Kemal Belgin

Kemal Belgin

Galatasaray neyi unuttu!

Galatasaray neyi unuttu!

Galatasaray sezonun ilk kupasını Almanya’da kaldırırken, galip geldi ama ileriye dönük de ciddi soru işaretleri ile yüklü olduğunu gösterdi. önce Kayserispor’u ilk yarıdaki çağdaş futbolundan dolayı kutlamak gerekir. Peki ikinci yarıda bu takım nereye gitti? Acaba Galatasaray son dört yıldaki özel kişiliğine büründüğü için mi Kayserispor oyundan düştü, yoksa Kayserispor’un gücü, varlığı bu kadar mı? Bunun en güzel ve doğru cevabını ligde alacağız. Abdullah gibi genç oyuncuları sahneye sürdüğü için Tolunay’ı kutlarım da, Mehmet Topuz’un tek başına oynama yanlışını ne zaman düzeltir, bunu da sormak isterim.

Gelelim Galatasaray’a… Savunma şimdi oturdu diyebiliriz. Sabri yerini aldı, Meira da öyle… Servet’e zaten laf söylemek mümkün değil… Onca ağır sakatlıktan sonra bir futbolcu bu kadar çabuk eski konumuna dönebilir mi? Buna tıp karar versin… Ancak Galatasaray’ın ilk yarıdaki futbolu çok düşündürücüdür. Nonda ileride tek adam olarak ne top tutabiliyor, ne de fizikgüç gösterisinde bulunabiliyor. Lincoln de çabuk yere devrildiğinden Galatasaray ataklarında oyuncu sayısı bir türlü sağlanamıyor. Yani Galatasaray, Gerets’in kötü dönemi de dahil, rakip sahaya hiç bu kadar az adamla oturmamıştı. Galatasaray’ı unvanlara taşıyan en önemli özellikle baskılı futbol, fazla adamla hücuma kalkmaktı. Ayhan ve Topal çok geride kaldılar… Hasan'a yaklaşan olmadı. Barış sadece çırpındı ama oyuna hiç olumlu katkıda bulunamadı. İkinci yarıda ise çok değişik bir takım vardı. Ayhan daha çok Nonda ve Lincoln’e yaklaşabiliyor, Hasan, Kewell’in de oyuna girişi ile daha çok top yapabilir duruma geliyordu. Yani Galatasaray artık savunmasının iki kanadındaki oyuncuları da oyuna sokabiliyor, Kayserispor’un oyun alanında başını dikmesine engel oluyordu.

Şimdi burada çok ama çok önemli bir soru var. Daha doğrusu iki şıklı… Birincisi; acaba Cevat Güler mi ikinci yarıdaki Galatasaray’ı kurguladı? Ya da Galatasaraylı futbolcular kendileri mi eski oyun tarzını aralarında konuşarak sahaya yansıttılar? Buna nereden geldin derseniz… Steau maçında bir aralık Arda ile Lincoln kenara gelip hocaya takımın çok geride kaldığını şikayet etmişlerdi. Maçtan sonra da Arda, “Ben de dahil birçok arkadaşın sorumluluk alması gerekiyor” diyerek, sanki hocayı boşverin, bildiğimizi oynayalım” diyordu…

Ne dersiniz ?


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi