Kadir Gecesi 1
26 Ağustos Cuma gününü; 27 Ağustos cumartesi gününe bağlayan gece: Ramazan ayının 27. gecesi olup KADİR gecesidir. Yüce Rabbimizin lütuf ve keremi ile pek şerefli ve mübarek olan bu geceyi idrak etmiş bulunuyoruz. Yüce Rabbimize sonsuz şükürler ve hamd ü senalar olsun.
Sahur ve seherin bereketini, iftarın paylaşma hazzını, teravih coşkusunu bizlere yaşatan, "ben oruçluyum" söylemini gönüllerde hissettirerek içinden geçtiği topluma küllî bir barış havasını solutan, pek çok güzelliği ve bereketi bünyesinde barındıran rahmet ve mağfiret mevsimi Ramazan ayının sonuna yaklaşırken, bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilen Kadir Gecesi'ne ulaşmanın sevinç ve mutluluğunu yaşamaktayız.
Kadir Gecesi, bütün İslâm aleminin mukaddes kabul edip ihya ettiği, beş büyük gecenin en mübarek gecesidir ki, Kur'an-ı Kerim'in ifadesiyle "Bin aydan hayırlı", pek kıymetli bir gecedir. Hiç şüphe yok ki vakitler aslında birbirine eşittir. Bir vakit diğer bir vakitten kendiliğinden üstün olamaz. Öyleyse bir vaktin diğer vakitlerden daha şerefli ve faziletli olması mutlaka o vakitte meydana gelen bir yüce işten ve mübarek bir olaydan kaynaklanmaktadır. Zaman ve mekanlar kendilerinde meydana gelen büyük ve önemli olaylarla değer kazanırlar. Kadir gecesi hayırlarla dolu olayların meydana geldiği bir gecedir.
Kadir Gecesi'ni, bu derece yücelten husus: İnsanlık alemini küfürden imana, zulmetten nura ve huzura kavuşturan, beşer tarihinin en önemli hadisesi, dünyanın en büyük inkılabını yapan, cihanı saran cehalet, küfür karanlıklarını giderip dünyayı aydınlatan Kur'an-ı Kerîm'in, Hira mağarasında ibadet ve tefekküre çekilmiş bulunan Hz.Peygamber Efendimiz (S.A.V.)'e bu geceden itibaren indirilmeye ve beşeriyetin ufuklarını aydınlatmaya başlamış olmasıdır. Kur'an-ı Kerim gibi insanlık için bir hidayet rehberi olan kadri yüce bir kitabın böyle bir gecede indirilmesi ona müstesna bir şeref kazandırmış, kadrini yüceltmiştir ki, Kadir Gecesi; "çok kıymetli gece" demektir.
Kıyamete kadar gelecek olan insanlara dünya ve ahirette rehberlik edecek olan Kur'an-ı Kerîm'in indiriliş gün ve gecesi ve bunun yıldönümleri elbette böyle müstesna bir gün ve gece olmalı, bayramlar ve merasimlerle elbette kutlanmalıdır.
Bu mubarek gece her yıl, İslâm dünyasının dört bir tarafında derin bir huşu ve hürmet ile karşılanır ve uğurlanır. İslâm aleminin saadet ve selâmeti, mü'minlerin mağfiret-i ilâhiyyeye nail olmaları için bu mübarek gecede milyonlarca Müslümanın elleri semaya açılır.
Camilerimiz, mescidlerimiz bu gece, sabaha kadar üstlerine gökten yağan nurlar ile, kendilerini dolduran Müslümanlardan taşan nurlar arasında parıldar durur. Bu gecede camilerimizi kubbelerine kadar dolduran dualar bütün bir yıl ümmet-i Muhammed üzerinde ilahî bir rahmet olur. Bu gece, camilerimizde, mescidlerimizde tan ağarıncaya kadar Kur'an-ı Kerîm okunur, dinlenir, namaz kılınmak ve dua-niyaz yapılmak suretiyle ihya edilir. Bu mübarek gecenin hepimiz ve bütün İslâm alemi için maddî ve manevî hayırlara bereketlere ve afv ü mağfirete nail olmamıza vesile olmasını Cenab-ı Hakk'dan niyaz ederiz. Ve bilhassa idrak ettiğimiz bu mübarek gecenin; çağın getirdiği sıkıntılarla bunalan ruhlara, manevi hayatın ihmaliyle daralan kalplere, ümütsüz, karamsar, günleri gafletle geçen kimselere gerçek manada maddi ve manevi bir kandil olması için dua ve niyaz ediyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.