Şundan emin olabilirsiniz, bizim millet Kurban Bayramı'nı yanlış anlıyor. Efendiler!

Bu bayramda kendinizi kurban etmeyeceksiniz.

Satın aldığınız ya da elinizle beslediğiniz bir hayvanı kurban etmeniz gerek.

Koç, dana, keçi, deve... Bütçenize göre birini seçmelisiniz.

* * *

Nasıl kesileceğiyle ilgili ayrıntıları, camideki imam efendiye de sorup öğrenebilirsiniz, din âlimlerine de.

Ya da bırakın kasap halletsin.

Bu sözlerimiz, ne kurban edileceğini, nasıl kesileceğini bilmeyenler için.

Bilenler zaten layıkıyla vazifesini yerine getiriyor, işin içinden tertemiz çıkıyor.

* * *

Her sene, bayram öncesi, bu köşede, trafik kazalarıyla ilgili uyarılar yer alır.

Aman dikkat deriz...

Yollardaki tehlikeye işaret ederiz...

Hız yapmayın, hatalı sollamayın deriz...

Kimlere, kaç kuruşluk faydamız olur, orasını bilemeyiz.

* * *

Devamlı okurlarımız arasından belki "Yine bayram geldi, yine aynı konu" diye bıkkınlık duyanlar çıkacaktır.

Allah aşkına insaf edin... Bir yazı yazmakla kazalar önlenebilir mi?

Keşke öyle olsa; her sorun, bir yazıyla halledilebilse...

* * *

Bakın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bile bayram öncesi aynı konudaki rahatsızlığını dile getirdi.

Daha önce rastlamış mıydınız hiç, bir Cumhurbaşkanı'nın kazalar konusunda uyarıda bulunmasına?

Ben hatırlamıyorum.

* * *

Sayın Gül, şehir içinde bile emniyet kemeri taktığını söyledi.

Tank kadar sağlam bir arabanın içinde yolculuk ediyor Cumhurbaşkanı.

Arka koltukta oturuyor.

Makam arabasının önünde ve arkasında koruma araçları var.

Kimi zaman iki yanında motosikletli polisler.

Yol açık, daima açık... Karşıdan herhangi bir vasıtanın gelme ihtimali sıfır.

Güzergâhtaki kırmızı ışıklar yanmaya çekinir.

Önüne otobüs veya minibüs çıkamaz.

Dolayısıyla, ani fren yapma asla söz konusu değil.

Milyonda bir'den dahi az bir ihtimal.

Bütün bunlara rağmen, Cumhurbaşkanı Gül emniyet kemerini taktığını belirtiyor.

Sadece vatandaşlara örnek olmak için.

* * *

Bir günde yirmi kişinin öldüğünü duyduğumuzda yine sıradan bir haber gibi mi karşıladık?

Bundan sonraki günlerde, aynı mahiyetteki haberleri, yine alelade mi bulacağız?

Terör örgütü bile bu kadar fazla can almıyor.

* * *

Ve bu söylediklerimizin hiç biri yeni değil; herkes biliyor bunları.

O halde niye kazasız bayram geçiremiyoruz?

Kendimizi, eşimizi, çoluk çocuğumuzu tehlikeye atıyoruz?

Sebep basit: Kimse kaza yapmayı kendisine yakıştıramıyor; tıpkı ölümü yakıştıramadığı gibi.