Bu seçim seçimlerin seçimi...
Hiçbir seçim bu seçim kadar önemli olmadı...
Bu söz fazla iddialı bulunabilir, mübalağalı görülebilir.
Elbette bütün seçimler önemlidir. 1946 seçimi de önemliydi, 1950 seçimi de. Birinde denendi, ikincisinde hedefe ulaşıldı.
Düşünün bir: Halk 1950’de “kurucu-kurtarıcı parti” CHP’yi seçmiş! Bugünkü Türkiye’yi tasavvur edebilir miydiniz? Ne mümkün!
Milli Şef Çankaya’da oturmaya devam ediyor! Minarelerden “Tanrı uludur” sedaları dökülüyor... Tanrı uludur, memurlar şefin kuludur!
Halk 1950’de kendini kurtarıcı ilan edenlere dersini verdi. Kurtarıcı klik de, on yıl sonra darbe yaptı.
Bu yüzden 1961 seçimi de önemliydi... 1980 darbesinden sonraki seçim de. Turgut Özal’ın ANAP’ı darbecilerin hesaplarını tarümar ederek iktidara geldi ve Türkiye’yi değiştirecek hamleleri başlattı. Ya Halkçı Parti kazansa idi?
1993 aralığında yapılan seçim bir başka önemliydi. Refah Partisi, yani dini hasassiyetlere dayanan bir parti, ideolojik prangaları kırarak birinci parti oldu. Bunun cevabı halka 28 Şubat olarak verildi.
Her önemli seçimin bir cevabı oldu.
Her cevaba halkın daha üst perdeden bir cevabının gelmesi de gecikmedi.
2002 bu anlamda bir milat. 28 Şubat dayatmaları sandığa gömüldü. Seçimde kaybedenler, hemen darbe arayışına girdiler, işte ergenekon böylece ete kemiğe büründü!
2007 yaklaşırken, bütün ergenekon unsurları harekete geçirildi. Meydanlar bindirilmiş kıt’alarla dolduruldu. E-Muhtıralar verildi, 367’ler icad edildi. Mumcular, Ağarlar yanaşık düzene geçti!
Geçen seçimin en çok kullanılan kelimesi neydi?
Unutunuz mu yoksa?
Nasıl unutursunuz: O günlerde “laiklik”le yatılıp “laiklik”le kalkılıyordu.
CHP mitinglerinde “Türkiye laiktir laik kalacaktır” sloganları atılıyordu.
Halk 1950 seçimlerinde kuruculuk/kurtarıcılık mitini sandığa gömdü.
1980 seçimlerinde koruyuculuk/kollayıcılık mitinin defterini dürdü.
1993’te ideolojik cumhuriyet safsatasını bitirdi.
2002’de bin yıl sürecek 28 Şubat’ın ölüm fermanını imzaladı, 2007’de “laiklik” kelimesini siyaset sözlüklerinden kazıdı.
Laiklik 2007’de bitti. Neden bugün hiçbir siyasi parti laiklikten bahsetmiyor?
Beş yılda ne değişti?
Ne değişmedi ki!
Türkiye 1923’te İngiltere hükümran zorba dünyanın dayattığı statükoyu artık sürdürmeyeceğini her zeminde beyan etti.
Türkiye değişti, dünyayı değiştirmek için adımlar attı.
Bu adımların yankısı Gazze’den geldi, Tunus’tan geldi, Tahrir’den geldi, Trablus’tan, Yemen’den geldi...
Halep’ten, Şam’dan gelmeye devam ediyor...
Türkiye seçimini doğru yapamazsa, seçiminde ısrar etmezse bütün İslam dünyasının üzerine ölü toprağı serpilir.
Bugüne kadar belki sadece kendimiz için seçiyorduk.
Bugün dünya için seçtiğimizin farkındayız!
Bu seçim bu yüzden seçimlerin seçimi!
(Yarın devam edeceğiz)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.