Sunucu Defne Joy Foster’in ibretlik ölümü gündemdeki yerini koruyor.
Çarşamba günü bu olay ilk “Caddebostan’daki evinde ölü bulundu” diye duyuldu.
O evin bir bekar evi ve Kerem Altan’a ait olduğunu; alkollü olduklarını öğrenince “Bu ölüm Altan ailesinin başını ağrıtacak” diye başlık attık.
“Sebep alkol mü” sorgulaması yaptık.
Bu başlığımız ve alkol sorgulamamız kimi çevrelerin tepkisini çektiyse de, olayın ayrıntıları Habervaktim’in az bile yazdığını gösterdi.

Sonra, Akit’in Genel Yayın Koordinatörü Hasan Karakaya, Defne’yi ölüme götüren gerçeği yazdı.
Evli ve bir çocuk annesi sunucu Foster'in aşırı alkol aldığı eğlencenin ardından Kerem Altan'la gittiği bekar evinde ölü bulunmasıyla ilgili Karakaya, “Karanlık bir iş, karanlık bir ilişki... Defne Joy Foster'ın ardından ağıt yakanlar, onu ‘ölüm’e götüren ‘alkol belası’nı ve bu ‘duygusal ilişki’yi de sorgulamalıdır!..” yorumunda bulundu.
Olay, Sabah’tan Hıncal Uluç’u da çileden çıkardı.
Uluç, kuzeni Kerem Altan’ın evinde yaşanan bu olayla ilgili dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
Yazısının bir bölümü şöyleydi:
“Defne öldü.. Onun için her şey bitti..
Ama bu genç adam yaşayacak.. 18 aylık bebeği ile yaşayacak..
Yarın o bebek aklını başına toplayacak yaşa geldiğinde “Baba bana annemi anlat” diyecek?.. Ne anlatacak İlker Yasin?. Gencecik, hayat dolu karısı, 18 aylık bebeğinin annesi beklenmedik şekilde ölmüş.. Ona mı ağlayacak İlker Yasin.. Yoksa bir bekar evinde, sabaha karşı kanında tonla alkolle ölü bulunmuş, ona mı çıldıracak?..Hadi kendinizi İlker Yasin’in yerine koyun dostlarım..”
Hıncal Uluç yazısının sonunda da “Defne’nin ölümü tipik bir ‘Su testisi, su yolunda kırıldı’ olayıdır!.” tespitinde bulundu.

O su yolunda Altan’ın rolü var.
Baba Ahmet Altan her fırsatta dindar insanlara, son olarak da Başbakan Erdoğan’a yönelttiği “Bu mu senin manevi değerlerin?” sorusunu kendisi için de soracak mı acaba?
Habervaktim olarak biz sormak istiyoruz, Altan’a:
Bu mu sizin manevi değerleriniz, bu mu sizin ahlakınız?
Bu mu sizin adamlığınız, bu mu sizin delikanlılığınız?
Bu mu sizin çağdaşlıktan anladığınız?
Bu mu sizin “özgürlük istiyoruz”dan kastınız?
Yoksa Altan’ın ahlakı, namusu Ergenekon’la mücadeleden; kökten TSK düşmanlığından mı ibaret?
Bir “ucube”ye sahip çıkmaktan mı ibaret?
Çok merak ediyorum:
Sözkonusu Ergenekon’la mücadele ve toptan TSK düşmanlığı olunca yeterli tavrı göstermediklerini düşündükleri insanlara karşı ahlak ve namus dersi vermeye kalkışan Ahmet Altan ve avanesi bir ahlak ve namus yazısı da “bu ibretlik olay” üzerine döşenecekler mi acaba?

Durum bu iken, bizim “şaşı medya” da yine insanı çileden çıkaran şaşılıklar sergiledi.
Uluç’u bu yazısından ötürü hedef gösteren “şaşı medya”; son seçimde oy kullanan 40 milyon seçmenden 15 milyonunun oyunu alan partiye destek veren kesimi “aptallıkla” suçlayan Müjdat Gezen adlı sanatçıya arka çıktı iyi mi?
Özetin özeti:
Ahlaksızlığa, namussuzluğa, alkole, şaşılığa kısık sesle de olsa tavır alabilene “aptal” yaftasını yapıştırıveriyor, bu kendini beğenmişler.

KİM GİTSİN, KİM KALSIN?
Değerli Habervaktim okuyucuları;
Haziran ayında seçim var.
Her seçim öncesi olduğu gibi yine aday adayı enflasyonu yaşanıyor.
Özellikle AK Parti, MHP ve CHP’nin işi hayli zor görünüyor.
550 kişilik liste için binlerce yeni aday adayı sözkonusu.
Mevcut milletvekillerinin neredeyse tamamının da yeniden aday gösterilmek için bastırdığı düşünülürse iş iyice zorlaşıyor.
Partiler aday listelerini özelde tabanın, genelde kamuoyunun sesine ve kişinin oy potansiyeline göre oluşturuyorlar.
Dolayısıyla teşkilat yoklamaları ve anketlerden çıkan sonuçlar önem arz ediyor.
Bu noktada Habervaktim olarak bir anket hazırladık.
Gördünüz, biliyorsunuz;
Milletvekilleriyle ilgili “Kim Gitsin, Kim Kalsın” anketi, bu.
Anketimizde il il milletvekillerinin isimleri yer alıyor.
İli seçiyorsunuz, karşınıza o ilin milletvekilleri çıkıyor.
Ardından milletvekilini seçiyorsunuz.
Ve o milletvekiliyle ilgili “önümüzdeki seçimlerde tekrar aday gösterilsin mi” sorusunu cevaplıyorsunuz.
Tüm milletvekilleri için ayrı ayrı oy kullanabiliyorsunuz.

Anketimizin sonuçlarını siyasi partilerin aday listelerini Yüksek Seçim Kurulu'na teslim edecekleri son tarih olan 17 Mart'tan önce açıklamayı düşünüyoruz.
Geçtiğimiz Cuma günü akşam saatlerinde yayına koyduğumuz anketimize ilgi beklentimizin de üstünde oldu.
Anketimize ilk birkaç saat içinde onbinlerce kişi katıldı.
Böylesi geniş içerikli bir anketin ilk olduğunu belirten internet kullanıcıları, bu yolla istedikleri milletvekili için görüş bildirebildiklerini ifade ediyorlar.
Siz de anketimize katılarak, mevcut milletvekillerinin Haziran'da yapılacak seçim için yeniden aday gösterilip gösterilmemesi konusundaki tavrınızı ortaya koyabilirsiniz.

Haftaya görüşmek dileğiyle, hoşçakalın.