz, biz, yani hepimiz.

Dövüşerek, kavga ederek, didişerek hiçbir ülke refaha erişemez.

Kavga kavgayı getirir, kan kanı davet eder.Onun için önce akılları baştan alan bu düşmanlık psikolojisinden kurtulmalıyız. Bu ülkenin her ferdinin aynı haklara sahip eşit vatandaşlar olduğunu, kimsenin kimseye üstünlüğünün olmadığını kabul etmeliyiz.

Açılan dava da, çıkarılan onca gürültü de bu basit gerçeğin kabul edilmemesinden kaynaklanıyor. Bazıları bazılarının eşit olduğunu, kendileriyle aynı haklara sahip olduğunu kabul edemiyor.

Sonra hukuka güvenmeliyiz.

Kavganın ikinci ve en önemli sebebi de hukuka güven duyulmamasıdır.Yargı organına güven duyulsa, adalet kurumunun taraf olmadığına inanılsa, bütün bu çekişmelere gerek olmazdı. Hiç kimse, haksızlığa uğrayacağına inanmaz, adaletin verdiği/vereceği karara saygı duyardı..Ama herkes yargıyı hukuksuzluğun kaynağı gibi görüyor. Yargının adalete değil, siyasete hizmet ettiğini düşünüyor.

Bir ülke için asıl çöküş budur.

Adaletin olmadığı yerde devlet de olmaz.

Son olaylar –düşmanını bile kendine hayran bırakan-bir adalet anlayışına ne kadar muhtaç olduğumuzu gösteriyor..Hukuk tespihin tanelerini bir arada tutan ip gibidir. O ip koparsa ne devlet kalır ne millet.

Darbe, ipin kopmasıdır.

Yargı organının taraflı davranması, ipin kopmasıdır..

Bazılarının yaptıklarının yanına kar kalması, bazılarının yapmadıklarından mücrim muamelesi görmesi, ipin kopmasıdır.

Yazık ki, ip kopmak üzere…

İpi koparmaya çalışanlar,tespihte ip olmak durumunda olanlardan başkası değil.

O ip her koptuğunda ya boynumuza, ya ayaklarımıza dolandı.

Bu defa ipin koparılmasına müsaade etmemeliyiz.



Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi