Kaddafi nerede?
Suriye sürekli gündemde ama son hafta içinde Kaddafi yeni bir çıkış yaptı. Dünyanın ilgisini çekmekten çok hoşlanırdı. Gene devam ediyor. Nerede bulunduğu, nasıl kaçtığı, kaç ton altın ve kaç kilo elmas götürdüğü rivayetleri biribirini izledi.
Cezayir’e kaçtığı rivayeti mantıklı ise de, kesinlik kazanmadı. Şu bakımdan mantıklı dedim: Zira gerek kuzeyi boyunca Akdeniz, gerek batı tarafındaki Mısır yolu, diktatöre kapalıdır. Zaten Mısır’la arasında Bingazi var ki, Kaddafi muhaliflerinin elindedir. Batıda Tunus, Kaddafi’nin onda biri çapında bile olmayan kendi diktatöründen kurtulmanın sevincini yaşıyor.
Libya güneyi, Siyah Afrika’dır. Müslümandırlar ama, ne yapacakları pek belli olmaz. Üstelik Fransa ile rabıtaları var. Böylece güney-batıdan bir yol bulup Cezayir’e geçiş, gerçek veya değil, mantıklı görünüyor.
Cezayir’e siyasî mülteci kabûl edildiği takdirde, Kaddafi’yi oradan çıkarmak kolay olmaz. Batı âlemi, bir de Cezayir’le uğraşmak istemez. Arap Baharı’nın Cezayir’in doğusundaki Tunus’ta başlamasına, Cezayir’in batısındaki Fas’a bile sirayetine rağmen, ortadaki 2.5 milyon kilometrekare Cezayir’in masûn kalması dikkat çekiyordu.
Kaddafi’nin ilticası gerçekleşirse, rüzgârı Cezayir’e de taşır. Cezayir, 42 yılla dünya rekoru kıran diktatörü elbette son dolarına kadar sızdıracaktır. Dış ülkelerdeki mevduatına ulaşmaya çalışacaktır. Fakat Kaddafi ve ailesini tecrîd edebilir, hayatlarını garantiye alabilir. Demokrasi dünyasının başında çok belâ var. Kaddafi’nin yakasını bırakabilir.
Film senaryosuna benzer böyle bir yazı yazdığım için okuyucularımın müsamahasına sığınıyorum. Kaddafi, bugün yarın öyle bir yerden başını çıkarabilir ki, yukarıda sunduğum senaryo güme gider. Fakat diktatörün, Cezayir dışında nasıl güvenceye kavuşabileceği hususu karanlıktır. Muhaliflerinin veya Batı demokrasilerinin eline geçtiği takdirde, sorgulamaya tabi tutulacağı kesindir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.