Apo Sürgün’e Gönderilir mi?
Abdullah Öcalan’ın nasıl yakalandığını artık biliyor sayılırız. Gordon Thomas, “Gideon’un Casusları” kitabında, bunun bir Mossad Operasyonu olduğu yazdı. Thomas’dan erken davranıp “Operasyon” ve “Abdullah Öcalan Ne Olacak?” isimli iki kitap yazan Tuncay Özkan’a göre ise işin başından sonuna kadar CIA ve MİT birlikte hareket etti.. Nitekim, nasıl yakalandığı konusundan çok herkesin merak ettiği neden yakalandığı... Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit; “Apo’yu bize neden verdiler, anlayabilmiş değilim” dememiş miydi? Sonuçta, Öcalan’ın teslim edilmesinin nedenleri çok olabilir ama bir tek koşulu vardı.. Öldürülmemesi.. E biz de öldürmedik.. Ve yıllarca bunu neden yapmadığımızı bilmeden. Şimdi ise demokratikleşme paketi içinde Öcalan’ı da tartışır hale geldik.. Birbirimize yalan söylemeyelim. Siz de zaman zaman, Öcalan’ın idam edilmesi gerektiğini düşünmediniz mi? Ama şimdi Öcalan’ın cezaevi koşullarında yapılacak değişiklikleri tartıştığımız günlerdeyiz. Size daha komik bir şey söyleyeyim mi? Bunları tartışıyoruz ve eskisi kadar sinirlenmiyoruz ya, “değişim” böyle bir şey olsa gerek
*
“Öcalan’ın cezaevi koşullarıyla ilgili radikal bir değişiklik bekliyor musunuz?” diye sordum Toktamış Ateş’e geçenlerde.. Merak ettiğim ev hapsi ya da genel hapishanelerden birine nakliyle ilgili idi. “Bir sürgün kararı bekliyorum” dedi... Açık söylemek gerekirse ben de.. Seçenekler arasında bunun olmadığının farkındayım. Bu seçenek daha evvel özellikle PKK’nın tasfiyesi ya da marjinalleştirilmesi tartışmaları sırasında, örgütün üst düzey yöneticileri için çok konuşuluyordu. Ama bizzat Öcalan için dillendirilmemişti.. BDP’liler, Öcalan’ın, önce ev hapsine çıkarılacağını ardından serbest kalacağını son olarak da legal siyaset yapacağını tahmin ediyorlardı sanırım.. Daha doğrusu bunu istiyorlardı demek lazım.. Onların da seçenekleri arasında sürgün olduğunu zannetmiyorum. Ama bireysel hürriyetlerinin iadesi koşuluyla bir Avrupa ülkesine gönderilmesi bana da çok uzak bir ihtimal gibi gelmiyor.
HANGİ ÜLKE?
Öcalan’ın sürgüne gönderilmesi durumunda, ona kapıyı açmayacak Avrupa ülkesi yok desek yeridir. Öncelikle bu fırsatı, insan hakları ve demokrasi konusunda puan toplamak isteyen ülkeler değerlendirmek isteyeceklerdir. Buna kategorik olarak “Türk Düşmanlığı” yapan ülkelerin heveslerini de eklerseniz, Öcalan’a gidecek ülke bulmak pek de zor olmasa gerek.
*
İKLİM DEĞİŞİR
Bunları yazarken, 12 Eylül sonrası vatandaşlıktan çıkarılan, fakat sonra vatandaşlık hakları iade edildiği halde ülkelerine dönemeyen gurbetteki Kürtler geliyor gözümün önüne.. Kimi devletten kimi PKK’dan korkusuna dönememiş yıllardır ülkesine.. Aralarında sanatçılar, yazarlar, bilim insanları var. Şivan Perwer var, Aziz Alış var Yaşar Kaya var Kemal Burkay var Cemil Gündoğan, Paşa Uzun, Nuri Çelik... var da var.. Kemal Burkay mesela dönüş yolunda... Sezen Aksu’nun bestelediği şiirinde söylediği gibi; “iklim değişti” Burkay için.. Yıllardır yaşadığı İsveç’ten vatanına kesin dönüş hazırlığı yapıyor. Kim bilir bakarsınız, Burkay döner İşveç’ten, Öcalan gider oraya.. Belli mi olur?.. Kalın sağlıcakla.