CHP bildiğiniz gibi
4+4+4 TBMM’den geçti.. “Biz yeni CHP’yiz” iddiasıyla ortaya çıkan Kılıçdaroğlu ve ekibi, tasfiye ettikleri Baykal ve arkadaşları ne yapacaksa aynını yapmaya hazırlanıyor. Bildiniz.. Yasayı Anayasa Mahkemesi’ne göndermeye hazırlanıyor.. Sadece kendi başlarına böyle bir karar almış olsalar gene iyi.. Bir de Sayın Cumhurbaşkanı’nın omzuna yük bindirip, “Onaylamazsan iyi olur” kabilinden, aba altından sopa gösteriyorlar. Neyse ki devlet kadrolarında kimse böyle ucuz popülist sloganlarla gaza gelmiyor. Dahası, CHP seçmeninin de önemli bir bölümü yaşanan adaletsizliğin giderilmesine dönük böyle bir yasayı desteklerken, CHP karşı çıkarak, kendi ayağına kurşun sıkıyor, farkında değil.. Dün Ali İhsan Karahasanoğlu, “Bir daha iktidar yüzü göremezler” diye yazmıştı.. Bence bu iyimser bir tahmin. Zira zaten seçimli siyasi hayata başladığımızdan beri hiçbir zaman iktidar olamamış bir CHP var karşımızda.. Bence böyle diretmeye devam ederlerse, siyasi hüviyetlerini tümden yitirecekler..
MUHALEFET AMA NEYE?
Sevgili okurlar, tartışılması gereken bazı yönleri olmakla birlikte, TBMM’de kabul edilen yasa, memleket için en hayırlı olan değişiklikleri içeriyor.. CHP, bunun tartışılacak bir tarafı olmadığını bildiği için rasyonel bir eleştiri bile koyamadı ortaya.. Günlerce komisyonu kilitlediler, bant tankı fırlattılar, genel kurulu karıştırdılar.. “Ne istiyorsunuz peki?” diye sorduğunuzda ise cevap yok.. Ta görüşmenin en başlarında 1+8+4 gibi bir teklifleri olduğunu okumuştum.. Sonra biri demek ki çıkıp Sayın Kılıçdaroğlu’na; “efendim zaten o sistemdeyiz. Bir tek okul öncesini yasaya sokmak istiyorsanız bu tam da reform sayılmaz” demiş olacak ki, bundan da vazgeçtiler.. Şimdi ise Anayasa Mahkemesi’ne götürmeye hazırlanıyorlarmış.. Öyle olsun bakalım..
GÖTÜRMEZSEN CHP DEĞİLSİN
Buradan çok açık bir çağrı Sn. Kılıçdaroğlu’na.. Bu yasayı Anayasa Mahkemesi’ne götürmezsen CHP değilsin.. Mahkeme’nin ne karar vereceği de umurumda değil.. Önemli olan sen bu yasayı alıp, iptal ya da yürütmenin durdurulması istemiyle mahkemeye taşıyacak mısın, taşımayacak mısın? Bu aynı zamanda, seni tarihe geçirecek bir adım da olacak emin olasın.. CHP’nin son Genel Başkanı olarak adın siyaset tarihine kazınacak.. Zira toplumda böylesine ciddi bir karşılığı olan bir meseleyi çözmek yerine mahkemeye taşımak yürek ister.. Hatırlıyor musun; Mesut Yılmaz, 28 Şubat kararlarının uygulanması ile ilgili çıta koyarken; “Siyasi hayatıma mâl olsa bile” demişti.. İşte şimdi o kritik çizgidesin..
HALKIN PARTİSİ
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye için yeri ve önemi tartışılmaz hiç kuşkusuz.. Ama onu yönetenler bugüne kadar, isimlerindeki “halk” ifadesine hiç önem vermemişler.. Kılıçdaroğlu, arkasına aldığı rüzgârda, bu ifadenin hakkını vereceği vaadiyle çıkmıştı ortaya.. Statükonun değil, halkın temsilcisi olacağı vaadiyle.. Şimdi halk, özgür bir şekilde istediği eğitimi almak için atılmış bu adımı destekliyor.. Ben sizin yerinizde olsam, yasanın yanında durup nasıl kolay uygulanabileceğine dönük çözüm önerileriyle, reel politikaya geri dönerdim. Yoksa, tarihe geçmek üzeresiniz.. Tarih olmak mı desek ya da.. Kalın sağlıcakla..