Yeni haçlı ruhu mu?
Dokuz yüz yıl önce-dokuz yüz yıl sonra! Bu nasıl bir tekerrür olabilir?
İlk haçlı seferi 1096ya tarihleniyor. Yani aradan dokuz yüz yıldan fazla zaman geçmiş...
Haçlı seferleri yaklaşık iki asır Avrupayı ve Ortadoğuyu meşgul etti. Bugüne devreden Avrupalı kimliği haçlı seferlerinin sonucu. Norveç dahil, ona yakın Avrupa devletinin bayrağında neden haç var?
Bu haçı görünen devletler yanında, bayrağında görünmeyen haç taşıyan devletler yok mu?
Haçlılar bir din savaşı için yola çıkmışlardı, ama hedeflerinde Türkler vardı. Çünkü onlar o sıralar müslümanlığın dinamizmini temsil eden Türkleri İslâmla aynılaştırıyorlardı. 1071de Bizansı Malazgirtte yenen Alparslandan sonra, Türkler Anadoluya, bu kadim Hıristiyan yurduna, akmaya başlamıştı. Sadece 20 yıl sonra, Anadolu Selçukluların başkenti İstanbulun burnunun dibindeki İznikti!
Anadolu Türkleşiyor, yani müslümanlaşıyordu...
İslâm dünyasının güçlü, zengin, müreffeh, ilim ve teknoloji itibarıyla yüksek olduğu bu devirde Avrupa aç sefil, fakir, ilim ve teknolojiden bîbehre vaziyette idi.
Avrupa fakirliğini, sefilliğini, zaafını, cahilliğini böyle bir kutsal savaşla yüceltti.
Ulvî bir gaye uğruna milyonlar harekete geçirildi. İlk Haçlı saferine bir milyona yakın Avrupalının katıldığı sanılıyor. Bu bir milyon Anadoluya girdi, fakat çok azı çıkabildi!
Sonraki dalgalar da büyük ölçüde Anadoluda kırıldı.
Haçlılar kısa süreliğine de olsa emellerine nail oldular. Kudüse ulaştılar. Şehirdeki bütün Müslümanları ve Yahudileri katlettiler ve bir devlet kurdular.
Fakat Kudüsü ellerinde tutamadılar.
Salahaddin haçlıları Kudüsten tard etti.
Avrupa nüfusunu kaybetti. Görünüşte boş bir dava uğruna insanlar telef oldu. Kudüs de elde tutulamadı. Fakat bugünkü Avrupanın temelleri atıldı. Avrupa savaş yoluyla da olsa müslümanların bilgisine, kültürüne aşina oldu. Onun başarı sebeplerini, zenginliğinin arkaplanını öğrendi. Teknolojisini tanıdı...
En önemlisi: Hıristiyanlığın din savaşında İslâmı mağlub edemeyeceğini anladı. Avrupanın İslâm dünyasına yönelik sonraki savaşları din-dışı/laik alanlarda sürdürüldü.
Dokuz yüz yıl sonra, bayrağında haç taşıyan bir kuzey ülkesinde bir genç adam, yeni bir haçlı seferinin meşalesine yakmak için mi bu cinayetleri işledi?
Söylediklerine bakılırsa öyle!
Avrupa fakirken, kendinin farkında değilken, acizken, güçsüzken haçlı seferleri başlamıştı.
Şimdi zenginlik batıda. Dünyanın iplerini onlar ellerinde tutuyor. Kudüste kendileri yok ama, ileri karakolları var!
Avrupanın zenginliğe ihtiyacı yok, güce ihtiyacı yok. Bir Norveçlinin hayat standartları en güçlü İslâm ülkesinin vatandaşından daha yüksek.
Buna rağmen haçlı ruhu nasıl hortluyor?
Basit değil mi?
Her şey, ama her şey var. Olmayan tek şey: İdeal!
Haçlı ruhu diriltilerek Avrupanın yeni ideali olabilir mi?
Anders Behring Breivikin eylemi, yeni haçlı idealinin Avrupanın ihtiharı demek olduğunu gösteriyor!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.