1434 Rebiulevvel ayındayız
2- Mekke-i Mükerreme’ye mümkünse gündüz girmek müstehap, guslederek girmek sünnettir. Gusül mümkün olmazsa abdestli girilir. Bu gusül veya abdest, sadece maddi temizlik içindir. Umre tavafı için değildir. Bundan dolayı, özel durumlarında yani hayızlı ve nifaslı olan hanımlar için de sünnettir. Mekke-i Mükerremeye girerken:
“ALLAHümme inne hâzâ’l-belede beledük, ve’l-beyte beytük, ci’tü atlubu rahmeteke ve eümmü tâate-ke, müttebian li emrike, râdıyen bi kudretike müslimen li emrik. Es’elüke mes’elete’l-muztarri ileyke’l-müşfikı min azâbik en yestakbilenî bi afvik, ve en tetecâveze annî bi rahmetik, ve en tüdhılenî cennetek. Es’elüke bi enneke ente’llahü lâ ilahe illâ ente’r-rahmânü’r-rahim, en tusalliye ve tüsellime alâ seyyidinâ Muhammedin sallallâhü aleyhi ve selleme teslîmen kesîrâ. = ALLAHım! bu belde senin belden, şu Kâ’be senin beytindir. Emrine uyarak, kudretine razı olarak, fermanına boyun eğerek, rahmetini istemek ve tâatına yönelmek için geldim. Azabından korkup sana sığınan kişinin isteği gibi, beni affınla karşılamanı, rahmetinle günahlarımdan vazgeçmemi ve beni cennetine koymanı senden istiyorum. ALLAHım, Sen kendisinden başka ilâh bulunmayan, Rahman ve Rahim olan ALLAHsın, Senden Peygamberimiz Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)e çokça salat ve selam etmeni istiyoruz.”
Mekke-i Mükerremede otele veya eve yerleşip dinlendikten sonra mümkünse boy abdesti, mümkün değilse abdest alır, yaya veya vasıta ile vakit geçirmeden Harem-i şerife gider. Yolda tekbir, tehlil, telbiye ve salavat-ı şerife getirir.
3- Tevazu ve saygı ile Harem-i şerîf’in kapısına gelince, telbiye kesilir. Abdullah b. Abbas (R.A.) den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz:
“Umre yapanlar, Hacer-i Esved’i istilâm edinceye kadar telbiyeye devam eder.” buyurdu.
İmkân varsa, Safa ve Merve arasındaki Babusselâm’dan girer. Çünkü Resûlullah (S.A.V.) efendimizin evi bu tarafta olduğu için, ekseriyetle bu kapıdan girerdi. Tekbir, tehlil, salavât-ı şerîf’e ve:
“Bismillahi ve alâ milleti resûlillah. Elhamdülillâhil-lezi beleğanî beytehül-haram. ALLAHümmeftah lî ebvâbe rahmetike ve mağfiretike ve edhilni fiha ve eiznî mineş-şeytanir-racim. Ve ağlik anni ebvâbe measîke ve cennibniyel-amele bihâ. Euzü birabbil-beyti mined-deyni vel-fakri ve zîkıs-sadri ve azabil-kabr.
ALLAH Teâlâ’nın ismiyle ve Rasûlullah (S.A.V.) efendimizin sünneti üzere. Beni Beytullah’a ulaştıran ALLAH Teâlâ’ya hamdolsun.
ALLAH’ım! Rahmetinin ve mağfiretinin kapılarını bana aç ve beni oraya girdir. Sana isyan olan kapıları bana kapat ve beni onlarla amel etmekten uzaklaştır ve beni kovulmuş şeytandan koru. Günah kapılarını bana kapat ve onları yapmaktan beni uzak eyle. Borçtan, fakirlikten, stresten ve kabir azabından Beytullahın rabbine sığınırım.” diye dua ederek tevazu ve huşu ile Mescid-i Haram’a girilir. Beytullâh’ı görünce üç defa tekbir ve tehlil yapıp:
“Sübhânellâhi vel-hamdü lillâhi velâ ilahe illallâhü vellâhü ekber.
Allâhümme hâzâ beytüke azzamtehü ve şerreftehü ve kerremteh.
Allâhümme zid beyteke hazâ teşrîfen ve ta’zimen ve tekrîmen ve mehâbeten ve rif’aten ve birrâ. Ve zid yâ rabbi men kerremehû ve şerrefehû ve azzamehû mimmen haccehü evi’temerehü teşrifen ve tekrimen ve ta’zimen ve birrâ.
ALLAHü ekber. ALLAHü ekber. Allâhümme entes-selâm ve minkes-selâm. Fe hayyinâ rabbenâ bis-selâm. Ve edhılnel-cennete dâreke dâres-selâm. Tebârekte ve teâleyte yâ zel-celâli vel-ikrâm.
ALLAHümme tekabbel tevbetî ve ekılni asretî vağfirlî hatietî ya Hannanü ya Mennan.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.