“Saçmalık…”
Birçok önemli husus, Erbakan’ın vefâtı, PKK’nın tehdit ve şantajla “eylemsizlik süreci”ne son verip terörist başına “ev hapsi”ni istemesi ve son “tutuklamalar” gürültüsünde kayboldu.
Geçtiğimiz hafta Almanya’da Arenada AB’ye rest çekip meydan okuyan Başbakan Erdoğan’ın, “NATO’nun Libya’ya müdahâlesi saçmalık” çıkışı, bunlardan biri…
Bilindiği gibi Amerikan 6. Filosu Libya açıklarında. Akdeniz ve Kızıldeniz’deki savaş gemileri, jetleri ve deniz piyadeleri bekliyor. Washington, kargaşa bahanesiyle “Libya’yı kurtarmak için (!)” saldırmaya hazırlanıyor. Amerikan Dışişleri Bakanı Clinton, “Kaddafi artık gitmeli, Libya ya demokrasi olur ya da iç savaş görür” diye fitne ateşini körüklüyor.
Tıpkı, “kitle imha silâhları” ile “El Kaide” yalanı ve“özgürleştirme” sloganıyla Irak’ı işgalde olduğu gibi Clinton, “ABD’nin bölgedeki çıkarları”ndan dem vuruyor. İki parçalayıp böldükleri Somali gibi Libya’nın da üçe bölünmesi plânından bahsediliyor. Savunma Bakanı Gates, “Amerikan savaş uçaklarının bölgeyi kontrolü ve hava sahasında güvenli uçuşu için, Libya’ya saldırmak ve savunma sistemlerini yok etmek gerektiğini” söylüyor…
EMPERYALİST İŞGAL PLÂNI…
Buna mukabil, ‘’NATO Libya’ya müdahâle etmeli midir? Böyle bir saçmalık olur mu yahu? NATO’nun ne işi var Libya’da?” diyen Erdoğan, haklı olarak “NATO, üyesi ülkelerden birine herhangi bir müdahâle yapılması halinde böyle bir şeyi gündeme getirebilir; bunun dışında Libya’ya nasıl müdahâle edilebilir?” diye soruyor.
Gerçek şu ki NATO’nun sözkonusu 5. maddesi, Başbakan’ın dediği gibi “herhangi bir üye ülkeye dış müdahale durumunda NATO’nun müdahâlesini” esas alır. Libya NATO üyesi olmadığına ve dışarıdan herhangi bir saldırıya uğramadığına göre, bu ülkeye dış müdahâle tipik bir “emperyalist işgal plânı” olarak karşımıza çıkıyor.
Çarpıklık, Erdoğan’ın “Kimse kalkıp da o ülkelerdeki petrol kuyularının hesabını yapmasın; çünkü bunun faturası, bunun bedeli çok ağır olur” cümlesiyle açığa çıkıyor…
Ve bu vaziyet, ister istemez ABD’nin on binlerce kilometre uzaktan, okyanuslar ötesinden gelip hegemonya ve petrol çıkarlarıyla İsrail’in güvenliği hesabına Irak’a saldırıp işgal ederek iki milyon Iraklıyı katletmesini gündeme getiriyor. Otuz yıllık ihâlelerle petrol rezervleri kapıp, yer altı ve yerüstü kaynaklarını talân ederek etnik ve mezhebî tahrikle kargaşa ve iç savaş fitnesine sürüklediği ülkeyi, NATO’ya havale etmeye çalışmasını sözkonusu ediyor.
Yine Orta Asya ve Hazar Havzası enerji kaynakları ve hatlarını elde etmek adına işgal ettiği Afganistan’daki egemenlik ve çıkarlarını NATO’ya ihâlesini gündeme getiriyor…
IRAK VE AFGANİSTAN’A MÜDAHALE NE?
Ve bütün bunlara karşı akla şu sorular geliyor: Gerçekten, NATO, ABD ya da başka bir uluslar arası gücün “Libya’yı korumak” uydurmasıyla müdahâlesi “saçmalık” ise, yine hiçbir alâkası ve sınırı olmadığı halde ABD’nin Afganistan’ı işgali ve bu ülkedeki çıkarlarını NATO’nun koruması ne? Türkiye’nin AKP iktidarı döneminde iki kez askerî birlik gönderip Mehmetçiği, Amerikan emperyal emelleri uğuruna savaş cephesine sürmesine ne demeli?
Keza AKP hükûmetince Türkiye’nin Müslüman komşu Irak’taki Amerikan işgaline “destek hamûlesi”yle, Meclis’te reddedilen tezkereye rağmen tam destek vermesi, başta İncirlik olmak üzere Irak’ın şehir ve köylerini bombalayan Amerikan savaş uçaklarına havaalanlarını, limanlarını açıp Amerikan askerlerinin her türlü silâh, mühimmat, savaş malzemesi ve askerî personelin nakil ve dağıtımını sağlaması neyi nesi?
Erdoğan, “Libya Libyalılarındır” diyor. Peki, “Irak Iraklıların”, “Afganistan Afganlıların” değil mi? Ecnebilerin, Libya’ya müdahâlesi “saçmalık”sa, Irak’a, Afganistan’a müdahâlesi “saçmalık” değil mi? Başbakan neden bu “saçmalığa” dikkat çekmez?
Sonra Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun, “Derhal dış müdâhaleyi doğru bulmuyoruz” dedikten sonra, “Libya içinden de böyle bir talep henüz gelmiş değil…” demesinin anlamı ne?
Yoksa Ankara, “Libya içinden—uyduruk—‘bir talep”le NATO’nun, ABD’nin müdahâlesini onaylayıp bu “saçmalığa” destek vermeye mi hazırlanıyor?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.