Mehmet Talu

Mehmet Talu

Muharrem ayı ve Aşure günü 3

Muharrem ayı ve Aşure günü 3

Aşûre Tatlısı

Aşûre günü, bir de aşûre isimli bir tatlı pişirilir. Menşei şöyle rivayet edilir: Hz. Nuh (A.S.)ın gemisi, aşûre günü Cudi dağının tepesine otu-runca, gemidekiler tufandan kurtuluş gününü kutlamak istemişler ve ge-minin ambarında arta kalan erzakı karıştırıp bir yemek pişirmişler. İşte aşure pişirme adeti buradan kalmıştır.

Aşûre orucunun mühim bir ihtarı: İbadet hususlarında bile gayr-ı müslimlere benzemek asla caiz değildir.

Abdullah b. Abbas (R.A.) şöyle demiştir: Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz; Medine-i münevvereye geldiğinde Yahudilerin aşûre günü oruç tuttuklarını gördü de:

"Bu ne orucudur? diye sordu. Yahudiler:

- Bu gün, iyi bir gündür. Bu gün, ALLAH Teâlâ'nın İsrail oğullarını düşmanlarından kurtardığı bir gündür. Hz. Musa (A.S.) bu ilâhî lütfa bir şükür olarak bu gün oruç tutmuştur, dediler. Resûlullah (S.A.V.):

"Biz Hz. Musa (A.S.)'ya sizden daha fazla müstehakız, buyurdu da, Mekke-i mükerremedeki gibi o günü oruç tuttu ve sahabelere de bu orucu tutmalarını emir buyurdu..."

Tabii ki, Ramazan orucu farz kılınınca bu emir muhayyerliğe dönüşmüştür. Burada şu önemli hususu da belirtelim ki: Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz, peygamberliğinin ilk zamanlarında vahiy gelmeyen hususlarda ehl-i kitaba muvafakat etmeği severdi. Bu, bilhassa putperestlere muhalefet eden hususlarda böyleydi. Ne zaman ki Mekke-i Mükerreme fetih edildi, İslâm, her yerde şöhret ve üstünlük elde etti, bütün konularda derhal ehl-i kitaba muhalefeti ilan etmiştir. Mesela:

Abdullah b. Abbas (R.A.)'dan rivayete göre Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimize: Aşûre gününe Yahudi ve Hıristiyanların da tazim ettikleri ve o günde oruç tuttukları hatırlatıldığında, Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz:

"Gelecek seneye inşa ALLAH dokuzuncu gün oruç tutarız," buyurmuşlardır. Fakat gelecek sene gelmeden Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz vefat etmişlerdir."

Yine Abdullah b. Abbas (R.A.)'dan rivayete göre Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz:

"Aşûre günü oruç tutunuz ve o hususta Yahudilere muhalefet edin. Binaenaleyh aşûreden bir gün önce veya bir gün sonra da oruç tutun, buyurmuşlardır." Bu bakımdan sadece aşûre günü oruç tutmak: Mekruhtur.

Fakat Aşûre günüyle beraber ya ondan bir gün evvel ya da ondan bir gün sonra (yani Muharrem'in 9 ve 10 veya 10 ve 11) olmak üzere iki gün oruç tutmak sünnettir. Büyük mükafatı vardır. Ebû Katade (R.A.)den rivayete göre Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz:

"Aşûre günü orucunun, önceki yılın günahlarına keffaret olacağını ALLAH Teâlâ'nın rahmetinden umarım." buyurmuşlardır.

Yine dinimiz İslâmiyet; güneş doğarken, zevalde (tam tepede) iken ve batarken, ateşe karşı namaz kılmayı yasaklamıştır. Bunun sebebi de, güneşe tapan ve ateşe tapınan milletlere benzemememizi temin etmektir. Bakınız, dinimiz ibadet hususlarında bile gayr-ı müslimlere benzemeye müsaade etmemektedir. Peki onlara şahsî, ev veya iş hayatımızda benzemeye hiç musaade eder mi? Elbette etmez.

Dinimiz; kâfirlere, münafıklara, batıl din ve ideoloji mensuplarına muhalefet etmeyi emretmiş ve onlara benzemeyi kesin bir şekilde haram kılmıştır. Çünkü dış görünüş itibarıyla onlara benzemek, neticede ahlakî değerlerde, kötü ve çirkin işlerde ve hatta inançta onlara benzemeye sebep olur.

Gerçekten giyimde, sözde, davranışta ve işlerdeki benzeşmeler kalplere tesir ederek onlara karşı sevgi ve saygı meydana getirir. Kısacası gayrimüslimlere benzemenin haram olduğunda icma vardır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi