Bu CHP’nin gericiliği tartışılmaz!
Ondaki saldırgan ilericilik iddiası, esasında iflah olmaz gericiliği örtmek içindir!
Türkiye’nin demiryolu siyaseti, cumhuriyete mahsus sanılır. Hani meşhur 10. Yıl marşına göre, anayurt demir ağlarla örülmüştür ya!
Demir ağlarla örülen ana yurtta 1950’lere kadar, birçok ilin, ilçenin doğru dürüst değil demiryolu, karayolu yoktur.
Şehir merkezlerinin bir çoğunda düzenli elektrik yoktur!
Evet, Cumhuriyet’in ilk on yılında, Abdülhamid dönemininin demiryolu siyasetine benzer bir uygulamaya yönelinmiştir.
Abdülhamid döneminde, bir kısım demiryolu hattı yabancı sermayeye yaptırıldı. Bağdat hattı böyle inşa edilmiştir.
Bir de, hiç yabancı sermaye kullanılmadan, hatta devlet bütçesine de başvurulmadan tamamen kendi işçimiz, mühendisimiz, teknisyenimiz ve kaynaklarımızla, iç ve dış bağışlarla Hicaz demiryolu yapıldı.
Sekiz yılda, 1434 km.lik demiryolu hattı inşa edildi ve Abdülhamid’in saltanatının 33. Yıldönümü olan 1 Eylül 1908’de açıldı.
Sekiz yılda, cumhuriyetin 10 yılda yaptığından fazlası yapılmıştı.
Hicaz demiryolunun marşını yazan olmadı! O yüzden fazla bilinmez!
Cumhuriyetin tek parti döneminin gerçek başarılarından biri, demiryolu hattının Ankara’dan Erzurum’a kadar uzatılmasıdır.
Eskiden İstanbul’dan Erzurum’a en kısa yol, gemiyle Trabzon’a gitmek, oradan da karayolu ile Erzurum’a ulaşmaktı. Demiryolu bu yolu gerçekten kısalttı. 1950’den sonra karayolu ulaşımına ağırlık verildi. Demiryolları ihmal edildi. Ta ki son yıllara kadar.
Demiryolu siyasetinin ağır bastığı dönemlerde, Milli şefin özel bir treni vardı: Beyaz tren!
İsmet İnönü seyahata çıkacağı zaman bu tren sefere konulur, o da maiyetiyle biner, bando mızıka ile uğurlanır, bando mızıka ile karşılanırdı.
1950 seçimlerinde DP’nin propaganda malzemelerinden biri bu Milli şefe mahsus beyaz trendi.
DP yetkilileri, seçimleri kazandıktan sonra beyaz treni kullanmadılar. Halkın bindiği vasıtalarla seyahat ettiler. Tabii karayolu ağı geliştirildiği için karayoluyla veya havayolu devreye girdiği için uçakla seyahat ettiler.
Türkiye 2000’li yıllarda hızlı trenle tanıştı. Bu geç kalmış tanışma, Ankara-Eskişehir hattı ile oldu.
Soru: Eskişehir’e Ankara’dan uçakla mı daha çabuk gidilir, trenle mi?
Cevap: Hızlı trenle!
Yakında Konya hattı açılırsa, Konya’ya Ankara’dan bir buçuk saatte ulaşılacak. Dolayısıyla Konya da Eskişehir gibi olacak!
Ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu, bir ara rasyonel olmaya karar vermiş. Eskişehir mitingine hızlı trenle gidecekmiş.
Sonra hangi aklıevvel düşündüyse, “bu mevcut hükümetin reklamı olur” diye caymış!
Bunlar ne akıllar yahu!
Bu CHP’nin demiryolu, Abdülhamid’in hattı, bu AKP’nin diye bir ayırım yapılabilir mi?
En seri ve kullanışlı yol seçilir. Eskişehir’e de Ankara’dan hızlı trenle gidilir!
Madem böyle bir ayırım yapılıyor, Ankara’dan Eskişehir’e eski usul trenle de gidilebilir! Eğer normal trenle gidilmek istenmiyorsa, CHP’nin beyaz treni devreye sokularak nostaljik bir Eskişehir seferi yapılabilir!
CHP’nin şanlı günlerine başka türlü dönmesi mümkün değildir!