Faruk Köse

Faruk Köse

İran izin vermeden Esed istese de bırakamaz

İran izin vermeden Esed istese de bırakamaz

Suriye’nin “müslüman halk”ı sadece “zalim Esed yönetimi” ile değil, ondan daha çok, “İran” ve “Şia fanatizmi” ile savaşıyor. Esed, koltuğunda İran’ın sadece desteğiyle değil, ondan daha çok İran’ın baskı ve zoruyla oturuyor. Suriye “Şia fanatizmi”nin işgali altında ve Esed’in ipleri de İran’ın elinde. O yüzden İran izin vermeden Esed bırakamaz.


“Şia fanatizmi”nin müslümanlara karşı zalim Esed’in yanında saf tutması, “Kerbela’da Yezid’i desteklemek”le aynı şey. Ancak Şia fanatizmi bunu kirli ve ilkesiz bir “kara propaganda”yla gizlemeye, kendi çirkinliklerini ve çirkefliklerini başkalarının üzerine atmaya çalışıyor. Örneğin, “İran ve Şia propagandası” yaparak İran’ın ve Şia fanatizminin bütün pisliklerine “meşruiyet kılıfı” uyduran bir internet sitesindeki iddia çok manidar: “Hamas İsrail’i bıraktı, Esad’a saldırıyor!”


Hamas’ın İsrail’i bırakıp Esed’e saldırdığı falan yok da, adı “Hizbullah” olan, ama Dünya Alimler Birliği Başkanı Kardavi’nin “Hizbuşşeytan” olarak tanımladığı, “İran’ın Lübnan’daki ileri ordusu” niteliğindeki örgütün, İsrail’i bırakıp Suriyeli müslümanlara saldırdığı gerçek. Hem de Hz. Hüseyin adına!... Suriye müslümanlarını Yezid yerine koyan Şia fanatizmi, “hak ve özgürlük mücadelesi” veren müslümanlara karşı Yezid’in yönetim mantığının kötü ve daha kirli bir kopyasını sürdüren Esed’i destekliyor! Bunu yaparken mazlum müslümanlara “Yezid” yaftası yapıştırırken, kendi kirli emellerinin üzerini Hz. Hüseyin’in adıyla örtüyor.

Oysa Hz. Hüseyin hayatta olsaydı, Yezid’e karşı nasıl kıyam ettiyse, Esed’e karşı da kıyam ederdi. O zaman şöyle bir sonuç çıkıyor: Bütün pisliklerinin üzerini Hz. Hüseyin’in temiz ismiyle örterek kendilerine meşruiyet kazandırmaya çalışan Şia fanatizmi, eğer Hz. Hüseyin hayatta olsaydı ona karşı da savaşırdı. Çünkü Hz. Hüseyin zalime ve zulme taraftar olmazdı ve Ümmet-i Muhammed, “müslüman gözüken zalimlere karşı kıyam”ı Hz. Hüseyin’in Kerbela’da icra ettiği şanlı kıyamı ile öğrenmişti.

Bugünkü “Şia fanatizmi”nin, Hz. Hüseyin’in tertemiz adının ve şanlı kıyamının ardına saklanarak Ehl-i Sünnet müslümanlara karşı en kirli ve en vahşi saldırılarını yapan mümessilleri, eğer Hz. Hüseyin zamanında yaşasalardı, Kerbela’da Yezid’in yanında Hz. Hüseyin’e saldırırlardı. Çünkü bugün Esed’i destekleyen mantığın, o gün destekleyebileceği tek otorite Yezid’di. Esed’i destekleyenin Hz. Hüseyin’le hiçbir ilgisi olamaz. Kendi pisliklerini Hz. Hüseyin’e yamamaya son versinler artık!

Tekrar Şia fanatizmine kılıf üreten web sitesindeki habere dönelim. Deniyor ki: “İsrail’in Gazze’ye dönük hava saldırılarına cevap vermeyen Hamas, Suriye’ye saldırıyor.” İşte size kara propaganda... Hamas İsrail’in saldırılarına cevap vermiyormuş... Peki, bu zamana kadar Gazze’yi savunan kimdi? “Liderlerini ilah edinen Nusayri rejimi”nin başı olan zalim Esed’i destekleyen “Hizbullah adlı Hizbuşşeytan ordusu” mu? Ya da İran mı? İran Ehl-i Sünnet’e karşı savaşmaktan başka ne yapıyor? Dünyanın her yanında, hiçbir gayrimüslime İslam’ı tebliğ etmeyen İran, sadece ve sadece ince bir siyasetle dinini bilmeyen Ehl-i Sünnet toplumları, Şia yapmaya çalışmıyor mu? Yanıbaşındaki Afganistan’ı bu hale getiren ABD’den önce İran değil mi?

Zalime destek için mazlum müslümanlara kara çalmaya çalışan Şia fanatizmi, bunu Hz. Hüseyin’in hangi sözüne veya ameline dayandırdığını gösterebilir mi?
Her durumdan “kara propaganda malzemesi” çıkarmakta çok mahir olan Şia fanatizmi, dezenformasyonuna devam ediyor. İddialarına göre, Özgür Suriye Ordusu, “İsrail ile birlikte Hizbullah’a, Amerika ile birlikte İran’a karşı savaşacağız” demiş.

Peki, hani Hamas İsrail’i bırakıp Esed’e saldırmaya başlamıştı... Özgür Suriye Ordusu, yardıma ve desteğe en çok ihtiyaç duyduğu bir zamanda, bütün müslümanların desteğini kesecek bir riski göze alıp İsrail ile birlik olarak, Esed’e karşı kendini destekleyen Hamas’la savaşacaklarını ilan edecek kadar aptal mı? Sadece “savaş stratejisi” ve “çıkar ilişkisi” bakımından bile olsa, bunun akıl kârı olmadığı belli değil mi?

Bir de, Özgür Suriye Ordusu “Amerikan üniforması” giyiyormuş!... İyi de, siz Esed zalimi ile bir olup çocuk-büyük demeden müslümanları katlederken, Özgür Suriye Ordusu’na, Amerika’ya sığınmaktan başka yol mu bıraktınız? Esed’e karşı müslümanların yanında olsaydınız da, “İran üniforması” giyselerdi ya...

İşte “Şia fanatizmi” böyle bir şey. Kara çalmada üstüne yok ve işine geldiğinde, işine geldiği gibi her doğruyu tersine çevirebiliyor. Sadece müslümanlara karşı savaşmayı cihad sayacak ve bunu “Hz. Hüseyin ve tertemiz kıyamı”na dayandıracak kadar da yüzsüzler!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
53 Yorum
Faruk Köse Arşivi