Ahlâksızlık ahlâkı!
“Lütfen ahlâk kurallarına riayet ediniz!”
Ankara metrosunda böyle bir çağrı yapılmış. Sebep de, herkesin gözü önünde sarmaş dolaş olup öpüşen bir çiftmiş…
Sen misin ahlâksızlara ahlâk dileyen?
Birileri hemen örgütlenmişler, metronun girişinde başlamışlar öpüşmeye… Kadın erkek, erkek erkek, kadın kadın! Rezaletin, müptezelliğin bini bir para.
Ahlâksızlık için bundan güzel vesile mi olur! Bana ahlâktan bahsettin! Öyleyse gör ahlaksızlığın ne olduğunu da kendini alıştır!
“Edeb yahu!” deyip duruyoruz, yıllardır.
“Edep de neyin nesi?” diyorlar!
Edep sözlüklerden çıkarılmış! Namus, iffet, ismet… Manası bilinmeyen kelimeler haline gelmiş.
Daha fenası: Edepsizlik bazıları için alışkanlık olmuş! Edep dairesinde geçen bir anları bile yok!
Neredeyse diyecekler ki, “Neden sokakta öpüşmüyorsun? Neden sağa sola sarkmıyorsun? Neden dürüstsün? Neden yüzün kızarıyor? Namuslu olmak zorunda mısın?”
Ahlâksızlığın ahlâk ittihaz edildiğinin işareti de metroda yapılan bu ahlâksızlık eylemi!
Bu ar damarı çatlamışlar, edepten yoksunlar güruhu bu eylemleriyle ne demek istiyorlar peki?
“Sizinki kural değil, bizimki kural, yani artık böyle yapmak ahlâk! Kesin sesinizi oturun oturduğunuz yerde!”
Ahlâksızlık ahlâk hâline getiriliyor! Gözlerimiz ahlâksızlığa alıştırılıyor. Anormal normalleşiyor.
Bu ahlâksızlık da bazı basın yayın organları tarafından âdeta kutsanıyor. “Aman ha ahlâksıza ahlâksız deme, zinhar edepsize edepsiz deme” deniliyor.
Ne diyeceğiz peki?
Başımızın üstünde yer açacağız!
Artık görmezden gelmek yetmiyor, gördüğünü icra edeceksin!
Utanmak, insanlara has bir haslettir. Hayvanlar için böyle bir şey söz konusu değildir. Bazı hayvanat, etrafını dikkate almadan çiftleşir. İnsan olduğu iddia edilen bazıları da neredeyse o raddeye gelmiş durumda. İnsan görünümlü fakat insanlıktan bî behre!
İnsan dünyada yalnız olmadığını bilir. Toplum içinde yaşar ve o toplumun hoş karşılamadığı şeylerden kaçınır. Ahlâk, dünün bugünün işi değildir. İnsanı insan yapan kaideler yüzyıllar içinde ortaya çıkmış, kabul görmüş ve insani hasletlerin yapıcısı olmuştur.
İnsanın neyi nerede yapacağı, yapmayacağı…
Bu sınırları zorlamanın anlamı yok. Bu anlamsızlığı savunmanın yararı yok. Ahlâksızlık ahlâk haline gelirse, toplum çöker.
“Bana ne çökerse çöksün!” demek lüksümüz yok.
Kanunlara riayet etmemenin cezası var.
Kanunlara cezadan ötürü uymak, ahlâkî değildir. Birçok insan cezadan ötürü kanuna riayet eder.
Trafik kurallarına kanun zoruyla uyuyorsak, vay halimize! Polisin olmadığı yerde her türlü ihlali yap. Sonu felaket olur!
Ahlâkı hafifsersek, asıl felaketi o zaman görün.
Televizyonlarda bile, filmler, diziler, yaş sınırlaması ile yayınlanıyor. Güpegündüz, apaçık, herkesin gözü önünde, kırmızı noktalı film çevirmek! Bunun RTÜK’ü filan yok, elbette millet el koyar!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.