Hepsinin yediği aynı
Temel uçağa binmiş, bakmış yanında bir İngiliz, bir Fransız, bir Alman... "Yahu gene mi siz?" demiş.
Arka sıradakilerin de her biri ayrı milletten.
İspanyol, İsveçli, Norveçli, Macar...
Yol uzun.
Temel şöyle demiş kendi kendine: "Bu yolculukta da bir fıkra yaşayacağız mecburen."
Yemek servisi sırasında tepsiler dağıtılmış.
Afiyetle yemişler.
***
Temel mecburiyetinin farkında olarak, yolculara ne yediklerini sormuş.
İngiliz 'Beans' demiş.
Fransız: Haricots...
Alman: Bohnen...
İspanyol: Frijoles...
İsveçli: Bönor...
İtalyan: Fagioli...
Macar ise 'Bab' yediğini söylemiş.
Aslında hepsinin yediği yemek aynı: Kuru fasulye.
***
"Çok iyi oldu" demiş Temel; "ben hemen gidip bunu Devlet Bahçeli'ye anlatayım."
***
Başbakan R. Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu görüşmesi henüz başlamadan, MHP Genel Başkanı Bahçeli kapıyı kapatmış, görüşmeye gerek olmadığını söylemişti.
Çünkü MHP "Kürt meselesi" denilmesini, bölücülük olarak değerlendiriyor.
Kemal Bey, hazırladıkları teklif paketi üzerine bütün partilerle görüşmek istediklerini açıkladı.
Meclis içindeki ve dışındaki bütün parti liderleriyle oturup bir çözüm yolu bulunması için çaba harcanması, ortak hareket edilmesi gerektiğini söyledi.
Ülkenin otuz yıldır başına bela olan bu sorunu, siyaset kurumu çözecek.
Başka bir kurum değil.
***
Kemal Bey, isimlendirme konusunda MHP'den gelen itirazı olgun bir siyaset adamı tavrıyla değerlendirdi ve şöyle dedi:
"Diyorsanız ki 'Akil adamlar olmasın'... Akil adamları kaldırırız, 'Kanaat önderleri komisyonu' deriz. Beğenmiyorsanız 'Ak saçlılar komisyonu' diyebiliriz. Beğenmiyorsanız 'Düşünen adamlar heyeti' diyebiliriz. Ne istiyorsanız onu deriz..."
***
"Kürt meselesi" denilmesinden rahatsızlık duyan Bahçeli'yi ikna edebilmek için Kemal Bey sözlerine şöyle devam etti.
"Efendim 'Kürt meselesi demeyin'. Olur. 'Terör meselesi deyin'. Olur, 'Terör meselesi' deriz. Efendim 'Terör meselesi' demeyin. Ne diyelim? 'Can yakıcı mesele'. Hay hay, can yakıcı mesele deriz.
Sorun isimlerde değil, sorun bir araya gelmekte, iyi niyetli bir araya gelelim. Bizim ifadelerimiz, rahatsız edebilir, yanlış da bulunabilir. Biz ifadelerimizi, değişmez hükümler olarak hiçbir zaman görmedik. Değiştirmek mi istiyorsunuz hay hay değiştirelim. Belli ifadeler kalksın mı? Kalksın."
İşi gayet net özetledi CHP Genel Başkanı: "Bu ülkede bir millî mutabakat sağlamak istiyoruz."
İşte budur.
***
Temel dönüş yolculuğu sırasında yine aynı ekiple bir arada.
Bu defa İngiliz 'Fish' yediğini söylerken, Fransız 'Poisson', Alman 'Fisch', İspanyol 'Pescado', İsveçli 'Fisk', İtalyan 'Pesce', Macar da 'Hal' yediğini beyan etmiş.
Temel "Ula uşağum" demiş, "ne diye başka başka şeyler söylüyorsunuz? Hepimizin yediği balıktır balık!"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.