Neden Hacıbayrama gitmiyorlar?
23 Nisan sabahı, devlet erkânı Anıtkabire gitti. Yani Atatürkün mezarına... Halbuki Mustafa Kemal Paşa Atatürk 23 Nisan sabahı Hacıbayrama gitmişti!
23 Nisan ne zaman amacına uygun kutlanacak?
Ne zaman; sonradan uydurulmuş ritüellerden vazgeçilip, 1920 yılı 23 Nisanında tabiî olarak icra edilen program uygulanacak?
İlk 23 Nisan, yani 1920 yılının o Cuma sabahı, nasıl bir başlangıç yapıldı? Halkın, milletin temsilcileri neden Hacıbayram camiinde toplandı, Meclisten önce?
Bunu hatırlamak, düşünmek, fikretmek ve fark etmek zorundayız.
Zorlu bir mücadele milletle bir ve beraber olarak kazanılır. Milletin fikrini, zikrini, imanını bir kenara koyarak, ona tepeden bakarak asla sonuca ulaşılamaz. Bunu 1920 yılının 23 Nisanını hazırlayanlar çok iyi biliyorlardı. O yüzden, bütün vilayet ve sancaklara gönderilen genelgelerde bilhassa buna vurgu yapıyorlardı.
Büyük Millet Meclisi, Hacıbayram camiinde Cuma namazı kılınarak açılan Meclisti!
Bu Meclis açılmadan ülkenin bütün şehirlerinde Kuran hatimleri yapılmış, Buhari-i şerif kıraat edilmişdi; duası Meclisin açılışında yapılmak üzere...
Meclis böyle açıldı... Bin yıllık değerler silsilemiz Meclisin de değerleriydi. O değerlerin gereği neyse o yapılıyordu. Onun için savaşıyorduk, hedefimiz esaret altına düşürülmek istenen dinin son yurdunu kurtarmaktı. Meclis, halka yayınladığı beyannamelerle bunu vurguluyordu.
Kanun yaparken, dinimizin ahkâmı asla zihinden çıkarılmıyordu.
Savaşı kazanana kadar böyleydi.
Savaşı kazandık, önce bu ağzı dualı muzaffer Meclis feshedildi.
Ardından yandaşlardan teşekkül eden bir Meclis oluşturuldu. Birinci Meclisin asla kabul etmeyeceği Lozan Anlaşması bu Meclise tasdik ettirildi.
23 Nisan 1920nin ruhu ve hatta lafzı bir kenara bırakıldı. Sözler tam zıddına dönüşmeye başladı.
Din bizi muzaffer kılmıştı, şimdi bizi zafere ulaştıran maneviyatımız, mukaddesatımız tahkir ediliyor, terakkiye mani diye reddediliyordu.
Sizi zafere ulaştıran düşünce ve inançtan kendiliğinizden vazgeçebilir misiniz?
Bu ancak, sizin fikir ve imanınız karşısında yenik düşünenlerin arzusu olabilir.
Yeni Türkiyenin yöneticileri şu veya bu sebeple değerler silsilemizi reddettiler; redle kalmadılar, onu geriletmek için ne gerekiyorsa yaptılar. 1920-1923ün milletle kaynaşmış yönetimi yerini tek parti idaresine bıraktı.
Milli Mücadele vatanın milletin kurtuluşu yanında, halkın hakim olduğu, temel hak ve hürriyetlerin sağlandığı bir ülke için savaşılmıştı. Halk her zaman baş tacı idi. Savaştan sonra halkı işin içine katarak hızlı bir gelişme ve modernleşme programı icra edilebilirdi.
Halka dayanarak yücelmek yerine, halka tepeden bakarak yükselmek tercih edildi.
23 Nisan gerçek 23 Nisan olmaktan çıkarıldı. Çocuk oyuncağına çevrildi.
Bakalım hangi yöneticimiz ilk defa 23 Nisanı gerçek mahrekine sokacak ve kutlamaları Hacıbayramdan başlatacak?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.