Beşiktaş ara transferde 3 kaliteli Portekizli'yi transfer etti. Sezon öncesi eldeki kadro genişti. Ancak aşırı sakatlıklar ve başta Nihat olmak üzere bazı önemli isimlerden verim alınamayışı ciddi saha içi sıkıntılara neden oldu. Buna Schuster'in yanlışları da eklenince kimsenin tahmin etmediği liderle 14 puanlık fark oluştu. Beşiktaş'ın 3 yeni transferi hakkındaki görüşlerimi açıklamak istiyorum.
Fernandes; futbolu bilen, oyunun iki yönünü uygulayan, yetenekli bir orta saha oyuncusu. Valencia'da aradığı ortamı bulamadı, çıkış yapmak istiyor. Maç eksiği var. Ama bunları kapatabilecek güçte, yaşı da genç şu anda. Schuster Aurelio, Ernst, Fernandes üçlüsünden ikisini kullanacak gibi görünüyor. Ancak Guti'nin oynamadığı veya Guti'nin oyundan düştüğü bölümlerde üçünü de bir arada kullanacaktır. İlk yarı bunun örneklerini yaşadık. Aurelio, Ernst, Necip... Tabii Fernandes transferinden sonra genç Necip'in forma bulabilme savaşı da olacak.
Simao; çok kaliteli bir kenar adamı. Kolay rakip eksiltebiliyor. İçe kat etme özelliği var. Hem golcü, hem asistçi. Ayrıca duran top ustası. Bütün bunların yanında bence en önemlisi tam bir takım oyuncusu olması. Her türlü uygulanan sisteme uyabiliyor.

SANTRFOR SORUNU VARDI
Almeida; güçlü bir fiziğe sahip, hava toplarında etkili, defansları rahatsız eden ve de tam tabiriyle bir golcü. Bana göre bu üç transferden Beşiktaş için en önemlisi Almeida. Çünkü son 3 senedir aynı şeyi vurguluyorum: "Beşiktaş'ın geniş alternatifli bir kadrosu var. Ama istenilen düzeyde bir santrfora hiç sahip olamadı."
Çok sayıda 'Neden?' diye soranlara da hep şu cevabı verdim: "Nobre özellikleriyle zaten birinci sınıf bir santrfor değil. İyi niyetli, nokta santrfor özellikleri var. Ama sürekli sakatlandığından fiziki olarak düşüp bu artılarını çok az sahneye koyabiliyor. Bobo birçok yorumcu tarafından çok beğenilen santrfor. Bense hep aksini iddia ettim. Bobo havadan ve yerden iyi bir golcü. Ama iyi bir santrfor değil. Çünkü günümüz futbolunun istediği birçok ilkeler Bobo'da yok. Fizik olarak yetersiz. Sırtı karşı kaleye dönük oynama özelliği yok, kolay markaja giriyor. Devamlılığı yok. Rakip defanslara pres özelliği de yok. Bu tip bir santrforla sisteminizi iyi işletip hücum zenginliğine ulaşamazsınız..."
Nobre ve Bobo sakat, cezalı veya yedek kulübesinde oldukları bazı maçlarda bilhassa Mustafa Denizli döneminde daha çok santrforda Nihat görev aldı. Nihat'ın yapısı kesinlikle ileride son adam kimliğine uygun değil. Bazı maçlarda Holosko da bu göreve soyunduruldu. Holosko'nun yapısı da Nihat gibi uygun değil.

LİGİMİZİ KÜÇÜK GÖRMEZSE, ARANAN KAN
İşte bu sebeplerden dolayı Almeida hamlesi Beşiktaş açısından Guti, Quaresma, Fernandes ve Simao transferlerinden daha önemli.
Ancak bir soru işareti var. Ülkemize gelen çok önemli yabancıların ligimizi küçük görüp karşılaştıkları aşırı ilgiyle profesyonelliği unutarak, özel yaşantılarına dikkat etmedikleri ve ciddi fiziki düşüşe girdikleri bir gerçek. Bu konuda bugüne kadar bütün takımlarımızdan rekor sayıda örnekleri dafalarca yazdım. Bakalım Almeida 'Türkiye gerçekleriyle' tanıştıktan sonra buna son verecek mi?