CHP lideri Kılıçdaroğlu geçtiğimiz hafta Diyarbakır’daydı.

Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin düzenlediği "TİGRİS Diyalogları" toplantısına katıldı.

Toplantının basına açık bölümünde Kılıçdaroğlu, “çözüm süreci”yle ilgili birbirinden ilginç açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu AK Parti’den daha bir açılımcı olduğunu, iktidarın alıştıra alıştıra yapmayı planladığı “sürece yasal zemini” açıkça dillendirip; koruculuğun kaldırılması, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi teklifleri gündeme getirerek ortaya koydu!

Ve “Roboski” dedi.

Şu dile, şu anlamına bakar mısınız, BDP/PKK'dan farksız: "Roboski’de 34 yurttaşımız öldürüldü. En net olayı takip eden parti CHP’dir. Bizim raporumuzu okumayan varsa lütfen okusun. Her olayı sonuna kadar izledik. Hesabı verildi mi? Verilmedi. Hesabı sorulmadı.”

Özetle “Biz daha bir açılımcıyız. AKP bizden rol çalıyor. Şunu şunu önce biz önermiştik” demeye getirip, sitem etti: “AKP’ye kanıyorsunuz. Gidip oyunuzu onlara veriyorsunuz. Bize vermiyorsunuz.”

***

Kılıçdaroğlu bu!

Malum çarkları ile ünlü.

Evet öyle fakat bu kez “gerçekçiydi” bence.

Her ne kadar Ankara’da farklı bir duruş sergiliyorsa da, açılımda Hükümet’in attığı adımların beş fazlasını atabilecek bir yapı ve geçmişe sahip olduğu düşüncesindeyim.

(SSK Genel Müdürlüğü dönemini hatırlayın. PKK’lıların, DHKP-C’lilerin kuruma doldurulmasını hatırlayın.)

Diyarbakır’da kurmaylarını BDP/PKK’nın organize ettiği “eylem”e desteğe göndermesi de bu hususta önemli bir gösterge değil midir?

Olay medyada yeterince yer almadığı için, haberiniz olmayabilir.

Anlatayım:

20 Haziran günü CHP’liler Diyarbakır’daki temasları kapsamında o bildiğimiz “anaların” dışında başka bir “ana grubu”nu ziyaret etti.

Malum, çocukları dağa çıkarılan analar yaklaşık 1 aydır PKK’ya karşı eylemde.

(O cesur anaların hepsinin ellerinden öpüyorum.)

Çocuklarını geri isteyen anaların bu eylemi son derece “anlamlı”. Tüm bölgeye yayılır ve bu tavır oturursa, “sorun”u asıl bitirecek olan “açılım” hayata geçmiş olur.

İşte bu “anlam” altında tir tir titreyen BDP/PKK, bunu bertaraf etme planıyla karşı eyleme geçmiş durumda.

Organize ettikleri birilerini, 18 Haziran günü Diyarbakır Valiliği önündeki parka diktiler.

Bunlar da “ana” güya!

Açık açık PKK ve terör propagandası yapıyorlar.

“Çocuklarının devletin yürüttüğü baskı ve zulüm politikaları sonucu dağa çıktıklarını” söyleyerek, karakolların yapımı devam ettikçe çocuklarının da buna karşı ellerine silah almaya devam edeceklerini söylüyorlar.

Tamamıyla o elleri öpülesi anaların eylemini boşa çıkarmak için kurgulanmış bir mizansel.

Değerli okurlar,

CHP Heyeti işte bu gruba destek ziyaretinde bulundu 20 Haziran günü.

Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım, İstanbul Milletvekili Melda Onur ve Ankara Milletvekili Levent Gök’ten oluşan CHP Heyeti, Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendilerine verdiği görev çerçevesinde bu ziyareti gerçekleştirdiklerini söylediler.

CHP Heyeti burada grupla fotoğraf da çektirdi.

AK Parti iktidarı bile yap(a)madı bu kadarını!

Kılıçdaroğlu için boşuna demiyorum, “açılımda Hükümet’in attığı adımların beş fazlasını atabilecek bir yapı ve geçmişe sahip biri” diye.

Yeter ki fırsatını bulsun, hiç kaçırmaz.