Bu günlerde Türkiye’de gündemi 28 Şubat sorumlularının hesaba çekilmesi oluştururken uluslararası alanda da en çok Annan planının Suriye’de en azından kan akmasını durdurup durduramayacağı konuşuluyor. Baas diktasının planın açıklanmasından sonra kendisine verilen mühleti kendi açısından azami derecede “verimli” kullanabilmek için binden fazla insanı katlettiği gelen haberlerde dile getirildi. Bu durum Suriye’deki mevcut otoritenin yönetim altında tuttuğu halkla savaş halinde olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla plan yoluyla bir sükûnet sağlansa bile bu yönetimin halka bir devlet otoritesinin sağlaması gereken güvenliği sağlayamayacağı anlaşılıyor. Öte yandan bizzat planın takibini yapmakla görevlendirilen Kofi Annan’ın da basına yaptığı açıklamalarda dile getirdiği üzere Baas diktası fırsat buldukça saldırıları sürdürüyor ve insanları katletmeye devam ediyor. Ateşkesin birinci gününde öldürülen insan sayısının yirmiyi geçtiği haber verildi. Bu durum ateşkes fiilen sağlansa bile orada Baas diktasının hâkimiyetini sürdürmesine onay vermenin kuzunun kurda teslim edilmesi anlamına geleceğini ortaya koyuyor.

Biz inşallah Suriye’yle ilgili gelişmeleri takip edecek ve ateşkes sonrası durumun da değerlendirmesini yapacağız. Bugünkü yazımızda Mısır’da cumhurbaşkanlığına talip olanların öne çıkanları hakkında özet bilgiler vermek istiyoruz.

Mısır’da resmiyette cumhuriyet sistemine geçilmesinden beri başkanlık için ilk kez bu kadar çok sayıda aday yarışıyor. Onların başında da üç favori isim var. Birincisi Müslüman Kardeşler’in adayı Muhammed Hayrat eş-Şatır, ikincisi Nur Partisi’nin adayı Hazim Salah Ebu İsmail, üçüncüsü de yine Müslüman Kardeşler kökenli ama bağımsız aday Abdulmunim Ebu’l-Futuh.

Mısır’ın ileri gelen iş adamlarından ve şehir mühendisi olan Muhammed Hayrat eş-Şatır 1950 doğumludur. Müslüman Kardeşler’in genel mürşid yardımcılığını yaptı. Kendi gibi mühendis bir bayanla evli olan Şatır’ın sekizi kız ikisi erkek on çocuğu var. İslâmî İlimler Enstitüsü’nde İslâm ilimleri üzerine de tahsil gördü. Öğrencilik yıllarında birçok öğrenci teşkilatının yönetici kadrosu içinde yer alan Şatır mezuniyetinden sonra da muhtelif şirketlerin ve bankaların yöneticiliğini yaptı. İş hayatında da önemli başarılara imza attı. İş alanındaki faaliyetlerinden dolayı Batı dünyasıyla da yakın ilişkileri oldu.

Müslüman Kardeşler’in cumhurbaşkanlığına aday göstermek istemediği yönünde kanaat ortaya koyduğu günlerde Abdulmunim Ebu’l-Futuh bağımsız aday olmayı tercih etmişti. Daha sonra cemaatin aday göstermesi üzerine de kendi adaylığını çekmedi ancak birleşme teklifinde bulundu. Bu teklifinin ileride fiiliyata dönük bir sonucunun olup olmayacağını bilmiyoruz.

Arap Doktorlar Birliği’nin genel sekreteri olan Ebu’l-Futuh, Müslüman Kardeşler’in İrşad Meclisi’nin de eski üyesidir. 15 Ekim 1951 doğumludur. Kahire Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni 1976’da üstün başarıyla ve onur belgesi alarak bitirdi. Ayrıca Kahire Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde lisans ve Hilvan Üniversitesi Ticaret Fakültesi’nde hastane idaresi üzerinde master öğrenimini tamamladı. Üniversite öğrenciliği esnasında zamanın diktatörü Enver Sâdât’a karşı çıkışıyla ün kazanmıştı. Öğrencilik yıllarında sürekli öğrenci teşkilatlarının temsilcilik veya başkanlığını yaptı. Mezuniyetinden sonra da Mısır’da ve Arap dünyasındaki doktor teşkilatlarının lider kadrosunda yer aldı. Uluslararası Kudüs Müessesesi Genel Kurulu üyeliği münasebetiyle bu kurumun istişare toplantılarında değişik zamanlarda bir araya geldik. Mütevazı ve gayretli kişiliğiyle tanınır.

Nur Partisi’nin adayı Hazim Salah Ebu İsmail de Müslüman Kardeşler içinde yetişmiş ve bu cemaatin savunma heyeti içinde yer almış biridir. 2005’te Dukki bölgesinden bu cemaatin parlamento adayı oldu. Ancak selefi görüşlerinden dolayı başkanlık yarışına bu kesimi temsil eden siyasi partinin adayı olarak katılıyor. Şeriat ve uluslararası hukuk profesörü olan Hazim Salah’ın babası Salah Ebu İsmail de Ezher Üniversitesi’nin tanınmış âlimlerinden ve Müslüman Kardeşler’in ileri gelenlerindendi. Hazim Salah, yayın programlarında Mısır’da haram ile helal çizgilerinin net ayrışacağı devlet kurmak istediğini vurgulamasıyla dikkat çekiyor.