Siz sevinmediniz mi? Bütün anlı şanlı büyüklerimiz, parti farkı felan gözetmeden bu habere çok sevinmişlerdir, eminim.
Hatta bir devlet büyüğümüzün gözlerinden yaş gelmiştir sanırım.
Ergenekon’dan tutuklanmak istenirken yolunu hastahaneye uğratan ve bir daha kendisinden sağlık haberi alınamayan, kalp hastası ve Türkiye’nin en namlı tabiplerinden ve üstüne üstlük bu tabipliği en yüksek seviyede ranta tahvil eden, kurduğu üniversitenin rektörü kendisini tutuklamaya kalkışan, hatta yargılamaya niyetlenen hakimleri tazminata mahkum ettirmiş.
Yargıtay’dan aldık haberi, hem de bu mahkumiyeti tasdik ettirmiş.
Gel de sevindirik olma!
Yargıtay iyi bir vargıtaya varmış. Türkiye’nin bu kıymetli tıp profesörünü, üstüne üstlük, cerrahını, özzzel hastahanesinde bunca ünlüyü ağırlayan baş tabibini, üniversitesinde televizyon kurdurup rejim ve inkılap bekçisi üniforması giyen bu rektörünü ve nihayet birader teşkilatının yüksek derecelisini kim ve hangi güç mahkeme ettirebilir?
Zaten ettiremediler!
Bir kere bile hakim karşısına çıkaramadılar.
Çıkarsalardı şaşmaz mıydınız?
Fakat, birçok rekorun sahibi bu muhteşem tabip, sağlık alanında kırılması imkansız bir rekora da imza atarak ülkemizin şanını yükseltmiştir: Kalpden hastahaneye sevk edildiği günden beri, İstanbulumuzun çok anlı ve şanlı bir Tıp Fakültesi’nin hazık tabiplerinin ihtimam ellerinde günler, haftalar, aylar ve nihayet yıllardır yatarak tedavi görüyor. Bu meşhur rekorlar kitabını alt üst eden bir sonuç elbette!
Siz gerçekten bu yüz ağartıcı rekordan sevinmediniz mi?
Bu işin erbabı olan tabiplerimiz hocanın hastahaneden dışarı çıkması halinde hayati tehlikesi olduğunu düşünüyorlar. O yüzden de Haberal hoca, “el çek ilacımdan tabip” türküsünü söylemiyor!
Ama kendisini yargılamaya niyetlenen hakimleri affetmiyor, hatta bir mahkemeye başvurup mahkum ettiriyor!
Cezanın gerekçesi, “zanlıyı neden salmadınız”!
Bırakın hakim vatandaşlar. Böyle hesna, müstesna, ulusal ve evrensel bir biraderi yargılayıp da ne yapacaksınız?
Hocamızı bırakın, yolunuzu gülle donatsın. Bir gün hastalanırsınız, yolunuz hastahanesine düşer. Nice devletlileri hastahanesinde ağırlamış hocamız sizleri de ağırlar, sağatır. Sanmayın ki, Ecevit’i meşhur hastahanesinde ağırlamakta bir yanlış yaptı.
Yargıtay’dan aldık haberi...
Türkiye’de hukuku adalet zeminine oturtmak yönündeki istikamet belli oldu.
Anayasa Mahkemesi ve HSYK halkın oyları ile böyle bir zemine çekildi.
Yargıtay, Danıştay...
Hukuk onlara da lâzım.
Birileri onlara hukukla adalet ilişkisini iyi anlatmalı.
En iyisi halkın anlatması!