Yılmaz Öztuna

Yılmaz Öztuna

Suriye ve Ermenistan

Suriye ve Ermenistan

Rusya Devlet Başkanı Medvedev, “Suriye lideri reformları gerçekleştiremiyorsa iktidardan çekilmeli” dedi. Öyle de, Rusya, Güvenlik Konseyi oylamasında niçin Suriye’ye yaptırımlar uygulanmasını veto etti?
Amerika’nın NATO’yu harekete geçirip Suriye’ye müdahale edeceğinden çekindi. Suriye’nin Libya’ya dönüşmesini önlemek istedi. Ama eninde sonunda bir müdahale olacak. Beşar Esad’ın kendiliğinden çekilip gitmesi ihtimali hiç yok.
Çin’le Rusya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki vetoları, Türkiye’yi Suriye karşısında serbest bıraktı. Zira Türkiye, en uzun sınırı bulunan komşusunun kendi halkını kesip biçmesine izin vermeyecek. Bu vahşeti mutlaka önleyecek.
Çin-Rusya vetosu, Suriye’ye müdahaleye can atan Fransa’nın ümitlerini de kırdı. Sarkozy, ikinci dönem cumhurbaşkanlığını kazanmak için, her şeyi göze almış durumdadır. Ermenistan’ı da ziyaret etti. Fransa’nın Türkiye’nin 1918’de Ermeni kıyımı yaptığını kabûl ettiğini, ancak bu eylemin bir soykırımı olmadığını söylediğini bildirdi. İsviçre gibi soykırım tanımlamasını kabul etmeyenlere ceza verilmesinin fikir hürriyetine aykırı bulunduğunu savunduğumuzu, bu savunmanın yanlışlığını iddia etti. Sarkozy, Ermenistan’ın Karabağ’ı işgalini anlayışla karşıladığını söyleyip, Azerbaycan’ı da karşısına almaktan çekinmedi. Böylece Minsk Grubu’nun ne mene üyesi olduğunu açığa vurdu.
Bu Fransa’ya yakışmaz tutumun sebebi, cumhurbaşkanlığı oylamasında Ermeni asıllı Fransızların oylarını almaktır. Fransa’da yarım milyon Ermeni ve bir o kadar Türk var. Ancak Türklerin büyük kısmı Fransa uyruğunda değildir, oy kullanamıyor.
Yakın arkadaşı ve eski bakanı Deveciyan’ı da Erivan’a götüren Sarkozy, 4. defa baba olacağı günlerde Fransa için bu olumsuz ve yakışıksız tutuma girdi (ilk 3 çocuğu 1. eşindendir). Demokrasilerde seçim kazanmak yolunda maalesef böylesine çarpıklıklar görülebiliyor. Birleşik Amerika’da da demokrat ve cumhuriyetçi iki parti birbirine girdi. Sarkozy gibi Obama da benzeri bir faaliyet içinde. Fakat Amerika’da Başkan, devletinin yüksek menfaatlerini ihlâl etmez.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yılmaz Öztuna Arşivi