Firavun gitti tamam da Hz. Musa nerede?
İsrail'de sokaktan geçen bir kadına mikrofon uzatılarak, Mısır'daki gelişmeleri nasıl karşıladığı soruluyor.
Kadının değerlendirmesi şu şekilde:
"Bu gelişmeler Mısır halkı için çok iyi olabilir, fakat bizim için son derece tehlikeli."
* * *
Son bir ay içinde Mısır'da yaşananları bütün dünya yakından takip etti.
Tahrir Meydanı, Kahire'de olsa da, evindeki televizyonun düğmesine dokunan herkes, olayları birkaç metre mesafeden izliyormuş gibiydi.
Ve dünyanın her yerinde, bir diktatörün gidişi olumlu karşılandı.
Bir tek İsrail halkı ve yönetimi endişeli.
* * *
Gazetelerin neredeyse tamamı, Hüsnü Mübarek için "Firavun" ibaresini kullandı.
Konu Mısır olunca, Firavun'dan başka bir kelime arama gayreti bile fuzuli.
Bir ülke, geçmişinden kolay kolay sıyrılamıyor.
Üç bin yıl da olsa, beş bin yıl da olsa, geçmişten gelen izler, hemen hatırlanıyor ve olumlu ya da olumsuz kavramlar, bir yerden pırtlayıveriyor.
* * *
Firavun gitti, tamam...
Peki, Hz. Musa nerede?
Dahası, bu halk hareketinin lideri kim?
Bu yöndeki belirsizlik, bazı yorumculara göre başıbozukluğa yol açabilir.
Yönetim orduya geçtiğine göre, yakın zamanda seçime gidilecek demektir.
Acaba bu arada neler yaşanacak?
Belki birkaç tatsız hadiseyle karşılaşmak mümkün ancak her ne olursa olsun, netice iyiye doğru gidecektir.
* * *
Despot yönetimin son bulması, hak ve özgürlüklerin genişlemesi, halkın isteklerine kulak verilmesi, gelir dağılımının biraz daha adil olması, bir an önce seçim yapılması gibi olumlu gelişmeler, Mısır halkı için 21. Yüzyıl'a ayak uydurmak anlamına gelir.
Bütün bu gelişmeler, dünyanın her yerinde alkışlanırken, İsrail'e uymaması hatta korkuya sevk etmesi, aynı zamanda İsrail'in dünya ile ters düştüğünün, fikren yanlış yerde durduğunun da bariz bir göstergesi sayılır.
Fikren, zikren...
* * *
İşin çarpıcı yanı, ilahlık iddiasında bulunan Firavun'a karşı Hz. Musa, Peygamber olarak tebliğine başlamışken; bugün Hz. Musa'nın takipçileri olduğunu söyleyen İsraillilerin, bu çağın Firavun'u olarak görülen Hüsnü Mübarek'in devrilmesine üzülüyor olmaları...
* * *
Mısır'da yaşananlara bakarak endişeye kapılanlar, yalnız İsrailliler değil, bunu da gözden kaçırmamak lâzım.
Mesela CHP'den Onur Öymen, o endişelilerden biri.
Mısır'ın "geriye gideceğini" savunuyor.
Halk hareketiyle gerçekleştirilen yönetim değişikliklerinin, ne zaman ve nerede geriye götürdüğünü sormak gerekir.
Ayrıca bütün dünyanın göremediğini, sadece İsrail'le birlikte Onur Bey'in nasıl gördüğünü irdelemek gerekir ama...
İbrahim Kiras'ın ifadesiyle, "Mübarek rejimini 'ileri' sayan anlayışla" karşı karşıya isek...
O düşünceyi taşıyan biriyle ne konuşulabilir ki?
"Mısır'da analar ağlamadı mı?" diye söze başlarsa ne cevap veririz?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.