Bir bayram muhasebesi
Niye bayram yaparız Ramazanın sonunda? Bir aylık açlıktan kurtulduk diye mi, yoksa Allaha daha da yaklaştık, Rabbimizin hükümlerini hayatımıza gereğince uygulama yolunda yeni bir donanım, yeni bir hız kazandık diye mi? Şeytanı yenmiş, nefsi dizginleyip Allahın buyruklarına boyun eğdirmiş, dünyayı ilahi perspektifle biçimlendirmede yeni bir donanım ve ivme kazanmış olmanın...
bayramı mı? Yoksa, bitti şu mecburi diyet rahatlamasının ardından sergilediğimiz bir karnavalı mı kutluyoruz?
Bugün bayram...
Müslümanlar Allah için oruç tutarlar. Ancak oruca başlama ve bitirme zamanlarını da, bayram günlerini de ilkelerini, kendini biçimlendiren kuralları İslamdan almayan rejim belirler. Tağuti rejim Müslümanlara oruca başlayın der oruca başlanır, bayram edin der bayram edilir. Kimse de bunun doğruluğuna dair bir endişe taşımaz!
Bugün bayram...
Bayramın birinci günü oruç tutmak haram! Peki, hangi günün birinci gün olduğunu nasıl anlayacağız? Hilali takip ederek tabiî ki... Peki hilali usûlünce takip ediyor muyuz? Hayır! Ya ne oluyor? Müslümanlar, laik devletin kurumlarının komutlarına göre oruca başlıyor ya da bayram ediyor. Ama laik devlet bunu Hilale göre değil, hesapa göre yapıyor. Hesap da bazan tutmayabiliyor. Böylece, oruçlu olunması gereken bir günde oruçsuz, bayram edilmesi gereken bir günde oruçlu olunabiliyor. Bu da ilahi hükme ihanet anlamına geliyor!
Bugün bayram...
İslam coğrafyası emperyalist küfür güçlerinin istilası altında. Milyonlarca Müslüman sömürülüyor, aç-biilaç ölümün kucağında inim inim inletiliyor, yurdunu-yuvasını terk ediyor, katlediliyor. Arakan, Afganistan, Moro, Patani, Suriye, Doğu Türkistan ve daha niceleri... Bizde farklı mı sanki? Ya da diktatörlükler altında inleyen güya bağımsız halkı Müslüman devletlerde... Müslümanlar Allahın hükümlerine göre değil, şeytanın yoluna göre yaşamaya mecbur ve mahkûm ediliyor.
Bugün bayram...
İslam hayattan uzaklaştırılmış, Müslümanım diyenler bile Kuranın rehberliğinden, Rasulullahın önderliğinden uzak ve hatta bîhaber, çocuklarımız vahye duyarsız, yeni nesil İslamın hükümlerine yabancı...
Bugün bayram...
Vakit namazlarını kılmayanlarımız bile dahil olmak üzere çoluk-çocuk camilere doluştuk. Peki, kıldığımız namaz acaba Bayram Namazı oldu mu? Mesela Bayram Namazının açık alanda kılınması sünnetini eda ettik mi? Velayet açısından Cuma Namazı gibi olan Bayram Namazını, müminlerin kendi içlerinden seçtiği imamın ardında mı kıldık, laik rejimin atadığı imamın ardında mı? Laik rejimin atadığı imamın ardında namaz kılınınca müminler, velâyetlerini laikçilere vermiş olmadılar mı? Ya hutbelerin içeriği?
Bugün bayram...
Sahi, neyi kutluyoruz? Ramazan Bayramını mı, Şeker Bayramını mı? İslamı hayattan uzaklaştıran rejim, Ramazan Bayramının adı bile Allah ile irtibatını kesmek için Şeker Bayramı olarak değiştirdi. Kavramsal altyapılarındaki törpülenmeden ötürü çok duyarlı(!) Müslümanlar bile Ramazan Bayramı yerine Şeker Bayramı deyivermiyor mu laf arasında?
Bugün bayram...
Şeri dairede kalmak şartıyla eğlenmenin mahzuru yok. Ancak sevinç gaflete dönüşmemeli, eğlence günah unsuru taşımamalı, İslamın izzetine yakışır bir bayram yaşanmalı, değil mi? Allahın rızasını kazanmak için eda edilen oruç ibadetinin ardından, Allahın sunduğu bir ilahi ziyafet olan bayram gününde, zevk ve eğlenceye dalıp Allahı unutmak kabul edilebilir mi? Bilâkis bayram günlerinde en çok da Allahı hatırlayıp şükretmek gerekmez mi? Bir aylık terbiyenin ardından gelen bayram, aslında Müslüman olarak eksiklerini biraz daha tamamlamanın, Allaha yakınlaşmanın, Kuranın rehberliğinde ve Rasulullahın önderliğinde hayata yeni bir biçim verme kararlılığının diploma töreni değil mi?
Bugün bayram...
İlahi rızaya uygun çizgiye adapte olmanın bayramı. Kabir alemine ve ahirete daha da yaklaşmış olmanın getireceği artı dikkat ile, bir aylık muhasebenin ardından ahiret hasadımızda neyin eksik olduğunu görüp tamamlama kararlılığına ermenin, bu şuuru taşıyor olmanın bayramı...
Bugün bayram...
Hüzünler üzerine, keder ve gözyaşları üzerine, ezilmişlik ve parçalanmışlık üzerine, Allaha kul ve Rasulüne ümmet olma vasfından uzak bir hal üzerine mutlu bir bayram kutlaması mümkün mü? O halde bayramlarımız karnaval ve şuursuzca eğlence olarak kutlanmamalı, her bir anında İslama, Allahın ipine, Kurana sımsıkı sarılmış olmanın mutluluğunu taşımalı.
Orucumuz kabul, bayramımız mübarek olsun!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.