Fenerbahçe, Avrupa Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme maçı rövanşında Macar MTK’yı tuz buz etti.. Kadıköy’de 2-0, Budapeşte’de 5-0.. 3. ön eleme turundaki rakip ise Partizan.. Ama Sırp takımı da Fenerbahçe ayarı değil.. Fenerbahçe’nin eski sezonlardan farkı şu: ciddiyet... Rakibi hafife almama..
0yunu, toplu hücum toplu defans biçiminde yorumlama ve tatbik etme..
Misal mi?..
Dakika doksan.. Ani gelişen bir MTK atağı var.. Bir bakıyoruz ki Semih haricinde tüm takım geriye dönmüş rakibi bastırıyor..
İşte takım oyunu böyle oynanır..
Bir hafta içinde 2 defa gelen MTK galibiyeti, hele de Budapeşte’deki 5-0’lık galibiyet, 1999 yılına uzanan bir hesabın da kesilmesine vesile oldu..
Bu MTK, Fenerbahçe’yi UEFA Kupası’nda elemişti.. Hem de Kadıköy’de Rüştü’nün büyük hatası neticesinde yediği gollerle!.. O maç o vakitler Fenerbahçe’nin teknik patronu olan Rıdvan Dilmen’in de sonu olmuştu..
Rıdvan Dilmen maç sonrası istifa etmişti.. Şu anda o hesap Aragones’in teknik direktörlüğünde halloldu..
Budapeşte’deki müsabaka Semih’in maçı oldu..
5-0’lık neticenin 4 golü müsabakanın yıldızı seçilen Semih’e ait.. Enteresandır, Semih uzun yıllar yedek kulübesinde oturdu.. Gün oldu Nobre’nin yedeğiydi.. Zaman geldi Anelka’ya yer bulunması gerektiğinden takımda şans bulamadı.. Geçen 2 yılda da Kezman yüzünden yedek kaldı..
Ama Semih yılmadı..
Yedek olarak girdiği maçlarda bile Fener’i kurtaran isim oldu.. Neticede Kezman’dan daha iyi bir golcü olduğunu da gerek Euro 2008’de gerekse de son MTK maçında ispat etti.. Hatta büyük transfer ücretiyle Fener’e gelen ve pek çok pozisyonu hovardaca harcayan Daniel Guiza bile dikkat etmeli.. Guiza’nın kaçırdıklarını Semih affetmiyor çünkü.. Bunu da en iyi bir şekilde yaşlı kurt Luis Aragones görüyor.. Şunu da belirteyim; İspanyol hocanın futbol kitabında, vatandaşıymış, kalite topçuymuş filan yok.. 0ynayana prim veriyor Aragones, şöhrete değil...
Uğur Boral yine Macar takımını yıpratan isim oldu.. Kazım ise ilk maça nazaran daha ağırdı.. Alex ve Emre oyunda kaldıkları süre içinde iyi gözüktüler. Geri dörtlüde ise gedik açamadı MTK’lılar.. Roberto Carlos, Lugano, Edu ve Gökhan, sıfır hatayla oynadılar..
Kaleci Volkan ilk maça nazaran daha dikkatliydi..
MTK’da futbolcuya benzeyen tek adam gördüm, o da Urban’dı.. Biraz da Nagy ve Balogh.. Gerisi vasat topçular..
Şimdi sırada Partizan var.. Partizan’ın en önemli avantajı, doksan dakika susmak bilmeyen seyircisi..
Ancak şu seyrettiğimiz Fenerbahçe önünde şansları zayıf..