TOKİ Başkanı Bayraktar'a tam destek
Üç hafta kadar önce, İstanbul'da depreme dayanıklı olmayan bir milyon evin yıkılacağı ve yerine yenisinin yapılacağına dair bir haber geldi kulağımıza.
Fısılta halinde değildi gelen, basında yer aldı.
Sevinçten alkış tuttuk; helal olsun dedik, işte budur dedik.
Dünyanın en güzel şehrine yakışan tarzda yapılaşma bir an önce başlamalı dedik.
*
İki gün geçmeden haber yalanlandı.
Birileri çıktı, "Yok öyle bir şey" şeklinde açıklamalarla, hevesimizi kursağımızda bıraktı.
O haberi hazırlayıp yayınlayan, muhabiri ve editörüyle bütün haberciler, işkembeden mi uydurmuşlardı?
Benim canım böyle istiyor deyip masa başına oturmuş, gerçek dışı haber mi yapmışlardı?
Yoksa o projeyi yalanlayanlar mı yanılmaktaydılar?
*
Bakınız, dikkatinizi istirham ederim...
"Yalanlayanlar yalancı mıydı" demiyor, nezaket gösteriyoruz.
Fazla kurcalayıp kimsenin üstüne gitmek niyetinde değiliz.
Ne birilerinin ekmeğiyle oynayalım, ne peynirine dokunalım gibi bir derdimiz var.
Ancak, fakat, amma ve lâkin yapılması gereken de hakkıyla yapılmalı.
*
Nihayet, konut denilince bu ülkede akla ilk gelen isimden, Toplu Konut İdaresi TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar'dan şerbet gibi açıklama geldi.
Bu iş olacak; lamı cimi yok.
Hem de bir milyon değil; Bayraktar "İstanbul'daki üç buçuk milyon konutun yarısının yenileyeceğini" kesin bir dille ifade etti.
Bu da daha önce açıklananın iki katına yakın konut demektir.
*
Önümüzdeki Pazar günü, İstanbul'da Başbakan Erdoğan başkanlığında, deprem dönüşümüyle ilgili bir toplantı yapılacak.
Bu bilgiyi de TOKİ Başkanı'ndan öğrendik.
"Milletin hizmetçisiyiz" diyen Bayraktar, son derece iddialı:
"Biz bu işi yapacağız. Yaparsak yaparız, yapamazsak defolur gideriz."
*
İstanbul gecekondulardan kurtulacak.
Derme çatma yapılan çarpık binalar, yerini modern sitelere bırakacak.
İnsanların sağlıklı ve güvenli şekilde yaşayabileceği projeler hayata geçirilecek.
Sekiz yıldan bugüne 177 yerde "kentsel dönüşüm" yapıldıysa, 500 bin konut inşa edildiyse, bugünden sonra da bu iş hızını kesmeden, hatta ivme kazanarak devam edecek demektir.
*
Aksi halde, halimiz duman.
Yenileme yapılmazsa, İstanbul'da binaların çoğu, muhtemel bir depremde yerle bir olacak.
İnsanlarımız enkaz altında kalacak.
Fukaralığımıza yanacağız, kader deyip oturacağız.
Binlerce diyorlar bendeniz yüzbinlerce olacağını düşünüyorum, can kaybı için.
Maddi zarara hiç değinmeyelim.
*
Ya bu kapkara tabloya razı olacağız yahut kollar sıvanacak.
Cenab-ı Allah'ın izniyle, şehir baştan başa yenilenecek.
Velhasıl bu şehir, illa ki yıkılacak.
Ya kontrollü olarak, proje çerçevesinde veya deprem sebebiyle... Hangisini tercih edelim?
Sevgili Yuki...
Sözün özü şu ki, hepimiz TOKİ Başkanı'na destek olmalıyız, yalanlayıp engellemek yerine.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.