Muhabir mi, yazar mı?
> Bugün internet medyası, basın ve görüntülü medya diye 3 ayrı ana kol var.
> Washington, DC
-Muhabir mi daha önemli, köşe yazarı mı?
Bu sorunun doğru şekli şöyledir:
-Muhabir mi daha önemlidir, muharrir mi?
Hatasız cevap için bazı mefhumları tahlil mecburiyeti var. Önce gazeteciyi tarif etmek gerekir. Gazeteci kimdir? ‘Muhabirden patrona herkes’ gazetecidir.
Tarife göre yazar da gazetecidir. Ama her yazar değil. Ömründe yazı işleri görmemiş biri nasıl gazeteci olur? Her gazetede yazan veya her programcı gazeteci sayılamaz. İki konu daha var. Muhbir ve muhabir farkı. Muhbir, ihbar edendir, haberi, haber verendir. Muhabir, haberi bulan, bulunmuş haberi derinleştiren, onu takip edendir. Foto muhabiri ve kameramanla birlikte ekip olurlar. Gazeteci bunlardır. Karda, sıcakta, savaşta, atılan taşlar altında nefes nefese, ter içinde haber yapan, haber geçen, bazen de bundan dolayı hakime ifade veren, hatta can verendir.
Yazmak, yorum yapmak gazetecilik değil, entelektüel faaliyettir.
Dışarıda haber peşinde koşan muhabirden, mutfakta genel yayın müdürü ve sayfayı çizene kadar zamana karşı yarışan insanlar gazetecidir. Bunlar, haberin kahrını, gazabını yaşarlar.
Günümüz Türkiye’sinde çokça kavram kargaşası mevcut. Yukarıdaki soruyu halletmek için önce yazar kelimesi üzerinde durmak gerekir. Yazar’ın karşılığı müellif, köşe yazarının karşılığı muharrirdir. Muharrir gazetede sütun yazandır. Müellif kitap telif edendir.
Muharrir de ikiye ayrılır, fıkra muharriri ve makale muharriri. Fıkra kısa yazıdır. Bu dediklerimizin karşılığı Azeri ve Çağatay Türkçesinde mevcut. Batı ve Arap dilinde de karşılığı var. İngilizce’de kitap yazarına author, gazetede yazana writer veya columnist denir. Columnist, dilimize nedense sütun yazarı veya sütun sahibi diye değil de köşe yazarı diye aktarılmış. Uzun fikir yazısı yani makale ise opinion’dır.
Bizde Türkçe’yi Arapça ve Farsça’dan kurtarma adına matbua, matbu, matbuat, müellif ve muharrir terk edildi. Müellif ve muharrire önce yazıcı dendi sonra yazar. Sonra da gazeteci-yazar diye bir ucube tamlama doğdu.
Bugün internet medyası, basın ve görüntülü medya diye 3 ayrı ana kol var.
Basın, dar tarifiyle dergiler ve gazetelerdir. Görüntülü medya ise TV’ler. Bir de radyolar var. Geniş ifadesiyle bu üç kolun tamamı basın.
Basında kim ne yaparsa yapsın sonuçta, fikir namusuna sahip olmak esastır:
Doğru haber.
Dürüst yorum.
Son söz:
Basılı kâğıt, sütunlarında yazar olursa gazete adını alır, yazar olmayıp da sadece muhabirlik faaliyeti varsa ona bülten denir.
Muhabir de yazar da önemli.
Değerleri ise işlerine verdikleri değer kadar.
Matbuat, basın, medya, internet, fikrin endüstrisidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.