Bu yıl ilk defa sakin bir Yüksek Askerî Şûra ile 30 Ağustosun şanlı 89. yıl dönümünü kutlayacağımız ümidinde idik. Silahlı Kuvvetlerimiz’in en üst kademesini oluşturan 4 komutanın istifa veya emeklilik talepleri ile tedirgin olduk.
Önemli bir kriz, devlet krizi çıkabilirdi. Hem de sivil iktidarla asker arasında. İki tarafın da vatanseverliği, gün değil, birkaç saat içinde normale dönülmesini sağladı. Dünya, olayı kriz olarak değerlendirdi ve Türkiye’nin iç meselesi saydı.
4 komutanın, çok sayıda general ve subayın tutuklanması ve tutukluluk müddetinin belirsizliğini vurgulamak istedikleri âşikârdır. Bu husus anlaşıldı. “Tutukluluk müddetleri uzasın” diyen yoktur. Herkes bu düzenlemenin yapılmasını istiyor. İyidir, sürüp gitsin diyen yok. Ama tek merci Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Avrupa standartlarında yepyeni bir anayasa, aksaklıkları giderecektir. Anayasa’dan önce de Yüce Meclis’in yargıyı rahatlatacak, hızlandıracak, artık çok yaygın hâle gelen şikâyetleri kesecek yasal bir düzenlemeye gitmesi gerekiyor.
Silâhlı Kuvvetlerimiz’de en üst kademenin bilmem kaç yıl sonrasına kadar -hem de isim vererek- yüksek komuta kademesini belirleyen sistem, Türkiye’ye has ve mahsus garabetlerdendir. Başka bir ülkede uygulandığını bilmiyorum. Terfi ve tayinde liyakat faktörü esastır. Kıdemle yapılmaz. Ayrıca general sayısının azaltılması gerekiyor. Sorun, bu liyakatin tespitindedir. Atama yetkisi, şüphesiz Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden güvenoyu almış hükûmete ve karara onay veren başkomutan sayılan cumhurbaşkanına aittir. Devletin gücü kudreti, en hassas ve hayatî organımız için bu tesbitlerin isabet derecesi ile doğru orantılıdır. Her zaman böyleydi, bundan sonra da böyle olacak.
Silahlı Kuvvetler göz bebeğimizdir. Ve demokrasi, en iyi çare bulan rejimdir. Otoriter rejimlerde yanılma payı yüksektir. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız, bu kritik krizi değerlendirip gereklerini yerine getirecek en deneyimli devlet adamlarımızdır. Soğukkanlı bir Yüksek Askerî Şûra ile krizin ekonomiye sıçraması da önlenecektir.
Geçmiş olsun! İnşaallah hayırlı, sevinçli bir ramazan yaşayalım.