Olmaz ama şöyle bir manzara hayal edebiliriz: Üniversite rektörleri ve diğer yetkili zevat; okullarının talebeleri ve onların ailelerinden oluşan ve bazı şeylerin nasıl olup da olabildiğini fena halde merak eden bir kurulun karşısındalar.

İlk soru genel bir sorudur:

- Memleketimiz nasıl bir sistemle idare edilmektedir?

- Halkın serbest seçimlerde seçtiği milletvekillerinden oluşan parlamento; yani TBMM, kanunları yapmakta, hükümetler buna göre ülkeyi yönetmekte ve bu arada yargı da yine kanunlara dayalı olarak, gerekli hallerde yanlışlara dur demektedir. Yani yasama-yürütme-yargı şeklinde bir kuvvetler ayrılığı vardır.

- Yani bu bahsettiğiniz kuvvetlerin her birinin sahası ayrı ayrı mıdır?

- Tabii ki...

- Peki, parlamento yargıya müdahele edebilir mi?

- Nee!.. Olmaz öyle bir şey!.. Yargı kesinlikle bağımsızdır.

- Yargı yasamanın yetkilerini kullanmaya teşebbüs edebilir mi? Yani yargının, kanun yapma ya da kanunları, maksadı dışında yorumlama hakkı var mıdır?

- Olmaması lazım tabii...

- Peki, şimdi bir pratik yapacağız. Örnek olayımız başörtüsü yasağı. Bu yasak nasıl uygulanabilmektedir?

- Kanunlarımıza göre kamusal alanlarda türban takılmaz.

- Hangi kanunlar?

- Bir sürü kanun var.

- Bir tane örnek rica edelim.

- Şey, yönetmelikler var.

- Yönetmelikler var demek. Peki bu yönetmelikler nasıl yapılır?

- Anayasa ve kanunlarda belirlenmemiş hususlarla alakalı olarak, Anayasa ve kanunlarca verilmiş yetkilere dayanarak yapılır.

- Yönetmeliklerin Anayasa ve kanunlarda olmayan bir hususta, yasak uygulamaya cevaz vermesi mümkün müdür?..

- Yani bu mümkün gibi gözükmemekle beraber, Anayasa Mahkemesi kararları ve yorumları var, Danıştay kararları ve hatta AİHM kararları var, buna göre...

- Bir dakika! Anayasa Mahkemesi ile alakalı olarak Anayasımızın 153. maddesinin ne dediğini biliyor musunuz?

- Biliyoruz tabii ama...

- Eeee?

- .........

- Hukuk fakültelerinde öğrencilere bu işleri böyle mi öğretiyorsunuz yoksa? Yani, mahkemelerin ve hatta AİHM’nin aldığı ya da alacağı kararların Milli İrade’ye üstün olduğunu?..

- ............

- Erkekçe söyleyin: Hukuk fakültesinde öğrencileri sistemin işleyişi ile alakalı imtihan ediyor olsanız ve onlar size TBMM’yi devre dışı bırakıp, Anayasa Mahkemesi, Danıştay ya da AİHM kararlarıyla ülkenin yönetileceğini söylüyor alsalardı ne not verirdiniz?

- Eh, şey, sıfır tabii...

- Peki o zaman. Otur yerine, çift sıfır!..

Ne demiştik?.. Olmaz tabii, ama böyle bir toplantı olursa, orada yapılacak konuşmalar bundan başka bir şekilde olabilir mi acaba? Ne dersiniz?