Anadolu Efes reklamı ile ilgili yazdığımız (dünkü )yazıya çok olumlu geri dönüşler aldık. Pek çoğumuz bu viral reklam çalışmasının arka planında, alkole teşvik planı yattığını fark etmemişiz meğerse.. Masum gibi görünen onlarca meselenin gerisinde büyük yapıların gizli planlarının olduğunu konuştuğumuzda, dillendirdiğimizde “komplocu” diyorlar.. Oysa sistem bunun üzerine yürüyor..  

ÖRNEKLERİ ABD’DEN
Bakın çok yakın bir zamana kadar kovboy figürü Marlboro markasıyla özdeş, ralli ve trophy aktiviteleri ise Camel ile özdeş değil miydi?.. Kalın tabanlı postallar, blue jean, 4 çeker arazi araçları Harley Davidson motorlar, kovboy şapkası ve sigara..  Bunların tesadüf olduğunu düşünmüyorsunuz herhalde? Bira ve Blues ilişkisi.. Söylendiği varsayılan alkole methiyeler düzen sözler.. William Shakespeare’in “Bir bardak bira ve güvenlik için her şeyimi vermeye hazırım” sözü gibi.. Eski Hollywood filmleri gelsin gözünüzün önüne.. Her sahnesinde alkol ve sigaranın propagandasını yapmadılar mı?..  Humphrey Bogart’ı hatırlayın mesela..  Sigarasız bir sahne hiç mi yazılmadı Bogart’ın rol aldığı filmlerde?..  Frank Sinatra ve Dean Martin’in sigara firmalarından para alarak televizyon programında birbirlerine sigara ikram ettiği resmen açıklandı.. Daha çarpıcı itiraf ise Sylvester Stallone’den geldi.. Ünlü oyuncu bir mektup kaleme alarak, Rambo serisinin ilk 5 filminde sigara firmalarından 500 bin dolar para aldığını açıkladı..

TÜRKİYE’Yİ NEDEN AYRI TUTSUNLAR?
Dolayısıyla televizyon ve sinema endüstrisinin bu meseleyle yakından ilgilendiğini biliyoruz.. Hâl böyle iken pazar arayan firmaların, özellikle Müslüman bir ülke olan Türkiye’de evlerimize giren televizyon ya da gazeteler yoluyla, alkolü ve sigarayı meşru gösteren işler yapmaları neden şaşırtıcı olsun ki?.. Hemen hemen her televizyon dizisinde rakı sofrası olmasının açıklanabilir, izah edilebilir bir yanı var mı? Televizyon dizisi seyreden bir kardeşiniz olduğum için, işkembe-i kübradan da atmıyorum. Gördüklerimi yorumluyorum.

İŞTE BAZI DİZİLER!
Örneğin;  “Adını Feriha Koydum” dizisinde Ünal ve Emir Sarrafoğlu’nun rakı masasındaki unutulmaz sohbeti, “Hanımın Çiftliği” dizisinde Zaloğlu Ramazan’ın rakı sofrasında sarhoş olduğu o sahne, “Kuzey ve Güney” dizisinde Kuzey’in babasıyla kadeh tokuşturması, “Karadayı” dizisinde hemen hemen her bölümde bir meyhane sahnesi.. Karadayı dizisinde ya.. Komiseri rakı masasında hakimi savcısı rakı masasında, dar gelirlisi rakı masasında.. Dizideki karakterlerden bir tanesi bile “sağol, alkol kullanmıyorum” demez mi arkadaş?.. Star Tv’de yayınlanan “İki Aile” dizisinde Eda ve Oğuz’un imrendiren rakı sofrası sohbeti… Kaçını yazayım, kaçını sayayım?.. Bunlar hakikaten senaryonun gereği olan masum sahneler mi?.. “Yalan Dünya” dizisinde oyuncuların tümü evlerinin altındaki masum birahanede kafa çekmek zorunda mı?  

GAZETELER?
Sözüm ona muhafazakâr gazetelerde rakı adabı, rakıyla balığın mı yoksa kırmızı etin mi gideceği türü yazıları nereye koyacağız peki?.. Sırf bu yazılar olsa gene iyi.. Sağ sayfada bu yazı varsa, solda bir rakı markasının kesinlikle reklamını da görüyoruz. Dolayısıyla o yazıların nereden kaynaklandığına dair bize ciddi fikir verebiliyor bu çalışmalar..  

ÖZGÜRLÜKLERE MÜDAHALE
Hani her fırsatta Ak Parti iktidarına söven sayan bir kesim var ya.. Özgürlükler noktasında yaşama müdahale edildiği gibi bir algı oluşturmaya kalkan o kesim.. Hayatının hiçbir evresinde, dünyanın hiçbir köşesinde böylesine yaygın ve hür propaganda yapamayacağını kendisi de biliyor da, işine gelmediği için söyleyemiyor. Elden bir şey gelmiyor. Sadece “farkındayız” demek istedim. Kalın sağlıcakla.