Avrupa kulvarını sona erdiren Bursaspor'un lider Trabzonspor'u takip etmesi için Başkent'ten mutlaka üç puanla ayrılması gerekiyordu.
Takım halinde bunun bilincinde maça hırslı, atak ve organize başladılar. Sercan'ın erken güzel golü kendilerine avantajlı bir saha içi ortamı yarattı. Bu erken gol Gençlerbirliği'nin oyunun planını suya düşürmüştü. Bursaspor'un yediği beraberlik golüne santra ile birlikte hemen cevap vermesi, avantajlı ortama bir engel teşkil etmedi.
Skor dezavantajıyla risk alan Gençlerbirliği karşısında ofansif girişimlerde oldukça etkili bir Bursaspor gündemdeydi. Ancak yetenekleriyle orta sahada hücuma iyi katkı veren Ergiç ile Batalla defansif görevlerini yapmayınca dirençli genç oyunculara sahip ev sahibi arka arkaya tehlikeli ataklar geliştiriyordu. Bursaspor alışılmış dışı takım savunmasında sıkıntılar yaşıyordu. İşi zora sokmamak için mutlaka farkın ikiye çıkması gerekiyordu. Devrenin son saniyesinde Sercan-Batalla işbirliğiyle soyunma odasına rahat gittiler.

G.SARAY GALİBİYETİ TESADÜFTÜ
İkinci yarı başında da Gençlerbirliği defansının arka arkaya yaptığı kişisel hatalar sonucu Turgay 4. golü atınca maç orada bitti. 50 dakika izlediğimiz bol pozisyonlu güzel gollerle süslenmiş, seyir zevki yüksek futbol artık yerini bir idman maçı görüntüsüne bırakmıştı. Bursaspor galibiyeti garantilemenin morali ve oturmuş takım oyunuyla hiç tehlike yaşamadan 90 dakikayı bitirdi.
Sercan'ın başarılı performansı önemli bir kazançtı. Artık zihinsel olarak da Avrupa'yı bitiren Bursaspor'un ligin ikinci yarısında zirve yarışında kolay pes etmeyeceği görüşündeyim.
Gençlerbirliği çeşitli nedenlerle ligin ilk yarısında beklenenin çok altında bir performans gösterdi.
Geçen haftaki önemli deplasman galibiyetinin de o güne mahsus olduğu dün belgelendi.