Hayatının ne zaman son bulacağını kimse bilemez. İyi ki bilemez. Son nefesimizi ne gün vereceğimize dair bilgi sahibi olsaydık, hayatın tadı tuzu kalmazdı.

Aslında geri sayım dedikleri şey, dünyaya geldiğimiz an başlamış oluyor.

Erbakan Hoca da bu konuda bizden farklı değildi ama emaneti teslim etme vaktinin yaklaştığının farkındaydı.

Allah rahmet eylesin, mekânı Cennet olsun.

*

Davası olan adamdı Erbakan; lider yaratılmıştı.

Tek başına da kalsa, hiçbir şartta davasından vazgeçmeyen biriydi.

Bu ülkenin siyasetine geniş ufuklar kazandıran bir siyasetçiydi.

Geniş ufuklar içinde yer alan ülkelerdeki düşünce sahiplerini de etkiledi.

Cenaze törenine altmış ülkeden üst düzeyde iştirak olacak nitekim.

O etkileşimin bir işareti işte bu.

*

Avucuna bir kuru kafa alıp, Hamlet gibi, kolunu ileriye doğru uzatarak "Olmak ya da olmamak" diyenlere benziyordu.

Ama onun avucunda kuru kafa değil, bir "yer küre" bulunmaktaydı.

Ve "to be or not be"nin içerdiği bütün anlamları ifade etmekteydi.

Mücadele etmek ya da vazgeçmek...

Kazanmak ya da kaybetmek...

Savaşmak ya da uzlaşmak...

İstemek ya da istememek...

"İşte bütün mesele bu!"

Tabii, Hoca her tür ihtimalde, birinci olanı seçmişti hayatı boyunca.

*

Vefatının ardından söylenenlere bakınca, fakiri bir düşünce alıyor.

Demek ki diyorum, Efendimiz aleyhisselamın "Ölenlerinizi hayırla yâd ediniz" hadisini neredeyse hepimiz doğru anlamış, benimsemiş ve tam anlamıyla içselleştirmişiz.

İyi... Hatta çok iyi...

*

Düşüncelerini ve yaptıklarını asla beğenmeyenler...

Her işine takoz olmak isteyenler...

Elini bile tutmaya çekinenler...

Aynı fotoğraf karesine girmekten bile hoşlanmayanlar...

Bin yıl süreceğini iddia ettikleri engellerle karşısına dikilenlerin cümlesi...

Şimdi kalkmışlar, ne kadar gür saçlı ve badem gözlüydü diye methiyeler düzüyorlar.

Yolundan yürüyenlerle beraber gibi görünüyorlar.

Helallik aldığını söyleyenler bile var.

Az daha gözyaşı dökecekler arkasından...

*

Erbakan'ın resmî cenaze töreni istememesi de son derece anlamlı.

Kimsenin timsahlaşmasına fırsat doğmayacak.

*

Erbakan, inandığı gibi yaşadı; iyi yaşadı.

Ciddi ve önde gelen bir bilim adamıydı.

Siyaset hayatında da önemli adımlar attı.

Bakan oldu, başbakan yardımcısı oldu, başbakan oldu...

O zaten doğuştan Erbakan'dı.

*

Bugün arkasında saf tutanlar, "Er kişi niyetine" ellerini kaldırıp kulaklarına götürecekler.

Rabbimiz, sevenlerine uzun ve hayırlı ömür versin, sevmeyenlerine daha uzun ömür...