Demokrasi bir tür tahammül rejimidir. İnkâr etmem. Tırnaklarımı kemiririm, kenardan izlerim çoğunlukla. Çünkü başkasının fikrini söylemesi hürriyetini engellemeye kalkarsam, kendi fikrimi söyleyecek yüzüm olmaz. Buna inanırım ben. Ama öyle anlar oluyor ki, işler şirazesinden çıkıyor.. Eleştiri, tenkit, fikir hürriyeti tamam.. Ancak buna, inançlara saygısızlığı eklediğiniz zaman demokrasi orada tatile çıkıyor işte. Kutsal değerlere sayıp söven bir zihniyet karşısında “aman efendim fikir özgürlüğü, çokseslilik” falan gibi güzellemeler yapamayacağım, hiç kimse kusura bakmasın. Her şeyin bir sınırı var.

ÇİÇEKÇİ KAMER

12 Eylül kanlı darbesinin gerçekleştirenleri meşru göstermek amacıyla kurulan danışma meclisi ile siyasete giren bir isim: Kamer Genç.. Bugünlerde CHP’de siyaset yapıyor.. Geçen gün bir toplantıya gitmiş.. Orada sözüm ona iktidarı eleştirecek ya, başörtüsü üzerinden din kültürü ve ahlâk bilgisi dersi veriyor. Mekânda bulunanlara, bir grup başörtülü kızı gördüğü zaman onlara nasıl nasihat verdiğini şöyle anlatıyor: “Siz güzel kızlarsınız, yüzünüz güzel, gözleriniz güzel, dudaklarınız güzel. Yav hiç size yakışıyor mu bu kıyafet?” Çiçek gördü ya, sulayacak demek ki.. Arkadaş bir insan her baktığı kadında çiçek görür mü yahu? Biliyorsunuz değil mi Kamer Bey’in çiçeklerini?.. Oğlunun evinden çıkışta bir hanımla yakalandığı zaman, gazetecilere; “Olağanüstü bir şey yok, oğlumun evindeki çiçekleri sulamaya geldim” diye savunma yapmıştı. Neyse çiçeklere olan merakı sürüyor demek ki..

HEPİNİZ ÇIPLAKSINIZ!

Durun daha bitmedi.. Bu Kamer Bey, aynı toplantıda, yani bu anıyı naklettiği toplantıda bu defa karşısında oturan hanımların kıyafetini diline doluyor. Ama nasıl?.. Diyor ki; “Salonumuzda saygıdeğer hanımefendiler var. Sizin geleceğiniz çok karanlık. Artık siz böyle çıplak gezemezsiniz..” O an baktığında karşısında oturan hanımlarla ilgili aklından ne geçirdiyse, diline yansıyan da bu oluyor.. Kamer Genç için anlayacağınız başınızı örttüğünüz zaman zaten güzelliğiniz kayboluyor, başınız açıksa çıplak muamelesi görüyorsunuz.. İkisinin tam bir ortası yok galiba..

FETVA DA VERİYOR

Bütün bu anlattıklarım işin magazini.. Kamer Genç’in asıl talihsizliği ise, sarhoş kafa fetva vermeye kalkmasıydı bana göre.. O, çok güzel olduklarını, dolayısıyla başlarını örtmemeleri gerektiğini söylediği kızlara fetva vermiş Sayın Genç. Bunu da kendisi anlatıyor.. Aynen yazıyorum anlattıklarını: “... ‘Saçlarınızı açalım. Saç bende de var, senin saçın benim dikkatimi çekmez ki’ dedim. ‘İnancımız’ dediler. Böyle bir inanç yok ki...” Gördünüz mü?.. Duydunuz mu?.. Öğrendiniz mi?.. Böyle bir inanç yokmuş dinimizde. Hiçbirinizin aklına Kamer Genç’e sormak gelmedi mi bugüne kadar?

KABEMİZ ANITKABİR

Kamer Genç daha evvel de ADD’nin bir toplantısında; “Bizim Kabemiz Anıtkabir” demişti.. Dolayısıyla Sayın Genç’in sözlerinden dil sürçmesi ya da gaf arayanlar boşuna arayacaklar, düzeltme yapacağını zannedenler de beyhude bekleyecekler. Hele “özür diler” diyenler, hiç tanımıyor Kamer Genç’i.. Bilhassa Genç, gerçek yüzünün görülmesi için çaba sarfediyor gibi geliyor bana.. Fetva çok riskli bir konudur. İncecik bir çizgi var orada. Yanlışlıkla atladığında o çizgiden, günahların en büyüğünü işlemiş oluyorsun. O yüzden ne yüksek ilimli adamlar bile bir konuda fetva verirken kılı kırk yarıyor.. Mesela ben şimdi çıkıp bilmeden - etmeden sizin Alevi inanışı ile ilgili bir şeyler söylesem.. Hem de sizin yaygın olarak doğru bildiğinizi düşündüğünüz bir konuda. Güzel olur mu? Demokratsak da, o kadar da değil..

Kalın sağlıcakla..