Chavez gibi subay olsun, başımıza taç olsun!
- Lütfü Bey; birkaç gün önce medyada yer alan bir habere göre, Genelkurmay’ın Ergenekon mahkemesine gönderdiği belgede 2007 seçimlerinden önce o zamanki komuta kademesinin darbe için zemin yokladığı, “ABD’nin onayını alalım ki darbe yapalım” dediği ortaya çıktı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Bu belge de, ülkemizde yapılan askeri darbeler de, darbeci subayların ABD’nin emir eri olduklarını gösteriyor! Askeri darbeleri yapanların ABD’nin emri olmadıkça bırakın darbe yapmayı, altlarına bile yapamayacaklarını gösteriyor! Nitekim 27 Mayıs darbesini yapan subayların daha ilk açıklamalarının ilk cümlesinde “ABD’ye, NATO’ya bağlıyız” dedikleri biliniyor. Ya da mesela 12 Eylül darbesini yapan generaller için ABD yöneticilerinin, “Bizim oğlanlar darbe yapmayı başardı” dedikleri biliniyor. ABD’nin onayıyla darbe yapanlar; darbelerden sonra ABD ne istediyse onu yaptılar. Ve hep dünyadaki kapitalist güç odakları ile onların ülkemizdeki işbirlikçilerini koruyup kolladılar. Büyük kapitalistleri koruyup kollarken emekçileri ezdiler. Darbeci subaylarımız ülkemizin çıkarlarına değil, emperyalistlerin çıkarlarına hizmet ettiler. Şimdi gel de bizim bu tür subaylarımıza bakıp geçenlerde kaybettiğimiz Venezuela Devlet Başkanı Chavez’i hatırlama. Şimdi gel de bizim bu subaylarımız ile kendisi de eski bir subay olan Chavez’in yaptıklarını karşılaştırma. Bizim bu subaylarımız ABD’ye, emperyalizme ne kadar yakınsa, Chavez de ABD’ye, emperyalizme o kadar uzaktı. Bizim bu subaylarımız ne kadar kapitalistlerin dostuysa, Chavez de o kadar kapitalistlerin düşmanıydı. Chavez, dünyanın en zengin kaynağına sahip olan ülkesinin petrolünün emperyalist, kapitalist güç odaklarınca sömürülmesine son verip millileştiren adamdı. Bundan rahatsız olan emperyalist, kapitalist güç odakları Chavez’e karşı bir darbe düzenlemiş, ancak halk Chavez’e sahip çıkınca darbe başarısız kalmıştı. Ve de Chavez, 1998’den beri girdiği seçimleri peş peşe ve açık farkla kazanmıştı. Çünkü o gelir dağılımındaki adaletsizliği düzeltmek gibi, ücretsiz sağlık ve eğitim hizmetleri gibi, ucuz konut gibi, toprak reformu gibi, kooperatifleşme gibi halktan yana, yoksullardan yana icraatlar gerçekleştirmişti. Bu arada Chavez, emperyalist ABD’nin dünya halklarına, Siyonist İsrail’in Müslüman halklara karşı giriştiği saldırılara, katliamlara karşı en sert tepki gösteren liderlerdendi. Kendisi de eski bir subay olan Chavez, emperyalist ABD’nin, Siyonist İsrail’in aşığı bizim darbeci subaylarımızdan ne kadar farklı değil mi? Darbe yaparak değil seçim kazanarak iktidar olma yolunu seçen Chavez, bizim darbeci subaylarımızdan ne kadar farklı değil mi? Bizim de subaylarımız Chavez gibi olsun, başımıza taç olsun!
HALKI KÜÇÜK GÖRENLERİN ALACAKLARI OY DA KÜÇÜK OLUR!
- Kars’ta çobanlık yapan Gürler Yücel’in, geçenlerde televizyondaki bilgi yarışmasına katılıp kazanması, “Dağdaki çobanın oyuyla benim oyum niye eşit olsun” diyen Atatürkçü mankenimiz Aysun Kayacı’nın da, halka “cahil sürüler, bidon kafalılar” diyen Atatürkçü yazarlarımızın da yüzünü kızartmış mıdır sizce?
- Karslı çoban Gürler Yücel, katıldığı bilgi yarışmasında beynini sergiledi. “Dağdaki çobanın oyuyla benim oyum niye eşit olsun” diyen manken Aysun Kayacı da bugüne dek hep bedenini sergiledi. Çıplak bedenini sergileyerek şöhrete erişti! Atatürkçü yazarların halka “cahil sürüler, bidon kafalılar” demesi gibi, Atatürkçü manken Aysun Kayacı da halk için “ayak takımı” demişti. Yatak takımından birinin halkı “ayak takımı” diyerek küçümsemesi, çıplak bedenini sergilemekten başka hiçbir marifeti olmayan birinin çobanlar gibi emekçileri küçümsemesi ve bunu da milyonların izlediği bir televizyon programında dile getirmesi cahil cesareti değil mi? Acaba manken Aysun Kayacı o bilgi yarışmasına katılsa, Karslı çobanın bildiği soruların birini bile bilebilir miydi? Karslı çoban Gürler Yücel, halka “cahil sürüler, bidon kafalılar” diyen, kendilerinin oyuyla halkın oyunun eşit olmamasını isteyen Atatürkçülere iyi bir ders verdi. Ama önemli olan Atatürkçüler bu dersi alabildi mi? Umarız Atatürkçüler bundan sonra halk hakkında “cahil sürüler, bidon kafalılar” diye konuşup yazmazlar. Halkı kendileriyle eşit görmeyip aşağılamazlar. Ve umarız CHP gibi Atatürkçü partiler de sözde değil özde halkçı olurlar! Atatürkçü partiler Aysun Kayacı, Tuğba Özay gibi çıplakların değil, “baldırı çıplaklar” denilen yoksul halkın da partisi olurlar. Atatürkçü partiler bunu yaparlarsa sadece zenginlerin yaşadığı semtlerden değil, yoksulların yaşadığı semtlerden de oy alırlar. Unutmasınlar ki halkı küçümseyenlerin halktan alacakları oy da küçük olur! Halkı küçümseyenler, ömürboyu iktidarsızlığa mahkum olur!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.