Bu sorunun cevabı “En büyük Atatürkçü kim?” sorusunda saklı olabilir mi?
Eğer Atatürk Millî Görüşçü ise, hem de en büyüğünden, Milli Görüş eşittir Atatürkçülük olmaz mı?
Kolay bir sorudan başlayalım: Millî Görüş hareketinin kurucusu Atatürk mü, Erbakan mı?
Kronoloji ilmi bize Atatürk’ü işaret ediyor!
Necmeddin Erbakan, Atatatürk’ün Cumhuriyet ilan ettiği gün (tabii üç yıl sonra) doğmamış mıydı?
Böyle bakarsak, o tam da “cumhuriyet çocuğu”!
Efendim, Hocamızın rahmet-i rahmana kavuşmasından sonra Milli Görüş hareketi bir türlü zeminine oturamadı. Gerçi, Hoca sağken Numan Kurtulmuş partinin başına geçmiş ve yeni bir hava estirmişti. Fakat böylesine köklü bir partide yeni hava estirmek belalı iştir, çünkü eski havada mayışmış bir takım köhne ademler fena halde rahatsız olurlar.
Nitekim öyle oldu. Hem de bir iftar vesilesiyle Numan Bey’e saldırılar vuku buldu. Böylece Numan Kurtulmuş ve arkadaşları Milli Görüşü arka kapıdan terk ederek yeni bir siyasi partiye vücut verdiler.
Olmayacak oldu: Yaşlı başlı hoca, bir sürü sağlık sorunuyla tekrar partisinin başına geçti. Oysa Numan Kurtulmuş başkanken bile onun başkanlığı tartışılmıyordu. Özde öyleydi, şekilde de öyle yapıldı.
Milli Görüş Hoca sağken, her şeye rağmen bir şeydi. Hoca merhum olunca, her şey oldu!
Bu arada partiden ayrılıp yeni bir oluşuma vücut veren Numan Kurtulmuş, Tayyip Bey tarafından AK Parti’ye davet edildi. O da icabet etti. İyi mi etti, kötü mü?
Bu konuda karar vermekte acele etmemek lazım.
Öteden beri şunu düşünürüm: Saadet Partisi yüzde beş oy alabilse idi, AK Parti başka bir parti olurdu!
Bu olmazsa, gittikçe kurumsallaşan partisel arızalar büyümeye devam edecek. AK Parti’nin kendine çeki düzen vermesi için bir sebep yok çünki! Başarı hataları, kusurları örter!
Milli Görüşün yeni lideri Mustafa Kamalak hoca acaba bunu bildiği için mi ikide bir kendi bacağına kurşun sıkıyor?
Beyler kafa karışıklığının lüzumu yok! Atatürk Atatürk’tür, Erbakan Erbakan!
Atatürkçülükle Erbakancılık birbirinin aynı değildir. Elbette bu ülkede bütün siyasi partilerin müşterek tarafları vardır. Atatürkçülükle Erbakancılığın da bazı müşterek tarafları olabilir. Fakat Milli Görüş bu müşterek taraflarla tanımlanırsa, CHP’den veya İP’den farkı yok demektir!
Milli Görüş’ün Atatürkçülüğü yerinden edecek bir parti olarak kurulduğunu söylesem, kim itiraz eder? Kamalak hoca mı?
Etsin bakalım! Peki Atatürk en büyük Milli Görüşçüdür diyen Kamalak ne yapmış oluyor?
Bir zamanlar Hoca’nın atatürkçülüğün azgın döneminde söylediği “Atatürk yaşasa idi, Selamet Partili olurdu” sözünü geçen zamanı dikkate almadan ve deforme ederek tekrarlıyor. Bu söz o zaman siyasi bir sözdü, Kamalak’ın versiyonu ise, tamamen gayri siyasi bir laf!
“Atatürk yaşasaydı Selamet Partili olurdu” ile, “Atatürk en Büyük Milli görüşçüdür” sözleri birbirinin zıddıdır!
Eğer Kamalak “En büyük Atatürkçü Necmeddin Erbakan’dır” diyebiliyorsa, söyleyeceğim bir şey yok!