Sonbahar’da Referandum Var
Çok açık anlaşılıyor ki bu sonbaharda referanduma gidiyoruz.. Sinyallerini Başbakan Erdoğan, dün Washington’da yaptığı son basın toplantısıyla verdi. Ak Parti’nin 326 milletvekili olduğunu, partilerinden gelecek baskıya rağmen civanmertlik yapıp “evet” oyu kullanabilecekler olduğunu söylüyor Başbakan.. Ne için peki? Referandum alt sınırı olan 330’u bulmak için.. Öyle diyor Sayın Erdoğan.. Oysa anlaşılıyor ki Başbakan’ın kastettiği civanmertler gelirse referanduma gerek kalmaksızın Genel Kurul’da bu iş çözülür.. Nasıl mı?
367 ZOR DEĞİL
Ak Parti fire verir mi? Elbette verebilir. Bunu önlemenin yolunu da en iyi Başbakan biliyor.. Partisinde taslak Anayasa metnine hangi noktalardan direnç olduğunu bu zamana kadar görmüştür.. Metnin ruhunu zedelemeyecekse tadilat yapılabilir.. Yok eğer tadilatın esasa zarar vereceği görüşü hakimse bu defa da fireler göze alınabilir.. 326 Ak Parti milletvekilinden eğer fire olmazsa ve bu sayıya bağımsız milletvekilleri; Leyla Zana, Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ve Levent Tüzel de eklenirse, referandum alt sınırına zaten otomatik olarak gelinmiş oluyor.. Ortaya çıkan bu tabloya BDP’nin de destek vermesi halinde geriye sadece 8 “civanmert” kalıyor.. CHP ve MHP içinden çıkacak olan civanmertlerin sayısının 8’in çok çok üstünde olduğundan şüphem yok..
İKİ PARTİ ASLINDA YETER
Ama yine de Başbakan’ın bu metni halkoylamasına götürmek istediğini biliyoruz. Yani Genel Kurul’da kaç oy alırsa alsın bu sonbahar sandık başındayız.. Sandık, yarın birilerinin çıkıp da “millet iradesini yok saydınız” türü suçlamalar yapmasının peşin peşin önüne geçmek bakımından önemlidir.. Ha yok sayılmış mıdır peki? Arz edelim.. Ak Parti ve BDP’nin son seçimlerde aldıkları oy, misal Ahmet Necdet Sezer’i 5 imzayla Köşk’e gönderen partilerin tümünün aldığı oy kadardır.. Dolayısıyla temsilde iradenin yansımaması gibi bir durum olacağını zannetmiyorum. Ama olsun, referandum da olsun..
REFERANDUM SONUCU %70
Referandum için elimizde bir referans veri var zaten.. 12 Eylül Referandumu’ndaki “evet”ler yerli yerinde duruyor.. Dahası o dönem partilerinin yönlendirmesiyle yanlış karar veren seçmen de hazır.. Hatırlayın “geçici 15. madde kalksa da Kenan Evren yargılanamaz” diyerek kafa karışıklığı yaratmışlardı.. Üstelik koca koca adamlar yaptı bunu.. Sonuçta fiili durumu görünce MHP’lisi de CHP’lisi de yanlış yaptıklarını anladılar.. Demem o ki, siz gelin % 58’in üzerine siyasal analizlerinizi bina etmeye başlayın. 58’lik ortamın üzeriden bir barış ve çözüm sürecinin, bir İsrail özrünün de geçtiğini bu denkleme yerleştirin.. Hesabınızı ona göre yapın..
¥
GÜLEN ZİYARETİ
Bu meseleye adlı adınca hiç girmemeyi düşünüyordum. Özellikle 7 Şubat sürecinde başlayan kırılmanın ardından camianın önemli bir kesiminde ciddi savrulmalar yaşandı. Abilerde, büyüklerde itidal hakimken genç ve ateşli bir kesim geri dönüşü zor ifadelerle köprüleri atmayı, gemileri yakmayı tercih etti. Oysa bugün geldiğimiz noktada, İstanbul’daki bu kavganın aksine ABD’de başka rüzgarlar estiğini görüyoruz. Kapıları sert kapatanlar bakalım yeniden nasıl açacaklar. Kalın sağlıcakla.