Ramazan ve İyilik Çıkartması
Yüce Allah'ın lütfuyla ve yardımıyla mübarek Ramazan'a girdik. Bu mübarek ayın bütün İslâm âlemi için hayırlara vesile olmasını diliyorum. İnşallah bu mübarek ay vesilesiyle Müslümanlar arasındaki kardeşlik ve dayanışma da artar.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan'a çeşitli sıkıntılarla giriyoruz. Bu yıl ayrıca büyük felaketlerle giren ülkeler var. Pakistan'da büyük bir sel felaketi yaşandı. İki bine yakın insanın bu felakette hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Evlerini kaybedenlerin sayısı milyonları buldu. En az yirmi beş milyon insanın bu felaketten etkilendiği yönünde haberler var. Sadece Pakistan Müslümanlarının kendi içlerindeki dayanışma ve yardımlaşma ile bu yükü kaldırmaları mümkün değil. Onun için ümmet bilincini güçlendirmenin, yardımlaşmada sınırları aşmanın önemi burada da karşımıza çıkıyor. Türkiye Müslümanlarının bu konuda özellikle Bosna – Hersek savaşı ile başlayan iyilik çıkartmasıyla güzel bir performans ortaya koyduğunu söyleyebiliriz. Bunda bağımsız insanî yardım kuruluşları arasında İHH'nın önemli bir rolü ve öncülüğü oldu. Her ne kadar bazıları bu teşkilatın adını Mavi Marmara katliamından kısa bir süre önce duymuş olsa (?) ve “siyasi amaçlar” güdebileceği ihtimaline binaen Amerikan emperyalizminin sözcülerine şüpheyle yaklaşmaları önerisinde bulunsa da biz Allah'ın izniyle kurulduğu günden beri tanıyoruz ve hayırda öncülüğüne şahidiz. Bu hayır öncülüğü Türkiye Müslümanları için de bir iftihar vesilesi olmalıdır.
Bu yıl Ramazan öncesinde Rusya da büyük bir felaket yaşadı ve hâlen yaşıyor. Moskova'da ikamet eden bir kıymetli arkadaşım geçtiğimiz günlerde ailesiyle birlikte İstanbul'a geldi. “Rusya'da havalar nasıl?” diye sorduğumda “Her taraf yanıyor?” cevabını verdi. Kendilerinin orada şahit oldukları gerçeğin medya organlarına yansıdığından çok daha fena olduğunu söyledi. İnsanlar perişan, kaçabilen kaçıyor. Yine bu arkadaşım “Moskova adeta bir beyaz dumanla kaplanmış durumda. Bazı yerlerde araba sürerken beş metre ilerisini göremiyoruz” dedi. Yine onun verdiği bilgi: “Yanabilir maddeler durduğu yerde ısınarak alev alıyor ve bütün yangınlar bu yüzden çıkıyor. Rusya son bin yılın en şiddetli sıcağına maruz kalıyor.”
Düşünün, bu yıl Rusya'daki bütün bu yangınlar çıkmadan önce yanabilir maddelerin güneş ısısıyla ısınarak durduğu yerde alev alabileceği ve bu yüzden yangın çıkabileceği konunun uzmanları dışında kimsenin aklına gelmezdi. Rusya yangınları insanlığa bunun da mümkün ve muhtemel olduğunu, Allah'ın gönderdiği musibetlerin gelişinin alışık olduğumuzdan başka yollarının da bulunduğunu öğretti.
Rusya'daki bu büyük felaket de bizi ilgilendiriyor. Çünkü her şeyden önce insan olmamız insanlarla ilgilenmemizi, onların maruz kaldığı sıkıntıları dikkate almamızı gerektirir.
Bu sıralar Türkiye'de de normallerin üstünde sıcaklar var ve birçok bölgede Ramazan'a bu sıcaklarla giriliyor. Bu sıcaklarda özellikle tarlada, bahçede çalışmak veya güneşin altında herhangi bir şekilde iş yapmak mecburiyetinde olanlar bayağı zorlanacaklardır. Ben çocukluk ve gençlik yıllarımda yaz sıcaklarında çalışarak oruç tuttuğum için onun tecrübesini yaşadım. Öğle saatlerinden itibaren susuzluk başlıyor ve akşama kadar ağzınız kuruyor. Akşam da su ile karnınızı doldurduğunuz için yemeğe doğru düzgün yer bile kalmıyor. Bu şekilde zorluklara direnerek Allah'ın emrini yerine getirenlerin sevabı Allah'ın izniyle çok daha fazla olacaktır.
Hadisi şerifte bildirildiğine göre Yüce Allah, oruç ibadetini kendine özel kılmış, ecrini de herhangi bir sınırlama olmadan kendinin vereceğini bildirmiştir. Yani oruç kulun sadece Allah'ın rızasını dikkate alarak yerine getireceği bir ibadettir. Allah da kulun tahammülüne, ihlas ve samimiyetine göre katlarla sevabını verecektir. Bizler de inşallah O'nun rızasına uygun bir şekilde ibadetimizi yerine getirerek bayrama ulaşırız.
Ramazan aynı zamanda bir iyilik çıkartması ayıdır. İslâm âleminin değişik bölgelerinde sıkıntılarla, zorluklarla hayatlarını sürdüren kardeşlerimiz var ve onlar için Allah'ın izniyle bu yılın Ramazan'ında da iyilik çıkartması yapılacak. Bu iyilik çıkartması aynı zamanda oralarda yaşayan insanların gönüllerinin fethedilmesini sağlıyor. Gönüllerin fethi toprakların fethinden daha önemli ve önceliklidir. Son yıllarda yapılan iyilik çıkartmalarıyla pek çok beldede gönüllerin fethinde büyük başarılar elde edildiğini söyleyebiliriz. Bu fetih dairesini genişletmek gerekiyor. Her kim gücü nispetinde bir katkıda bulunursa o fetihte de yerini alır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.