Rahim Er

Rahim Er

Osmanlı Açılımı -l-

Osmanlı Açılımı -l-

TBMM ilk defa bir Padişahı anıyor. 17 Kasım 2011 Günü Dolmabahçe Sarayı’nda 3 gün sürecek bir sempozyum yapılacak. TBMM Başkanlığı, I. Abdülmecid Han’ın 150. vefat seneyi devriyesi münasebetiyle bu ilmî müzakere tertiplemiş.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, başarılı bir bakanlık döneminden sonra bugünkü mevkiine seçildi. Ancak bize göre sayın Çiçek, yeni Anayasaya dair gayretleri bilahare değerlendirilmek kaydıyla, bir sözü ve Osmanlı Açılımı denmesi mümkün bu başlangıçla anılacaktır.
Sözü şudur:
Bu yakınlarda ‘ben, demişti, şayet rahmetli Turgut Özal’ı tanımasaydım bugün hâlâ yumruğu sıkılı bir adam olacaktım, elimi uzatıp karşımdakiyle tokalaşmayı ondan öğrendim.’ Bu söz, aynı zamanda on binlerin itirafıdır.
Şimdi ise bir ilke imza attı:
Bir devre iadeyi itibar mahiyetinde resmen bir Osmanlı Padişahı anılıyor. Cumhuriyet döneminde en az 50 yıl padişahlar karalanmıştır. Neler denmedi ki? Şu var ki bu resmî ideolojinin bir parçasıydı. Yıkanlar, öncekileri takdir ederlerse, kendilerini inkâr etme korkusuna düşerler.
Tarihî şahsiyetler de düşmanlıklar da müesseseler de tarihe mal olmuştur. Onları soğukkanlı bir şekilde tahlil edebildiğimiz nisbette bugün için dünden istifade etmiş oluruz. Tanzimatı bilmeden Cumhuriyeti tanımak zordur.
Eminiz ki yarın son 8 padişahın hepsi anılacaktır. Bugünlerin başlangıcı III. Selim’den bu yana devam eden bir fikri silsiledir. 36 padişahın her biri değişik çapta insanlardır. Bazıları dâhidir. Bazıları sessiz sedasız gelip gitmiştir. Ancak hepsi, istisnasız vatansever insanlardır.
31. Osmanlı Padişahı ve 96. İslam Halifesi I. Abdülmecid, 1823’te 17 yaşında iken tahta geçmiş, 1861’de 38 yaşında iken memleket meseleleri, paşalar ihaneti ve saray sıkıntılarıyla verem olmuş olarak vefat etmiştir.
1 Temmuz 1839’da tahta çıkmasından 4 ay sonra 3 Kasım 1839’da Gülhane Hattı Hümayununu ilân etmişti. O yaşta bir gencin 4 ayda bir imparatorluğa her şeyi ile vâkıf olup köklü bir inkılap tahakkuk ettirmek gayrı mümkündür. 1839 aynı zamanda devletin en az 100 yıl sürecek bir mason paşalar kuşatmasına maruz kalma başlangıcıdır. Avrupa’ya tahsile yollanmış talebeler, mason localarının, bilhassa İngilizlerin eline düşmüşlerdi. Bunların üstadı sadrazam Mustafa Reşid Paşa’dır. Tanzimat Fermanı da bu paşanın eseridir. Gülhane Bahçesinde okuduğu fermanın neler getirdiği, neler götürdüğü, Islahat, Meşrutiyet, Cumhuriyet ve münevverler üzerindeki tesirler, herhalde masaya yatırılacaktır. Cesur ve hakkıyla emek verilmiş tezlerin ortaya konmasını temenni ederiz. Yoksa sade suya tirit kabilinden tekrarlar olursa sadece konser konuşulur. Oysa konuşulması gereken fikri kanserdir.
Toplantıda Hanedan’ı temsilen de biri olmalı, Sultan Abdülhamid Han’ın torunu Şehzade Harun Osmanoğlu şeref payesiyle protokolde yerini almalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Rahim Er Arşivi